Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İtalyan Lisesi personelinin ücretinin, ükelerindeki yasa gereği İtalya'nın yetkili kurumu tarafından Avro olarak gönderilen ve özel fon hesabında tutulan tutardan ödenmesi halinde vergilendirme PDF Yazdır e-Posta
29 Mayıs 2023

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü

 
   

Sayı

:

E-62030549-125[6-2021/242]-590741

29.05.2023

Konu

:

İtalyan Lisesi personelinin ücretinin, ükelerindeki yasa gereği İtalya'nın yetkili kurumu tarafından Avro olarak gönderilen ve özel fon hesabında tutulan tutardan ödenmesi halinde vergilendirme

 
         

İlgi: 

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eki dilekçenizde;

- Okulunuzun …. yılında kurulduğu ve …. hükümlerine bağlı olarak Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınan özel statüyle ….Müdürlüğünün mükellefi olarak Milli Eğitim Bakanlığının kontrol ve denetiminde eğitim hizmetlerini yürüttüğü ve …. kanunları çerçevesinde faaliyetlerine devam ettiği,

- İtalya'da yayımlanan ve yürürlüğe giren 64/2017 sayılı yasa ile ülke dışındaki İtalyan kurumlarında çalışan personel ücretlerinin İtalya'dan gelen fonlarla ödenmesine hükmedildiği

belirtilmiş olup söz konusu fon tutarının yasal defterlerde ne şekilde takip edileceği, bu fondan yapılan harcamaların gider veya maliyet olarak kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınıp alınamayacağı ile Avro bazında yapılan işlemlerin Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar çerçevesinde uygun olup olmadığı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinde, kurumlar vergisi mükellefleri sayılmış olup aynı maddenin üçüncü fıkrasında, Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve sermaye şirketleri ile kooperatifler dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu; dördüncü fıkrasında, yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup bu maddenin sermaye şirketleri ile kooperatifler dışında kalan ticarî, sınaî ve ziraî işletmelerin, iktisadî kamu kuruluşu gibi değerlendirileceği; altıncı fıkrasında ise iktisadi kamu kuruluşlarının kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kâr edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan Kanunun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup Gelir Vergisi Kanununun 37 inci maddesinde de her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiştir.

Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinde ise bilanço esasına göre ticari kazancın, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olduğu; bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise farka ilave olunacağı; ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulacağı hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 40 ıncı maddesinde ticari kazançtan indirilebilecek giderler sayılmış ve maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılabileceği hükme bağlanmıştır.

Ayrıca, Kurumlar Vergisi Kanununun 22 nci maddesinde, dar mükellef kurumların iş yeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler uygulanacağı belirtilmiştir.

Buna göre, personel ücretlerinin karşılanması amacıyla İtalya tarafından gönderilen fon tutarlarının, kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan okulunuzun kurum kazancınıza dahil edilmesi gerekmekte olup, bu tutarlar kullanılarak yaptığınız ücret ödemelerinin de Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında kurum kazancınızın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar gereği, personel ile dövize dayalı iş sözleşmesi yapılabilmesi hususu Başkanlığımız görev alanı kapsamında bulunmamaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.