Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Adi Ortaklığın Belge Düzeni PDF Yazdır e-Posta
28 Mayıs 2014

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

 

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

 

Sayı; 39044742-KDV.10-1469

Tarih; 28/05/2014

Konu; Adi ortaklığın belge düzeni

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, iş ortaklığınıza ait inşaat yapımı işinde gayrimenkullere ait tapuların iş ortaklığının ortakları üzerine çıkarıldığı belirtilerek, satışını gerçekleştirdikleri gayrimenkullere ait faturaların iş ortaklığından mı yoksa iş ortaklığının ortakları üzerinden mi kesileceği hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmıştır.

            I- GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ KANUNLARI AÇISINDAN:

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 1 inci maddesinin (d) bendinde iş ortaklıkları kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış, Kanun'un 2 nci maddesinin 7 nci bendinde iş ortaklıklarının tanımı maddede fıkralar halinde yazılı kurumların kendi aralarında veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek kişilerle, belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklardan bu şekilde mükellefiyet tesis edilmesini talep edenler olarak yapılmış, bunların tüzel kişiliklerinin olmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

            03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin 2.5.1 inci bölümünün 3 üncü bendinde; "...Şahıs ortaklıkları veya gerçek kişilerin Kanunun 2 nci maddesinde sayılanlarla veya Kanunun 2 nci maddesinde sayılanların kendi aralarında oluşturdukları adi ortaklıklar hakkında, istenilmesi halinde iş ortaklıkları olarak kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirilebilecektir. Bu durumda, mükelleflerce talep edilmesi halinde tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın iş ortaklıkları, kurumlar vergisi mükellefi olabileceklerdir." açıklamasına,

            "2.5.3 İşin bitiminde ortaya çıkan zararların durumu" başlıklı bölümünde; "Kurumlar, dilerlerse Borçlar Kanununa göre adi ortaklık veya Kurumlar Vergisi Kanununa göre iş ortaklığı şeklinde ortaklıklar oluşturarak faaliyet gösterebilmektedirler.

            Adi ortaklıklar, kurumlar vergisi mükellefi olmamalarına rağmen katma değer vergisi mükellefi olmaları nedeniyle ayrı defter tutabilmektedirler. Ortaklar ise dönem sonlarında ortaya çıkan kâr veya zararı, ortaklıktaki hisseleri oranında paylaşarak kendi hesaplarına dahil etmektedirler...." açıklamasına,

             yer verilmiştir.

            Öte yandan, E-Vdo kayıtlarının tetkikinde, ortaklığınızın bağlı bulunduğu Erenköy Vergi Dairesi Müdürlüğünde kurumlar vergisi mükellefiyetinin bulunmadığı, adi ortaklık şeklinde ortaklık oluşturarak faaliyet gösterdiği anlaşılmıştır.

            Yukarıdaki hüküm ve açıklamalara göre, ortaklığınız tarafından inşaat yapımı işine istinaden kurulan söz konusu adi ortaklıktan elde edilen kazancın, mevcut ortakların hisselerine göre bölüştürülmesi ve ortaklığın tarafları olan şirketlerce kurum kazançlarına dahil edilerek genel hükümler çerçevesinde vergilendirilmesi gerekmektedir.

            II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN:

            3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun

            -1/1 inci maddesi ile ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabi tutulmuş,

            -10 uncu maddesi ile mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi ile vergiyi doğuran olayın meydana geleceği hükme bağlanmıştır.

            26 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (C) bölümünde, KDV uygulamasında adi ortaklıkların bağımsız işletme birimleri olarak ayrı vergi mükellefiyetine sahip olduğu; adi ortaklıklarca defter tutma, belge düzenleme, muhafaza ve ibraz gibi vergi ödevleri ile beyanname verme ve vergi ödeme gibi mükellefiyetlerin ortaklardan ayrı olarak yerine getirilmesi, ortaklığın KDV ile ilgili hesaplarının, ortakların varsa şahsi işletmelerindeki işlemlerden ayrı yapılması gerektiği açıklanmıştır.

            Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari bir vesika olduğu hüküm altına alınmıştır.

            Buna göre, Ortaklığınız tarafından ortaklarınıza verilen inşaat yapımı hizmeti nedeniyle düzenlenen faturalarda (%18) oranında KDV hesaplanması gerekmektedir. Öte yandan, tapuda ortaklarınız .............. San. ve Tic. Ltd. Şti ve ..............İnşaat Ltd. Şti. adına tescil edilen taşınmazların üçüncü kişilere satışında ortaklarınız tarafından düzenlenen faturalarda genel hükümlere göre KDV hesaplanacağı tabiidir.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.