Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Madencilik faaliyetinde bulunan şirketin faaliyetini yürüttüğü bölgede bulunan binaların boşaltılması, yıkılması ve 10 yıl süre inşaat yapılmaması hk. PDF Yazdır e-Posta
10 Nisan 2012

 

T.C.

RİZE VALİLİĞİ

Defterdarlık Gelir Müdürlüğü 

 

 

Sayı

:

B.07.4.DEF.0.53.10.00-KVK-29-9

10/04/2012

Konu

:

Madencilik faaliyetinde bulunan şirketin faaliyetini yürüttüğü bölgede bulunan binaların boşaltılması, yıkılması ve 10 yıl süre inşaat yapılmaması karşılığında bina maliklerine yaptığı tedbir mahiyetindeki ödemelerin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınamayacağı hk.

 

         

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun tetkikinden; şirketinizin madencilik faaliyetini yürüttüğü bölgede yer alan binaların malikleri tarafından, söz konusu madencilik faaliyeti nedeniyle oturdukları binalarda hasarların oluştuğunu iddia ettiklerini, bu iddiaların şirketiniz tarafından kabul edilmediğini ancak, doğabilecek hukuki sorunları önlemek ve ticari faaliyetin devamlılığını sağlamak amacını gözeterek; bölgede yer alan konutların tamamen boşaltılması, yıkılması ve 10 yıl süre ile hiçbir inşaat yapılmaması karşılığında, bina maliklerine ödeme yapılmasının taahhüt edildiğini belirterek, ödenecek söz konusu tutarların ne şekilde ve hangi dönemde kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması gerektiği hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmıştır.

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "Safi Kurum Kazancı" başlıklı 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde ticari kazancın tespitinde indirilebilecek giderler sayılmış olup anılan maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde de işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların gider olarak yazılabileceği belirtilmiş olup 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde ise sözleşmede ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanların suçlarından doğan maddi ve manevi zarar tazminat giderlerinin gider olarak kabul edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.       

            Buna göre, kurumun kendisinin, ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanların kusurundan kaynaklanmayıp, işle ilgili olarak ödenen ve mukavelename, ilam veya kanun emrine dayanan tazminatların, ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilmektedir.          

            Öte yandan, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilebilmesi için yapılan genel giderlerin matrahtan indirilebilmesi için giderle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında illiyet bağının bulunması, giderin keyfi olmaması, yani kazancın elde edilmesi için mecburi olarak yapılması, yapılan gider karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve bu giderlerin tevsik edici belgelere dayandırılarak (fatura, fatura yerine geçen vesikalar gibi) yasal kayıtlarda izlenmesi gerekmektedir.

            İlgide kayıtlı özelge talebinizin ve özelge talep formu ekinde sunduğunuz sözleşmenin tetkikinden; Rize İli Çayeli İlçesi Madenli Beldesi mevkiinde bulunan binalarda, şirketinizce yürütülmekte olan madencilik faaliyetinden kaynaklanan hasarların oluştuğu iddiasını kabul etmediğiniz anlaşılmıştır.

             Bu itibarla,  özelge talep formunuz ekinde yer alan ve hasarlı bina malikleri ile şirketiniz arasında imza edilecek sözleşmeye istinaden söz konusu hasarlı binaların  boşaltılması, yıkımı ve 10 yıl süre ile inşaat yapılmaması karşılığında, bina maliklerine yapılacak  tedbir mahiyetindeki ödemelerin, gider olarak kurum kazancından indirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

              Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.