Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Tereke idare memurunun terekeye ait kira gelirleriyle ilgili beyanname verip vermeyeceği PDF Yazdır e-Posta
16 Ocak 2012

Başlık

Tereke idare memurunun terekeye ait kira gelirleriyle ilgili beyanname verip vermeyeceği hk.

Tarih

16/01/2012

Sayı

B.07.1.GİB.4.35.16.01-176200-42

Kapsam

 T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

 

 

 

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.35.16.01-176200-42

16/01/2012

Konu

:

Tereke idare memurunun beyanname verip vermeyeceği.

 

         

 

            İlgi (a)'da kayıtlı özelge talep formu ve ilgi (b)'de kayıtlı dilekçenizin incelenmesinden; ... Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün ... TC. kimlik numarasında kayıtlı mükellefi iken 26.03.2009 tarihinde vefat eden muris ... terekesini idare etmek üzere İzmir 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin ... tarih ve Esas No:... Tereke, Karar No:... sayılı kararı ile tereke idare memuru olarak görevlendirildiğiniz, İzmir 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin ... E, .... K. sayılı dosyası ve ... tarihli Kararı ile adı geçen murisin mirasçıları ve miras payları tespit edilmişse de vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin iptali ve tenkiz davalarının devam etmesi nedeniyle, mirasçılara söz konusu menkul ve gayrimenkullerin devrinin gerçekleşmediği belirtilerek, terekeye ait kira gelirleri için beyanname verilip verilmeyeceği, verilmesi durumunda terekenin idare edildiği dönemlerde beyanname verme yetki ve sorumluluğunun kime ait olacağı hususlarında Başkanlığımız görüşlerinin istenildiği anlaşılmaktadır.

            Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinin birinci fıkrasında, maddede yazılı mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu hükme bağlanmıştır.

            Ayrıca, aynı Kanunun 107 inci maddesinde gelir vergisinin bu vergiyle mükellef olan gerçek kişiler namına tarh edileceği, aynı maddenin 1 inci bendinde küçüklerle kısıtlılarda; bunların nam ve hesabına kanuni temsilcilerine, tarh edileceği hüküm altına alınmıştır.

            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında mükellef, "vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüb eden gerçek veya tüzelkişidir..."; ikinci fıkrasında ise vergi sorumlusu, "verginin ödenmesi bakımından, alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan kişidir..." şeklinde tanımlanmıştır.

            Aynı Kanununun 10 uncu maddesinde "Tüzelkişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, Vakıflar ve cemaatler gibi tüzelkişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevler kanuni temsilcileri, tüzelkişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirilir..." denilmiş, yine aynı Kanunun 12 nci maddesinde ise "Ölüm halinde mükelleflerin ödevleri, mirası reddetmemiş kanuni ve mansup mirasçılarına geçer. Ancak, mirasçılardan her biri ölünün vergi borçlarından miras hisseleri nispetinde sorumlu olurlar." hükümleri yer almıştır.

            Diğer taraftan, tereke idare memurunun görev, yetki ve sorumluluklarının belirlendiği Türk Medeni Kanununun 593 üncü maddesinde;

            " Terekeyi resmen yöneten sulh hâkimi veya onun yönetimle görevlendirdiği kimse, resmen yönetme sebeplerinin ortadan kalkmasına ya da paylaştırmaya kadar, terekeyi hak sahiplerinin haklarının kaybına meydan vermeyecek biçimde iyi bir yönetici gibi özenle yönetmek ve özellikle aşağıda yazılı işleri görmekle yükümlüdür:

             1. Henüz yapılmamışsa, terekenin yazımı,

            2 . Gereken koruma önlemlerinin alınması,

            3. ...

            4. Miras bırakanın alacaklarının tahsili ve borçlarının ödenmesi,

            5. ...

            6 . ...

            7. ...

             Tereke yöneticisi, görevine giren hususlarda miras ortaklığının temsilcisi olup, ortaklık aleyhine açılan davalarda ve yapılan icra takiplerinde ortaklığı temsil eder ve gereken hâllerde ortaklık adına dava açmaya, icra takibinde bulunmaya, davadan feragate, kabule, sulh olmaya ve tahkime yetkilidir; davaları ve takipleri mirasçılara ihbar eder.''

             hükmü yer almaktadır.

             Buna göre, ilgili mahkemenin izni ile murise ait mal varlığı üzerinde her türlü yasal işlem yapabilme yetkisine tereke idare memuru sahiptir. Dolayısıyla, ...'e ait terekenin yönetimi için tereke idare memuru olarak atanmış olmanız nedeniyle mirasçılara düşen ödevlerin de tarafınızca yerine getirilmesi gerekmektedir.

            Bu çerçevede, murisin terekesinden kaynaklanan gayrimenkul sermaye iradına ilişkin olarak murise ait mal varlığı paylaştırılana kadar ... terekesi ortaklığı adına mükellefiyet açılması ve bu mükellefiyete ilişkin ödevlerin tereke temsilcisi olarak  tarafınızca yerine getirilmesi gerekecektir.

            Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, muris ... terekesine ait kira gelirlerinin beyanı ile ilgili olarak, adı geçenin ölüm tarihinden mirasın paylaştırılmasına kadar olan dönemlere ait gelirlerin, vergi sorumlusu sıfatıyla tarafınızca beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.

            Ancak, terekenin paylaşıldığı tarihten itibaren de gayrimenkul sermaye iradı elde eden mirasçılar vergisel yükümlülüklerini yerine getirecektir.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.