Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Danışmanlık hizmeti karşılığında elde edilen kazancın hangi dönemin beyanına dahil edileceği PDF Yazdır e-Posta
29 Nisan 2020

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

62030549-125[6-2017/55]-347290

29.04.2020

Konu

:

Danışmanlık hizmeti karşılığında elde edilen kazancın hangi dönemin beyanına dahil edileceği

 

         

 

 

İlgi

:

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirket müşterileriniz olan alışveriş merkezi mülk sahiplerine ait kiralama ve AVM yönetimi konularında danışmanlık hizmeti kapsamında AVM'deki bağımsız bölümlerin kiralanması, AVM'nin yönetilmesi ve işletilmesi faaliyetlerini yürüttüğünüz, anlaşma yapılan AVM'nin bağımsız bölümlerinin kiralanması hizmeti karşılığında kiralanan kısımların, yıllık kira bedeli üzerinden hesaplanan tutarda fatura karşılığında hizmet bedeli aldığınız, verilen hizmetin karşılığı olan bedel, AVM'nin açılış tarihine kadar olan sürede belirlenen vadelerde fatura düzenlemek suretiyle tahsil edildiği belirtilerek, söz konusu kiralama işlemine aracılık hizmeti karşılığında fatura düzenleme suretiyle almış olduğunuz bedellerin kurumlar vergisi beyanının fatura düzenleme tarihinde mi yoksa verilen hizmetin sonucunda yapılan kira kontratlarının süreleri dikkate alınarak mı yapılacağı hususunda bilgi talep edildiği açıklanmış olup konu hakkında Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "Safi kurum kazancı" başlıklı 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Ticari Kazancın Tarifi" başlıklı 37 nci maddesinde,"Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır". denilmiş olup; aynı Kanunun "Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti" başlıklı 38 inci maddesinde ise; "Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu'nun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41'inci maddeleri hükümlerine uyulur." hükmü yer almıştır.

Ticari kazancın tespitinde "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" olmak üzere iki temel ilke geçerlidir. Tahakkuk ilkesinde, gelir veya giderin miktar veya mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin eksiksiz tekemmül etmesinin yanı sıra miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Ticari kazancın elde edilmesi tahakkuk esasına bağlanmış bulunduğundan, bir gelir unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise bu gelir veya giderin ilgili olduğu döneme intikalinin sağlanmasıdır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, taşınmaz kiralamasına ilişkin danışmanlık hizmetine ait sözleşme kapsamında sunmuş olduğunuz kiralama işlemine aracılık hizmetinin tamamlandığı ve dolayısıyla hizmet bedelinin şirketiniz adına tahakkuk ettiği, bir başka ifade ile söz konusu taşınmazların kiralamasına aracılık ettiğiniz tarih itibarıyla vergiyi doğuran olay gerçekleşecek olduğundan bu tarih itibarıyla elde edilen kazançların ilgili dönem kurum kazancınızın tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.