Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yurt içinde sahip olunan varlıklara ilişkin olarak 5811 sayılı Kanun kapsamında beyanda bulunulan ve ödenen verginin, sermayeye ilave şartının yerine getirilmemesi nedeniyle diğer vergi borçlarına mahsup edilip edilmeyeceği hk. PDF Yazdır e-Posta
23 Şubat 2012

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü) 

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 6-697

23/02/2012

Konu

:

Yurt içinde sahip olunan varlıklara ilişkin olarak 5811 sayılı Kanun kapsamında beyanda bulunulan ve ödenen verginin, sermayeye ilave şartını yerine getirilmemesi nedeniyle diğer vergi borçlarına mahsup edilip edilmeyeceği hk.

 

 

 

         

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, 5811 sayılı Kanun kapsamında yurt içinde bulunan toplam 140.000 TL tutarında varlığınızı beyanda bulunarak, tahakkuk eden 7.000 TL tutarındaki vergiyi ödediğiniz ancak sermayeye ilave şartını yerine getirmediğiniz  belirtilerek, ödemiş olduğunuz bu tutarın diğer vergi borçlarınıza mahsup edilip edilemeyeceği hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.

            5811 sayılı Kanunun 5917 sayılı Kanunla değişik 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak 01/06/2009 tarihi itibariyle kanuni defter kayıtlarında işletmenin özkaynakları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların, 30/09/2009 tarihine kadar Türk Lirası cinsinden rayiç bedelle vergi dairelerine beyan edilebileceği, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin, bu Kanun hükümlerine göre 213 sayılı Kanun uyarınca kanuni defterlerine, taşınmazlar dışındaki varlıklarını banka ve aracı kurumlardaki hesaplara yatırmak suretiyle kaydederek pasifte özel fon hesabı açacakları ve bu fon hesabının, sermayenin cüz'ü addolunarak beyan tarihinden itibaren altı ay içinde sermayeye ilave olunacağı hükme bağlanmıştır.

            Bildirim ve beyan süreleri, 30/09/2009 tarih ve 27362 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2009/15456 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 31/12/2009 tarihine kadar (bu tarih dahil) uzatılmıştır.

            Konuya ilişkin olarak yayımlanan 1 seri no.lu 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin Genel Tebliğinin "5.6.2.1. Bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri" başlıklı bölümünde, bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince Türkiye'de sahip olunan ve beyan edilen taşınmazlar dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka veya aracı kurumlarda açılacak hesaplara yatırılmak suretiyle yasal defter kayıtlarına intikal ettirilmesi ve beyan tarihinden itibaren altı ay içerisinde sermayeye ilave edilmesi gerektiği, herhangi bir nedenle, belirlenen süre içerisinde söz konusu varlıklara ilişkin tutarların sermayeye ilave edilmemesi halinde, Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkra hükmünden yararlanılamayacağı açıklamasına yer verilmiştir.

            Dolayısıyla, 5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası hükmü çerçevesinde mahsup imkanından yararlanılabilmesi için, beyan edilen varlıkların pasifte özel bir fon hesabın alınması ve özel fon hesabının altı aylık süre içinde sermayeye ilave edilmesi gerekmekte olup sermayeye ilave işleminin ise ticaret siciline tescil ile geçerlilik kazanacağı tabiidir.

            Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz tarafından yurt içinde bulunan toplam 140.000 TL tutarındaki varlığın beyan edilerek tahakkuk eden 7.000 TL'lik verginin ödenmesine karşılık, beyan tarihinden itibaren altı ay içinde sermayeye ilave edilme şartı gerçekleştirilmediğinden, 5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası hükmü çerçevesinde mahsup imkanından faydalanabilmeniz mümkün bulunmamaktadır.

            Öte yandan 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; 13/11/2008 tarihli ve 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre beyanda bulunanlardan bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerce süresi içinde sermaye artırımında bulunmayanların, ilgili sürenin bitim tarihinden itibaren bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar sermaye artırımında bulunmaları halinde, 5811 sayılı Kanunda yer alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren diğer nedenlerle 01/01/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi incelemeleri hakkında anılan Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası hükmünden yararlanabileceği hükme bağlanmıştır.

            Konuya ilişkin olarak yayımlanan 4 seri no.lu 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin Genel Tebliğde ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır.

            Anılan Tebliğin, 2 numaralı bölümünde

            "5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan mahsup imkanından yararlanılabilmesi için, bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince, Türkiye'de sahip olunan ve beyan edilen varlıklara ilişkin tutarların beyan tarihinden itibaren altı ay içerisinde sermayeye ilave edilmesi gerekmekteydi.

            6111 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesiyle, 5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre beyan edilen varlıklara ilişkin olarak süresi içinde sermaye artırımında bulunmayan mükelleflere, 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) ek süre verilmektedir.

            Buna göre, beyana konu yurt içinde bulunan varlıklara ilişkin tutarları beyan tarihinden sonraki altı aylık yasal sürenin bitim tarihinden itibaren 2 Mayıs 2011 tarihine kadar (bu tarih dahil) sermayelerine ilave eden mükellefler, 5811 sayılı Kanunda yer alan diğer şartları da taşımaları kaydıyla, 25 Şubat 2011 tarihinden itibaren diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak yapılacak vergi incelemeleri hakkında 5811 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan mahsup imkanından yararlanabileceklerdir."

            açıklamalarına yer verilmiştir.

            Bu çerçevede, 6111 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrası ile, 5811 sayılı Kanun kapsamında beyanda bulunan mükelleflerden süresi içerisinde sermaye artırımında bulunmayan mükelleflere de 02/05/2011 tarihine kadar sermaye artırımında bulunmaları halinde 25/02/2011 tarihinden sonra 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin yapılabilecek tarhiyatlarla sınırlı olmak üzere mahsup uygulamasından yararlanma imkanı getirilmiştir.

            İlgi dilekçeniz üzerine yapılan araştırmada 5811 sayılı Kanun kapsamında 29/12/2009 ve 30/12/2009 tarihlerinde beyan edilen tutarlar üzerine tahakkuk eden vergilerin süresinde ödendiği, ancak, 02/05/2011 tarihine kadar sermaye artırımının gerçekleştirilmediği anlaşılmıştır. Dolayısıyla, 5811 sayılı Kanun kapsamında tahakkuk ettirilerek ödenen 7.000 TL'nin diğer vergi borçlarınıza mahsubu veya nakden iadesi de mümkün bulunmamaktadır.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.