Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Hindistan'da mukim firmaya verilen depolama hizmeti nedeniyle yapılan ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı hk. PDF Yazdır e-Posta
17 Ağustos 2012

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

MERSİN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.33.15.01-125[ÖZG-2012-2]-82

17/08/2012

Konu

:

Hindistan'da mukim firmaya verilen depolama hizmeti nedeniyle yapılan ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı

 

         

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, lojistik ve gümrüklü/gümrüksüz alanlarda depoculuk faaliyetiyle iştigal ettiğiniz, Hindistan mukimi bir müşterinize depolama ve depolanan malların müşterinin talepleri doğrultusunda ilgili müşterilere nakli hizmeti verdiğiniz, hizmet faturanızı da Hindistan'da bulunan söz konusu müşteriniz adına düzenlediğiniz, ancak müşterinizin hizmet bedelini öderken yapılan işin Türkiye ile Hindistan arasında imzalanmış bulunan çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının 12 nci maddesi kapsamında teknik hizmet olduğu ve bedel üzerinden %15 tevkifat yapmak istediği, ancak elde ettiğiniz gelirin söz konusu anlaşmanın 7 nci maddesi kapsamında ticari kazanç olarak değerlendirilmesi ve tevkifat yapılmaması gerektiği belirtilerek, söz konusu Hindistan mukimi müşterinin tevkifat yapması durumunda ödenen verginin kurumlar vergisinden mahsup edilip edilmeyeceği hususlarında bilgi verilmesi istenilmektedir.

            Bilindiği üzere, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "Tam ve Dar Mükellefiyet" başlıklı 3 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında: "Tam mükellefiyet: Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye'de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler."

            hükmü yer almaktadır.

            Aynı Kanunun 6 ncı maddesinde ise, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

            Anılan Kanunun "Yurt Dışında Ödenen Vergilerin Mahsubu" başlıklı 33 üncü maddesinde:

            "(1) Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye'de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye'de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir." hükmüne yer verilmiştir.

            Öte yandan, Hindistan mukimi firmaya Türkiye'de verilen depoculuk hizmetleri, 01.01.1994 tarihinden itibaren uygulanmakta olan Türkiye ile Hindistan Arasında Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasının "Ticari Kazançları" düzenleyen 7 nci maddesi kapsamında değerlendirilmekte olup Anlaşmanın Ticari Kazançlarla ilgili 7 nci maddesi aşağıdaki gibidir.

            '1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazançları, bu diğer Devlette, sadece işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.

            2. 3 üncü fıkra hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet teşebbüsü diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerine her iki Akit Devlette de, eğer bu işyeri, aynı veya benzer koşullar altında, aynı veya benzer faaliyetlerde bulunan, tamamen ayrı ve bağımsız bir teşebbüs olsaydı ve işyerini oluşturduğu teşebbüsten tamamen bağımsız nitelik kazansaydı, ne kazanç elde edecek ise, böyle bir kazanç atfedilecektir.

            ...'

            Buna göre firmanızca, Hindistan mukimi firmaya Türkiye'de verilen depoculuk hizmetleri karşılığı elde edilen gelirin vergileme hakkı yalnızca Türkiye'ye aittir. Şirketinizce Türkiye'de verilen depoculuk hizmetinden elde edilen kazançların Hindistan makamlarınca vergilendirilebilmesi için şirketinizin ticari faaliyetini Hindistan'da sahip olduğu bir işyeri vasıtasıyla gerçekleştirmesi gerekmektedir.

            İşyeri tanımı ise Anlaşmanın "İşyeri" başlıklı 5 inci maddesinde yapılmış olup, hangi hallerde diğer devlette işyeri oluşacağı veya oluşmayacağı açıkça belirtilmiştir.

            Anlaşmanın 5 inci maddesi çerçevesinde, şirketinizin Hindistan'da işyeri oluşmaması durumunda, Hindistan mukimi şirkete Türkiye'de vermiş olduğunuz depoculuk hizmetlerinin vergilemeye hakkı Türkiye'ye ait olup, Hindistan'ın vergileme hakkı bulunmamaktadır.

            Diğer taraftan, Anlaşmanın "Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi" başlıklı 22 nci maddesinde ise;

            ‘...

            3. Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde önlenecektir:

            a) Bir Türkiye mukimi, b) bendinde kavranan gelir hariç olmak üzere, bu Anlaşmanın hükümlerine göre Hindistan'da vergilendirilebilir bir gelir elde ettiğinde Türkiye, bu geliri vergiden muaf tutacaktır. Ancak, bu kişinin geriye kalan gelirine ilişkin verginin hesaplanmasında, söz konusu gelire, istisna bulunmaması halinde uygulanacak olan vergi oranını uygulayabilir.

            b) Bir Türkiye mukimi, bu Anlaşmanın 10, 11, 12 nci maddeleri ve 13 üncü maddesinin 4 üncü fıkrası hükümlerine göre, Hindistan'da vergilendirilebilir bir gelir elde ettiğinde, Türkiye bu kişinin söz konusu gelirleri üzerindeki vergiden Hindistan'da ödenen vergiye eşit bir meblağın mahsubuna izin verecektir.

            Bununla beraber, söz konusu mahsup, Hindistan'da vergilendirilebilen gelire isabet eden mahsuptan önce Türkiye'de hesaplanan gelir vergisi miktarını aşmayacaktır.

            ...' hükmüne yer verilmiştir.

            Bu hükümlere göre, Anlaşmanın ilgili maddeleri çerçevesinde Hindistan'a vergi alma hakkının verilmediği durumda, Hindistan'da kesinti yoluyla ödenen bu verginin Türkiye'de muaf tutulması ve/veya mahsup edilmesi imkânı bulunmamaktadır. Bu durumda Şirketiniz, Anlaşma hükümlerine aykırı bir şekilde Hindistan'da ödediği verginin Hindistan Vergi İdaresi'nden iadesini talep edebilecektir. Bu talebin uygun bulunmaması durumunda ise, ihtilaflı konu Hindistan'da yetkili mahkemeler nezdinde dava konusu yapılabileceği gibi Anlaşmanın "Karşılıklı Anlaşma Usulü"ne ilişkin 25 inci maddesi hükümleri çerçevesinde Başkanlığımıza da iletilebilecektir.

            Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmalarındaki "Karşılıklı Anlaşma Usulü" maddesi ve bu maddenin işleyişi hakkında detaylı açıklama, Başkanlığımız internet sitesinde yayımlanan "Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmalarında Yer Alan "Karşılıklı Anlaşma Usulüne İlişkin Rehber"de yer almaktadır.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.