Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yurt Dışındaki Müşterilere Verilen Tercüme Hizmeti Karşılığı Yapılan Ödemelerde Gelir Vergisi Tevkifatı PDF Yazdır e-Posta
05 Eylül 2019

Hazine ve Maliye Bakanlığı Özelgesi

Tarih   : 05.09.2019

Sayı : 93767041-120.04.01-E.93995

GVK Md. 65, 94

YURT DIŞINDAKİ MÜŞTERİLERE VERİLEN TERCÜME HİZMETİ KARŞILIĞI YAPILAN ÖDEMELERDE GELİR VERGİSİ TEVKİFATI

Yurtdışında mukim müşteriler için Türkiye’de verilen tercüme hizmetleri karşılığı yapılan ödemelerden, bu kişilerin tevkifat yapma sorumluluğu bulunmaması nedeniyle, gelir vergisi tevkifatı yapılmayacağı, bu hizmet karşılığında elde edilen kazançların, serbest meslek kazancına dahil edilerek geçici vergi beyannameleri ve yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerektiği hk.

Özelge talep formunda, yurt dışında bulunan müşterilerinize tercüme hizmeti verdiğinizi ve bu hizmet karşılığında yurt dışında mukim müşterilerinize düzenleyeceğiniz serbest meslek makbuzları karşılığı yapılan ödemelerin, gelir vergisi tevkifatına tabi olup olmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun;

3. maddesinde, “Aşağıda yazılı gerçek kişiler Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilirler:

1. Türkiye’de yerleşmiş olanlar;”

4. maddesinde, “Aşağıda yazılı kimseler Türkiye’de yerleşmiş sayılır:

1. İkametgâhı Türkiye’de bulunanlar (İkametgâh, Kanunu Medeninin 19. ve müteakip maddelerinde yazılı olan yerlerdir);

2. Bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (Geçici ayrılmalar Türkiye’de oturma süresini kesmez.)”

65. maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.

Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmıyan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır...”

66. maddesinde, “Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez....”

85. maddesinde “Mükellefler, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bu Kanun’a göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunludur.

Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar bile, yıllık beyanname verirler.....”

94. maddesinde, “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.

2. Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (Noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);

b) Diğerlerinden % 20 vergi tevkifatı yapılır.”

hükümlerine yer verilmiştir.

Bu hükümlere göre; yurt dışında mukim müşteriler için Türkiye’de verilen tercümanlık hizmetleri karşılığı yapılan ödemelerden, bu kişilerin tevkifat yapma sorumluluğu bulunmaması nedeniyle, gelir vergisi tevkifatı yapılmayacak olup, bu hizmet karşılığında elde edilen kazançların, serbest meslek kazancınıza dahil edilerek geçici vergi beyannameleri ve yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, yurt dışındaki firmanın mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının bulunması ve bu anlaşmalarda söz konusu ödemelere ilişkin bir hükmün olması durumunda, öncelikle bu hükümlerin dikkate alınacağı tabiidir.