Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Şehirlerarası Yolcu Taşımacılığında Kullanılan Otobüsün Satışından Doğan Karın, Şehiriçi Yolcu Taşımacılığı İçin Alınan Minübüs Ve Ticari Plakanın Amortismanlarından Mahsup Edilip Edilemeyeceği PDF Yazdır e-Posta
13 Ocak 2016

T.C.

GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI

BURSA VERGİ   DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef   Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)

 

Sayı: 95462982-105[VUK.ÖZLG-15-29]-6

Tarih: 13/01/2016

Konu: Şehirlerarası yolcu taşımacılığında kullanılan otobüsün satışından doğan karın, şehiriçi yolcu taşımacılığı için alınan minübüs ve ticari plakanın amortismanlarından mahsup edilip edilemeyeceği.

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve dilekçenizin tetkikinden; İlimiz … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellef olduğunuz, şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyetinde kullandığınız … model … marka otobüsünüzü 08/09/20.. tarihinde satarak yerine … il sınırları içinde yolcu taşıma faaliyetinde bulunmak üzere 30/09/20.. tarihinde S plaka aldığınız ve ilerleyen günlerde de minibüs alacağınızdan bahisle, otobüs satışından kaynaklanan karı 549-Özel Fonlar hesabında takip ederek, servis minibüsü ve ticari hak (S plaka) üzerinden ayrılacak amortismanlardan mahsup edip edemeyeceğiniz hususunda Başkanlığımızdan görüş talebinde bulunduğunuz anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 328 inci maddesinde, “Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir. İşletme hesabı esasında defter tutan mükelleflerle serbest meslek kazanç defteri tutan mükellefler bu farkı defterlerinde hasılat veya gider kaydederler.

Amortisman ayrılmış olanların değeri ayrılmış amortismanlar düşüldükten sonra kalan meblağdır.

Devir ve trampa satış hükmündedir.

Şu kadar ki satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde satıştan tahassül eden kâr yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami üç yıl süre ile tutulabilir. Her ne sebeple olursa olsun bu süre içinde kullanılmamış olan kârlar üçüncü yılın vergi matrahına eklenir. Üç yıldan önce işin terki, devri veya işletmenin tasfiyesi halinde bu kârlar o yılın matrahına eklenir.

Yukarıdaki esaslar dahilinde yeni değerlerin iktisabında kullanılan kâr, yeni değerler üzerinden bu kanun hükümlerine göre ayrılacak amortismanlara mahsup edilir. Bu mahsup tamamlandıktan sonra itfa edilmemiş olarak kalan değerlerin amortismanına devam olunur.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükme göre; “Yenileme Fonu” iktisadi işletmelere dahil amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satışından doğan karların bilançonun pasifinde azami üç yıl süre ile bekletilmesini ifade eden bir vergi erteleme yöntemi olarak, işletme içi yatırımları teşvike yönelik bir uygulamadır. Yenileme fonundan yararlanabilmek için satılan iktisadi kıymetin yenilenmesinin zaruri bulunması veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilip teşebbüse geçilmiş olunması gerekir. Eğer elden çıkarılan iktisadi kıymetin yenilenmesinin zaruri bulunduğu açıksa bu yenileme fonu ayrılması için yeterli bulunmaktadır.

Yenileme fonunun iktisadi kıymetin iktisabında kullanılması halinde, bilançonun pasifinde yer alan fon, yeni değer için ayrılacak amortismanlara mahsup edilmektedir. Mahsup işleminin, iktisadi kıymetin değerinin amortisman yoluyla itfa edilme süresinden önce tamamlanması durumunda ise iktisadi kıymetin kalan değer kısmı için amortisman ayrılmasına devam edilecektir.

Diğer yandan, yenileme fonunun ayrılabilmesi, amortismana tabi bir iktisadi kıymetin varlığı ile bu kıymetin satılmasından oluşan kârın aynı neviden yeni bir iktisadi kıymetin alımında kullanılması halinde söz konusu olabilmektedir. Maddede geçen “satılan iktisadi kıymetin yenilenmesinden” kasıt, satılan iktisadi kıymetle aynı özelliklere sahip ve aynı işi ifa edecek yeni bir iktisadi kıymetin alınmasıdır. Şehirlerarası yolcu taşımacılığında kullanılan otobüs ile il sınırları içinde yolcu taşımacılığında kullanılan minibüs, fiziksel ve fonksiyonel özellikler bakımından birbirinden farklı iki iktisadi kıymettir.

Yukarıda yer verilen kanun hükmü ve yapılan açıklamalar çerçevesinde; şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyetinde kullanılan otobüsün satışından elde edilen kâr dolayısıyla ayrılacak olan yenileme fonunun, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde kullanılan minibüs ve ticari hak (S plaka) alımında kullanılması mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.