Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yeni Gelir İdaresi Özelgeleri (2015/9) PDF Yazdır e-Posta
20 Mart 2015
Image

Son zamanlarda verilen özelgelerden önemli bazılarının özeti aşağıda yer almaktadır.

1. Kurumlar Vergisi Kanunu

Tasfiye zararının geçmiş yıl karlarına mahsubunda stopaj yükümlülüğü doğar mı?

(13.02.2015 tarih ve 255 sayılı özelge)

Şirketin tasfiyesi sonucu oluşan zararın geçmiş yıl kârlarına ve/veya yasal yedeklere mahsup edilmesi işleminde, nakden veya hesaben bir ödeme bulunmamaktadır.

Bu nedenle, geçmiş yıl kârlarının ve/veya yasal yedeklerin geçmiş yıl zararlarına mahsup edilmesi işlemi, kar payı dağıtımı olarak değerlendirilmez ve kar payı dağıtımına bağlı vergi kesintisi yapılmasına gerek yoktur.

2. Vergi Usul Kanunu

Yapılan iş sözleşmesi çerçevesinde, satıcı firmanın ürünleri için verilen servis hizmetinde, servis araçlarında bulunan standart ekipman ve parçalar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekir mi?

(03.03.2015 tarih ve 103 sayılı özelge)

Sevk irsaliyesi; ticari mal hareketinin izlenmesi amacıyla düzenlenen bir belgedir.

Servis araçlarında bulundurulan standart ekipmanlardan alet, edevat gibi demirbaşlar için sevk irsaliyesi düzenlenmesine gerek bulunmamakta olup, bakım ve onarım hizmeti kapsamında değiştirilmek veya kullanılmak üzere taşınan yedek parçaların taşınması sırasında müşterilerin kimler olacağı ile nereye gidileceğinin bilinmesi halinde her bir müşteri adına ayrı ayrı sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmektedir.

Ancak, söz konusu yedek parçaların taşınması sırasında müşterilerin kimler olacağı ile nereye gidileceğinin belli olmadığı hallerde "muhtelif müşteriler" ibareli sevk irsaliyesi düzenlenmesi mümkün bulunmakta olup, bu durumda servis dönüşü sırasında kullanılmayan yedek parçaların irsaliye üzerine işaretlenmesi ve tekrar servise çıkılacağı zaman ise servis elamanının yanında veya araçta bulanan yedek parçalara ilaveten yeni parça alınması veya yükletilmesi halinde de tüm yedek parçalar için yeni bir sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, düzenlenecek sevk irsaliyelerinde, yedek parçaların bakım onarım hizmeti sözleşmeleri kapsamında ücretsiz değişim için taşındığına ilişkin bir açıklamaya da yer verilecektir.

Özel iletişim vergisinin ödeme kaydedici cihaz fişinde gösterilmesi gerekir mi?

(03.02.2015 tarih ve 181 sayılı özelge)

3100 sayılı Kanuna tabi cihazların özel iletişim vergisini fiş üzerinde gösterecek teknik özelliklerinin olmaması sebebiyle, bu cihazların özel iletişim vergisine tabi mal ve hizmet satışlarında kullanılması mümkün bulunmamakta olup, söz konusu satışlarda özel iletişim vergisini belge üzerinde gösterecek şekilde Vergi Usul Kanunu’na göre fatura veya fatura yerine geçen diğer belgeleri düzenlenmesi gerekmektedir.

Kanunen zorunluluğun başlayacağı (seyyar banka POS'u kullanılması halinde) 01.01.2016 tarihinden itibaren veya ihtiyari olarak bu tarihten önce yeni nesil ödeme kaydedici cihaz alınması halinde, yetkili ödeme kaydedici cihaz firmasına müracaat ederek, mevzuat gereği belge üzerinde göstermek zorunda olunan özel iletişim vergisinin otomatik olarak hesaplanarak fiş üzerine yazılmasını mümkün kılacak yazılımın yükletilmesi ve bu cihazların kullanılması gerekmektedir.

