Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İhraç kayıtlı olarak düzenlenen e-Arşiv Faturasında KDV hesaplanmaması PDF Yazdır e-Posta
16 Ekim 2020

T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü

 

Sayı : 11395140-105[VUK-1-24568]-770836

Tarih: 16.10.2020

Konu :İhraç kayıtlı olarak düzenlenen e-Arşiv Faturasında KDV hesaplanmaması

İlgi : 17/07/2020 tarih ve ... evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ihraç kayıtlı olarak düzenlenen e-arşiv faturasında sehven katma değer vergisi (KDV) hesaplanmadığı belirtilerek, hatalı düzenlenen fatura yerine yeni fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği ile düzeltme işleminin ne şekilde yapılacağı hususlarında hususlarında Başkanlığımız görüşleri talep edilmektedir.

3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır. 

KDV Genel Uygulama Tebliğinin "II/A-8. İhraç Kaydıyla Teslimlerde Tecil-Terkin Uygulaması" bölümünde; 

"3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi gereğince; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV, ihracatçılar tarafından ödenmez.

 Bu kapsamda yapılan teslimlerle ilgili olarak düzenlenen faturaya; "3065 sayılı KDV Kanununun (11/1-c) maddesi hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, KDV tahsil edilmemiştir."

 ifadesi yazılır.

 Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.

 Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.

 ...

 İhracatçılara mal teslim eden imalatçıların terkin ve iade işlemleri ihracatın gerçekleşmesinden sonra yapılır. İade veya tecil olunacak vergi miktarı, mükellefin ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem beyannamesinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.

 ..." açıklamalarına yer verilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunun 175 ve mükerrer 257. maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak;

a) Muhasebenin Temel Kavramları,

b) Muhasebe Politikalarının Açıklanması,

c) Mali Tablolar İlkeleri,

d) Mali Tabloların Düzenlenmesi ve Sunulması,

e) Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve İşleyişi, konularında düzenlemeler yapan 1 No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği 01/01/1994 tarihinden itibaren zorunlu olarak uygulanmak üzere 26/12/1992 tarihli ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

Anılan Tebliğin, "Hesap Planı Açıklamaları" bölümünde "1-DÖNEN VARLIKLAR/ 19- DİĞER DÖNEN VARLIKLAR" başlığı altında;

"192. DİĞER KDV

Teşvikli yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gerektiği halde ödenmeyip, fiilen indirilmesinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenen katma değer vergisinin, ertelemenin bir yıl içinde olması halinde kaydedildiği ve izlendiği hesaptır.

İşleyişi :

Teşvikli yatırım mallarının ithalinde, gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi pasifteki ilgili hesabın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir."

denilmekte ve aynı Tebliğin "3-KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR / 39.DİĞER KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR" başlığı altında;

"392. DİĞER KDV

Bu hesap; teşvikli yatırım mallarının ithalinden doğan ve ertelenen Katma Değer Vergisi ve ihraç kaydiyle satış nedeniyle ertelenen ve terkin edilecek Katma Değer Vergisi gibi ihtiyaca göre bölümlenir.

İşleyişi :

Teşvikli yatırım mallarının ithalinde gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi, aktifteki ilgili hesabın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonunda aktifteki ilgili hesabın alacağı karşılığı bu hesaba borç kaydedilmek suretiyle işlem görür.

Yatırım teşvik belgelerinde öngörüldüğü şekilde gerçekleşmemesi halinde ertelenen katma değer vergisi bu hesaba borç, ödenmek üzere pasifteki tahakkuk hesabına alacak kaydedilir.

Vergi dairesince tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı" nın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonucunda borçlusunun alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.

İhracatın gerçekleşmemesi halinde ise, tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı"nın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.

denilerek söz konusu hesapların işleyişi açıklanmaktadır.

213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 242 nci maddesinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan ve faturanın elektronik belge olarak düzenlenmesi, elektronik ortamda iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin usul ve esasların açıklandığı 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; "elektronik belge" şekil hükümlerinden bağımsız olarak Vergi Usul Kanununa göre düzenlenmesi zorunlu olan belgelerde yer alan bilgileri içeren elektronik kayıtlar bütünü, "elektronik fatura" ise bu Tebliğde yer alan şartlara uygun olan ve elektronik belge biçiminde oluşturulmuş fatura olarak tanımlanmıştır. Aynı Tebliğin "3-Genel Olarak e-Fatura" başlıklı bölümünde e-faturanın yeni bir belge türü olmadığı, kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip olduğu belirtildikten sonra "5- e-Fatura Düzenlenmesi ve İletilmesi" başlıklı bölümünün üçüncü paragrafında mükelleflerin e-Fatura düzenlerken, bu Tebliğde belirtilmeyen hususlarda süreler başta olmak üzere Vergi Usul Kanunu ve ilgili diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan usul ve esaslara uymak zorunda oldukları açıklaması yapılmıştır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve Mükerrer 257 nci maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 350 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba) ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri hususunda yükümlülük getirilmiştir.

Öte yandan, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin 2010 ve müteakip yıllara ilişkin mal ve/veya hizmet alımları ile mal ve/veya hizmet satışlarının bildirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri 04.02.2010 tarih ve 27483 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğ ile yeniden belirlenmiştir.

Tebliğin 1.2.1. bölümünde; "Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir" ve 1.2.2. bölümünde "Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir.

Buna göre, bir kişi veya kurumdan katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (FormBa)" ile; bir kişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet satışları ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" nun Tablo II alanında bildirilecektir.

Söz konusu hadlerin uygulanmasında, özel matrah şekline tabi mal ve/veya hizmet alış/satışlarında katma değer vergisi, özel tüketim vergisine tabi işlemlerde ise özel tüketim vergisi dâhil tutarlar dikkate alınacaktır",

"2.1. Dönemi" başlıklı bölümünde ise; "Yükümlülük kapsamındaki mükelleflerin mal ve/veya hizmet alış/satışlarının aylık dönemler itibariyle bildirilmesi gerekmektedir.

Mal ve/veya hizmet alış/satışlarının bildirilecekleri aylık dönemler, bunlara ilişkin belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak belirlenir."

hükümleri yer almaktadır.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, düzenlenen e-fatura ile fiili ihracatın süresinde gerçekleşmiş olması, söz konusu işleme ilişkin KDV'nin, Vergi Usul Kanununun 219 uncu maddesindeki hükümler dikkate alınarak kayıtlarınıza intikal ettirilmesi, usulüne uygun olarak ihraç kayıtlı teslim kapsamında ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilip tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil edilmesi, ihracatçının ise bu teslimleri ihraç kayıtlı teslim olarak kayıt sürelerini de dikkate alarak kayıtlarına intikal ettirmiş olması kaydıyla söz konusu işlemin ihraç kayıtlı teslim kapsamında değerlendirilmesi mümkündür.

Ayrıca, tecil veya iade edilebilir KDV'nin "192. Diğer KDV Hesabı" nın borcuna, tecil edilecek KDV veya iade edilecek KDV'nin de "392. Diğer KDV Hesabı" nın alacağına kayıt edilmesi gerektiği tabiidir.

Diğer taraftan, düzenlenen faturanın belirlenen hadler çerçevesinde olması durumunda düzenlenme tarihi dikkate alınarak Bs bildirim formuna dahil edileceği tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse,