Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
SORUNLU ORTAĞI LİMİTED ŞİRKET ORTAKLIĞINDAN ÇIKARMA YÖNTEMLERİ PDF Yazdır e-Posta
09 Mart 2016

Image

TTK’nın 640. maddesinin birinci fıkrasında Şirket sözleşmesinde, bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceği sebepler öngörülebilir.” denilerek, bir ortağın şirketten çıkarılabileceği sebeplerin şirket sözleşmesinde öngörülmesine imkan tanınmıştır. Bu düzenleme ile bir taraftan şirkete, kendisi yönünden önemli olan sebeplerin varlığında, bu sebepler gerçekleşen ortağı şirketten çıkarma hakkı tanınmış diğer taraftan da ortaklar açısından hukuk güvenliği sağlanmıştır. Çünkü, bu durumda ortaklar hangi hallerde şirketten çıkarılacaklarını bilerek hareketlerini ona göre ayarlayacaklardır(4).

Ortaklıktan çıkarmayı gerektiren sebepler, doğal olarak, şirketin kuruluşu esnasında kurucular, kuruluştan sonra ise ortaklar tarafından belirlenecektir. Halihazırda, limited şirketlerimizin çoğunun sözleşmesinde ortaklıktan çıkarmaya ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, arzu eden limited şirket ortakları, genel kurul olarak toplanıp sözleşme değişikliğine giderek, ortaklıktan çıkarma sebeplerine sözleşmelerinde yer verebilirler. Ancak, bir ortağın şirketten çıkarılma sebeplerinin sonradan şirket sözleşmesine konulabilmesine dair sözleşme değişikliği, şirket sermayesini temsil eden tüm ortakların genel kurul toplantısında oy birliği ile karar almasıyla mümkündür.

Ortaklıktan çıkarma kararı limited şirket genel kurulu tarafından alınır ve bu karar ortağa noter aracılığıyla bildirilir. Ortak, çıkarma kararına karşı, kararın noter aracılığıyla kendisine bildirilmesinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir.

Peki, şirket sözleşmesinde ortaklıktan çıkarma sebeplerinin belirtilmesi, “ortak hiçbir surette şirketten çıkarılamaz” anlamına mı gelir? Elbette, hayır. Zira, ortağın şirketten çıkarılması için şirket sözleşmesine hüküm konulmamış ya da sözleşmede öngörülen sebepler haricinde haklı bir sebep oluşmuş bulunabilir. Bu gibi hallerde çıkarma davası şirketin devamını, huzur içinde çalışmasını sağlar(5). Dolayısıyla, şirket sözleşmesinde hüküm bulunmasa yahut sözleşmede yer alan sebepler arasında yer almasa dahi, haklı bir sebebin ortaya çıkması durumunda, şirket, ortaklıktan çıkarma davası açabilir.

Ortaklıktan çıkarmada da “haklı sebep”lerin nelerden ibaret olduğuna Kanun’da değinilmemiştir. Bu itibarla, şirketin öne sürdüğü ortaklıktan çıkarma sebebinin gerçekten var olup olmadığını yahut haklı olup olmadığını mahkeme kararlaştıracaktır. Hal böyle olunca da, şirketin, ortaklıktan çıkarma sebebinin varlığını kanıtlaması gerekecektir. ETK’nın konuya ilişkin 551. maddesinin üçüncü fıkrasına ilişkin yargı kararlarına baktığımızda, Yargıtay’ın;

-       Kişinin ortağı olduğu limited şirketin iştigal konusu ile aynı olan işi yaparak şirkete karşı rekabet yasağına aykırı davranması,

-       Ortağın şirketle ilgilenmemesi, şirketi zor durumda bırakması, şirket işlerinin görüşülmesi amacıyla yapılan davetlere icabet etmeyerek toplantılara katılmaması, şirket müdürünün istifası üzerine müdür ataması amacıyla yapılacak toplantıya katılmayarak sorunların çözümünü engellemesi,

- Ortağın davranışlarının şirket faaliyetlerine sekte vuracak ve karşılıklı güveni ortadan kaldıracak nitelikte olması,

- Ortağın rekabet yasağına aykırı hareket etmesi,

- Ortağın güvenini kötüye kullanarak şirket mallarını kendisinin fiilen çalıştığı şirkete aktarması,

- Ortağın, diğer ortakların imzalarını taklit ederek sermaye artırımına gitmesi

gibi halleri ortaklıktan çıkarma için haklı sebep olarak kabul ettiğini görmekteyiz(6). TTK’nın md. 640/f.3 hükmü ETK’nın md. 551/f.3 hükmü ile(7) uyumlu bir şekilde düzenlendiğinden, Yargıtay’ın ortaklıktan çıkmadaki haklı sebeplere ilişkin yaklaşımın da yeni dönemde korunacağı kanısındayız.

TTK’nın 616. maddesi uyarınca, bir ortağın şirketten çıkarılması için mahkemeden istemde bulunulması, genel kurulun devredilemez görev ve yetkilerindendir. Bu nedenle, gerek “ortağın şirket sözleşmesinde öngörülen sebepten dolayı şirketten çıkarılması” gerekse “ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması” konularında genel kurulca karar alınabilmesi için, genel kurulda temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması gerekir. Bir başka deyişle, ortaklıktan çıkarma hususunda karar alabilmek için oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun toplantıda hazır bulunması ve kararın da bu toplantıda temsil edilen oyların en az üçte ikisi ile alınması gerekir. Yani, toplantı nisabı oy hakkına sahip esas sermayenin tamamının salt çoğunluğu (yani, oy hakkı bulunan esas sermayenin yarısının en az bir fazlası); karar nisabı ise genel kurulda temsil edilen oyların üçte ikisidir. Soner Altaş/Yaklaşım / Mart 2016 / Sayı: 279


Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.