Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Serbest bölgede faaliyet gösteren kollektif şirketin serbest bölge faaliyetleri çerçevesinde elde ettiği faiz ve repo gelirlerinin istisna kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği PDF Yazdır e-Posta
28 Ocak 2013

Başlık

Serbest bölgede faaliyet gösteren kollektif şirketin serbest bölge faaliyetleri çerçevesinde elde ettiği faiz ve repo gelirlerinin istisna kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hk.

Tarih

28/01/2013

Sayı

62030549-120[37-2012/851]-100

Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

 

 

Sayı

:

62030549-120[37-2012/851]-100

28/01/2013

Konu

:

Serbest bölgede faaliyet gösteren kollektif şirketin serbest bölge faaliyetleri çerçevesinde elde ettiği faiz ve repo gelirlerinin istisna kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği

 

         

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... T.C. kimlik  numaralı mükellefi ve aynı zamanda serbest bölgede faaliyette bulunan ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi ... ... Kollektif Şirketinin ... ) ortağı olduğunuz, 6/2/2004 tarihi öncesi alım-satım ruhsatı  bulunan ortağı olduğunuz Kollektif Şirketinin herhangi bir şubesinin bulunmadığı ve söz konusu Şirketin serbest bölgede yürüttüğü faaliyetlerden elde ettiği hasılatın bankalarda değerlendirmesi sonucu mevduat faizi, repo geliri ve benzeri menkul kıymet geliri elde ettiği belirtilerek, Kollektif Şirketinizin ve ortağı olduğunuz/olacağınız diğer şirketlerin serbest bölgedeki faaliyetlerinden elde edilen hasılatın bankalarda değerlendirilmesi sonucu elde edilen faiz, repo geliri ve benzeri menkul kıymet gelirlerinin serbest bölge kazançları istisnası kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında,  her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu, üçüncü fıkrasında ise, "Kollektif ortaklıklarda ortakların, adi veya eshamlı komandit ortaklıklarda komandite ortakların ortaklık karından aldıkları paylar şahsi ticari kazanç hükmündedir. (66 ncı madde hükmü mahfuzdur.)" hükmüne yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununa 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 9 uncu maddesiyle eklenen ve 6/2/2004 tarihinden itibaren yürürlüğe giren geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında;

  "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almış mükelleflerin;

 a) Bu bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetleri dolayısıyla elde ettikleri kazançları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla faaliyet ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu istisnanın 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin (b) alt bendi kapsamında yapılacak tevkifata etkisi yoktur." hükmü,

12/11/2008 tarih ve 5810 sayılı Kanunun 7 inci maddesiyle değişik ikinci fıkrasında ise,

 " Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar;

  a)Serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu istisnanın 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin (b) alt bendi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci ve 30 uncu maddeleri uyarınca yapılacak tevkifata etkisi yoktur.

....."

hükmü yer almaktadır.

Öte yandan, Serbest Bölgeler Kanununda yapılan düzenlemelere ilişkin olarak kurumlar vergisi mükellefleri için 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.12.3. Serbest bölgelerde uygulanan kurumlar vergisi istisnası" başlıklı bölümünün  "5.12.3.3. İstisna kazanç tutarının tespiti" başlıklı alt bölümünde gerekli açıklamalar yapılmış bulunmaktadır.

Diğer taraftan, özelge talep formu ekinde yer alan faaliyet ruhsatlarının incelenmesinden, ... Kollektif Şirketine ait alım-satım faaliyeti nedeniyle 9/5/2003 başlangıç tarihli 15 yıl süreli faaliyet ruhsatının ve üretim faaliyeti nedeniyle 11/6/2009 başlangıç tarihli 20 yıl süreli faaliyet ruhsatının bulunduğu anlaşılmıştır.

Buna göre, Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3 üncü maddesinde yer alan istisna, bir kazanç istisnası olduğundan, ortağı olduğunuz Kollektif Şirketin mezkur alım-satım ruhsatı nedeniyle ruhsatta belirtilen süre içinde elde edilen kazançlar ile üretim ruhsatına bağlı faaliyet nedeniyle elde edilen kazançlardan (Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar) payınıza düşen şahsi ticari kazancınız gelir vergisinden istisna edilebilecektir.

Aynı şekilde, Kollektif Şirketin serbest bölgelerde yürüttüğü ticari faaliyetleri çerçevesinde elde edilen hasılatın, serbest bölgelerde yürütülen faaliyetler çerçevesinde yapılacak ödemelerde kullanılıncaya kadar geçici olarak serbest bölgelerde mevduat hesaplarında veya repo işlemlerinde değerlendirilmesi sonucu elde edilen gelirlerden şahsi ticari kazanç olarak payınıza düşen kısmı da söz konusu istisnadan yararlanabilecektir. İstisnanın, bunun dışında, serbest bölgelerde elde edilmiş olsa dahi faiz, repo ve benzeri faaliyet dışı gelirlere teşmil edilebilmesi, istisnanın sadece serbest bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetler dolayısıyla elde edilen kazançlar ile sınırlı olması nedeniyle mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.