Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İŞ KAZASININ BİLDİRİLMESİ VE YAPTIRIMLARI PDF Yazdır e-Posta
24 Şubat 2017

Image

İş kazası hallerinde örneği Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği ile belirlenmiş olan İş Kazası ve Meslek Hastalığı Bildirgesi düzenlenerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na verilecektir. Bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar bildirgeyi e-Sigorta yolu ile verebilecekleri gibi doğrudan ya da posta yoluyla ilgili üniteye de verebilirler. Bildirgenin verilmesine ilişkin bildirim süreleri ve bildirim yükümlülüğünün kimlere ait olduğu aşağıda açıklanmıştır.

5510 sayılı Kanun ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 35. maddesine göre iş kazasını bildirim yükümlülüğü aşağıdaki kişilere aittir:

  • 5510 sayılı Kanun’un 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında bulunan sigortalılar için bunları çalıştıran işverenler,
  • 5510 sayılı Kanun’un 5. maddesinin (a) ve (c) bendinde sayılan sigortalılar için bunların işverenleri,
  • 5510 sayılı Kanun’un 5. maddesinin (b) ve (e) bendinde sayılan sigortalılar için bu sigortalıların eğitim veya staj gördükleri işyeri işverenleri,
  • 5510 sayılı Kanun’un 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında bulunan sigortalılar için kendisi.
  • Anılan düzenlemelere göre iş kazaları Sosyal Güvenlik Kurumu’na genel olarak iş kazasının meydana geldiği tarihten sonraki üç iş günü içerisinde bildirilmelidir.

Örnek-1: Pazartesi günü meydana gelen bir iş kazası en geç Perşembe günü bildirilmelidir.

Örnek-2: Perşembe günü meydana gelen bir iş kazası en geç Salı günü bildirilmelidir.

Ancak bu durumun bazı istisnaları vardır. Bu istisnalar da aşağıda sayılmıştır:

a- 5510 sayılı Kanun’un 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi ve 5510 sayılı Kanun’un 5. maddesinin (a), (b), (c) ve (e) bentleri kapsamında sigortalı sayılanların, işverenin kontrolü dışındaki yerlerde iş kazası geçirmeleri halinde ve iş kazası ile ilgili bilgi alınmasına engel olacak durumlarda iş kazasının öğrenildiği tarihten sonraki üç iş günü içerisinde bildirim yapılmışsa süresi içerisinde yapılmış sayılacaktır.

Örnek-3: Sigortalı (A) işyerinin bulunduğu ilden başka bir ile görevle gönderilmiş ve 12.01.2017 tarihinde iş kazası kabul edilen bir trafik kazası geçirmiştir. İşveren kaza olayından 14.01.2017 Cumartesi günü haberdar olmuştur. Bu kaza olayının 18.01.2017 Çarşamba gününe kadar bildirilmesi durumunda süresi içerisinde bildirim yapılmış kabul edilecektir.

b- 5510 sayılı Kanun’un 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında bulunan sigortalılar iş kazası geçirmeleri ve iş kazasını bildirmelerine engel durumlarını hekim raporu ile veya mücbir sebep olayını belgelemeleri şartıyla, bildirime engel olan durumun ortadan kalktığı tarihten sonraki üç iş günü içerisinde bildirim yapılmışsa süresi içerisinde yapılmış sayılacaktır. Ancak böyle bir durumun varlığı halinde bile iş kazası en geç bir ay içerisinde bildirilmelidir.

Örnek-4: Kendi nam ve hesabına çalışmasından dolayı sigortalı olan (A) kişisi 21.01.2017 tarihinde iş kazası geçirmiş ve tedavi gördüğü hastaneden 07.02.2017 tarihinde taburcu edilmiştir. Bu iş kazasının 10.02.2017 tarihine kadar bildirilmesi durumunda bildirim süresinde yapılmış sayılacaktır.

Yukarıda açıklandığı üzere kalp krizi vb. olaylar da iş kazası kapsamında değerlendirilmektedir. Bu nedenle iş kazası bildirim yükümlülüğü olanlar gerekli bildirimleri süresinde yapmalıdır.

BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜNE İLİŞKİN YAPTIRIMLAR

İş kazası bildirim yükümlülüğü ile ilgili yaptırımlar iş kazası olayı ile ilgili olarak ödenecek geçici iş göremezlik ödeneklerine ilişkindir. Buna göre;

a) İş kazasının işverenler tarafından bildirilmesi gereken durumlarda bildirim yükümlülüğü süresinde yerinde getirilmemişse bildirimin yapıldığı tarihe kadar sigortalılara ödenen geçici iş göremezlik ödenekleri işverenden tahsil edilir.

b) İş kazasının sigortalının kendisi tarafından bildirilmesi gereken durumlarda bildirim yükümlülüğü süresinde yerinde getirilmemişse bildirimin yapıldığı tarihe kadar sigortalılara geçici iş göremezlik ödenekleri ödenmez.

Meslek hastalığının bildirim yükümlülüğü ile ilgili yaptırımlar ise daha geniş düzenlenmiştir. Meslek hastalığının bildirilmemesi hem de bilgilerin kasten eksik veya yanlış verilmesi halinde yaptırım uygulanmaktadır.

Meslek hastalığının hiç bildirilmemesi veya bilgilerin kasten eksik veya yanlış bildirilmesi halinde, meslek hastalığı ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan tedavi giderleri, yol gideri, gündelik giderleri, refakatçi giderleri ve diğer harcamalar ile ödenmişse geçici iş göremezlik ödeneği bildirim yükümlüsünden tahsil edilir.

İş kazası bildirilmesi yükümlülüğü ile ilgili olarak idari para cezası da uygulanmaktadır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu(3) ve 5510 sayılı Kanun gereğince ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 01.09.2015 tarih ve 2015/22 sayılı Genelgesi’nde belirtilen çerçevede idari para cezası uygulanacaktır.

Burada dikkat edilmesi bir durum vardır. Yukarıda açıklandığı üzere kalp krizi vb. durumlar Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş kazası olayı olarak öteden beri kabul edilmezken 09.09.2014 tarihinden itibaren bu tür olaylar hangi tarihte meydana gelirse gelsin iş kazası olarak kabul edilmeye başlanmıştır. 09.09.2014 tarihinden önceki olaylar için yükümlüler tarafından iş kazası bildirimi yapılmıyordu, yapılmış olsa bile Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından dikkate alınmamaktaydı. Dolayısıyla 09.09.2014 tarihinden önce meydana gelmiş ve iş kazası olarak kabul edilmeyen ancak daha sonra iş kazası olarak kabul edilen olaylar için yükümlülerin bildirim yapmamaları nedeniyle yaptırım uygulanması doğru olmayacaktır. İş kazasını bildirmekle yükümlü olanlar bu hususu dikkate alarak haklarında yaptırım uygulanmışsa itiraz haklarını kullanmalıdırlar. Faruk Yüksel/Yaklaşım/Şubat 2017/Sayı:290

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.