Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Taşınmaz satış kazancı istisnasından yararlanıp yararlanmayacağı PDF Yazdır e-Posta
30 Temmuz 2013

Başlık

Taşınmaz satış kazancı istisnasından yararlanıp yararlanmayacağı hk.

Tarih

30/07/2013

Sayı

84098128-125-454

Kapsam

 T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR VERGİLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

 

 

 

 

 

Sayı

:

84098128-125-454

30/07/2013

Konu

:

Taşınmaz satış kazancı istisnasından  yararlanıp yararlanmayacağı.

 

         

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; şirketinizin 14.01.2010 tarihinde iktisap ettiği ve atıl halde kalması nedeniyle kiraya vermek suretiyle değerlendirdiği taşınmazın nakit karşılığı satılmasından elde edilen kazancın % 75'lik kısmının 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesinde belirtilen istisnadan yararlanıp yararlanmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun istisnaları düzenleyen 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75'lik kısmının kurumlar vergisinden müstesna olduğu, bu istisnanın satışın yapıldığı dönemde uygulanacağı ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmının satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulmasının ve satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesinin şart olduğu, bu sürede tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin ziyaa uğramış sayılacağı, aynı şekilde istisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen kısmına uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin de ziyaa uğramış sayılacağı, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında olduğu hükme bağlanmıştır.

            1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin;

            "5.6.2.2.1 Taşınmazlar" başlıklı bölümünde;

            "İstisnaya konu olan taşınmazlar, Türk Medeni Kanununda "Taşınmaz" olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

            Bunlar Türk Medeni Kanununun 704 üncü maddesinde;

            • Arazi,

            • Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar,

            • Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler

            olarak sayılmıştır.

            Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, ilgili kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanca bu istisna uygulanmayacaktır.

            Fiiliyatta cins tashihinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında çeşitli nedenlerle gecikmeler olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, taşınmazın işletme aktifinde iki yıl süreyle bulunup bulunmadığının, tespitinde, işletmede iki yıldan fazla süreyle sahip olunarak fiilen kullanıldığının, yapı inşaatı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilebilmesi mümkün olabilecektir.

            Örneğin; organize sanayi bölgeleri tarafından verilen tahsis belgesine istinaden veya çeşitli nedenlerle iki yıldan fazla süreyle fiilen kullanılan ancak, tapuda kurum adına henüz tescil edilmemiş bir taşınmazın tahsis belgesine dayanılarak veya zilyetliğin devri suretiyle satılması durumunda bir taşınmaz satışından bahsedilemeyeceğinden istisna uygulanmayacak, ancak, iki tam yıl kullanıldığı yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde tevsik edilen taşınmazın tapuda kurum adına tescil edildikten sonra satılması halinde, satıştan elde edilen kazançlar bu istisna kapsamında değerlendirilecektir.

            ............."

            "5.6.2.3.1.3. İnşa halindeki binalarda 2 yıllık sürenin tespiti" başlıklı bölümünde,

            "Kurumlar tarafından, inşaatı henüz tamamlanmayan, fiilen kullanma imkanı da bulunmayan binaların satılması halinde; kurum aktifinde iki tam yıl kayıtlı olması koşuluyla, sadece binanın arsasının satış kazancına tekabül eden kısmı kurumlar vergisinden istisna olacaktır.

            Ancak, arsa üzerinde inşa edilen ve aktife kaydedilen binanın, kurum adına tapuya tescil edilerek satılması halinde, satılan binanın iki yıllık aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınacaktır."

            açıklamalarına yer verilmiştir.

            Anılan Tebliğinin "5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması" başlıklı bölümünde; menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında kaldığı, istisna uygulamasının esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerli olduğu, ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmalarının mümkün olmadığı belirtilmiştir.

            Ayrıca, aynı bölümde verilen 4 üncü örnekte de, esas faaliyeti taşınmaz ticareti ve kiralaması olmayan bir şirketin, atıl olarak durmakta olan bir taşınmazını kiraya verdikten iki tam yıl sonra satması halinde taşınmazın elden çıkarılmasından doğan kazancın istisnadan yararlanmasının mümkün olduğu vurgulanmıştır.

            Konu ile ilgili olarak özelge talep formu ekinde Başkanlığımıza verilen 31.12.2001 tarih ve 5455 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin tetkikinden; şirketinizin amaç ve konusunun; matbaa ve baskı endüstrisinde kullanılan rotogravür silindirleri ve fotopolymer klişe ile ilgili hür türlü hammaddenin, mamul maddenin ve makinelerin ithalatı, ihracatı ve dahili ticareti, rotogravür silindirleri ve fotopolymer klişe ve makine imalatı ve ticareti olduğu ve ayrıca şirketinizin bu amaçları gerçekleştirmek için Yönetim Kurulu'nun kararı ile her türlü fabrikalar, idarehaneler, depolama tesisleri, arıtma ve muhafaza tesisleri kurulması bunları bizzat ve başkasına ihale suretiyle inşa etmek, bunları alıp, satmak, kiraya vermek, kiralamak, devir ve ferağ etmek ve üzerinde her türlü ayni ve şahsi tasarruf faaliyetlerde bulunmak v.b ibarelerin yer aldığı görülmüştür. Ayrıca, bahse konu taşınmazın tapuda arsa olarak gözüktüğü, ancak, üzerinde depolama amaçlı bir tesisin bulunduğu ve bu tesisin kiracıya satılacağı anlaşılmıştır.

            Buna göre, 14.01.2010 tarihinde iktisap ettiğiniz ve tapuda arsa olarak gözüken taşınmazın fiilen kullanıldığı ve yapı inşaatı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilmesi ve tapuda şirketiniz adına tescil edildikten sonra satılması halinde, satılan binanın iki yıllık aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınacaktır.

            Bu çerçevede, şirketiniz faaliyetlerinde kullanılmak üzere iktisap edilen ve fiilen kullanıldığı tevsik edilen binanın tapuya tescil edildikten sonra satılması, atıl durumda olan bir taşınmaz olması ve 5520 sayılı Kanunun 5-1/e maddesindeki şartları taşıması kaydıyla, satışından doğan kazancın % 75'lik kısmının kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.

            Öte yandan, tapuya bina olarak tescil edilmeden satılması halinde ise söz konusu istisna sadece arsaya isabet eden kazancın %75'lik kısmına uygulanacaktır.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.