Tapusu bulunmayan binanın devir teslim tutanağı ile şirkete devri ve amortismana tabi tutulması mümkün müdür?

(06.02.2015 tarih ve 217 sayılı özelge)

Mülkiyet hakkı Türk Medeni Kanunu’na göre tescille kazanılmaktadır.

Ortaklara ait olup iskân izni verilmediği için henüz tapusu bulunmayan fabrika binasının şirket ile ortaklar arasında yapılacak "işyeri devir teslim tutanağı"na istinaden devri ile taşınmazın maliki olunamayacağı açık olduğundan, kurumun maliki olmadığı bir iktisadi kıymeti için amortisman ayırmasına imkan bulunmamaktadır.

Yurtdışında faaliyette bulunan borsaların değerlemede esas alınabilir mi?

(10.02.2015 tarih ve 226 sayılı özelge)

Değerlemede yurtdışında faaliyette bulunan borsaların esas alınması mümkün değildir.

Bu nedenle, türev işlemlerin mukayyet değeriyle, o da yoksa emsal bedeliyle değerlemeye tabi tutulması gerekmektedir.

Test aşaması devam eden ve bu sürede deneme üretimi yapılan iktisadi kıymetler için amortisman ayrılabilir mi?

(10.02.2015 tarih ve 229 sayılı özelge)

Aktife girme kavramı, iktisadi kıymetin iktisap edilerek defter kayıtlarına geçirilmesini, değerleme gününde envantere dahil olmasını ve kullanılmaya hazır halde bulundurulmasını ifade etmekte olup iktisadi kıymetin işletmede fiilen kullanılmaya başlanması gerekli bulunmamaktadır.

Bu itibarla, test aşaması devam eden ve bu sürede deneme üretimi yapılan bir iktisadi kıymetin kullanıma hazır halde bulunduğu kabul edilemeyeceğinden söz konusu iktisadi kıymetin amortismanına bu aşamaların tamamlandığı yıldan itibaren başlanması gerekmektedir.

İthal edilen iktisadi kıymetin kiralanması işleminde montaj giderlerinin maliyete eklenip eklenemeyeceği hk.

(11.02.2015 tarih ve 233 sayılı özelge)

Kiralanan cihazlarının müşterilerin ev ve işyerlerine kurulumu sırasında ortaya çıkan montaj giderlerinin, Vergi Usul Kanunu’nun 270. maddesi uyarınca söz konusu iktisadi kıymetin maliyetine eklenecek giderler kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Mesafeli satış sözleşmesi kapsamında internet üzerinden yapılan satışlarda iade edilen mala ilişkin ödenen KDV'nin indirimi ve belge düzeni hk.

(12.02.2015 tarih ve 246 sayılı özelge)

İade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesi şartıyla malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellef bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu vergilendirme dönemi içinde 3065 sayılı Kanun’un 35. maddesi hükmü gereğince düzeltirler.

Buna göre, kurumlara satılan ve bu kurumlar tarafından üçüncü kişilere hediye olarak verilen malların değişim ve iadesinde, KDV Kanunu’nun 35. maddesinde belirtildiği şekilde vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellef bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu vergilendirme dönemi içinde düzeltmesi gerekmektedir.

Satışı yapılan ürünlerin satışın yapıldığı firma tarafından iade edilmesi halinde ilgili firma tarafından iade amaçlı fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Ancak söz konusu ürünlerin satın alınan firmaca nihai tüketicilere hediye edilmesi ve iadenin nihai tüketicilerce yapılması halinde daha önce düzenlenen faturalarla ilinti kurularak gider pusulası düzenlenmesi mümkün bulunmaktadır.

Ayrıca iade edilen malın yerine aynı veya başka bir malın verildiği durumlarda yukarıda sözü edilen işlemlerin yanı sıra verilen yeni mal için fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Şirket aktifine kayıtlı sabit kıymetler tasfiye sonunda kayıtlardan nasıl tenzil edilir?

(13.02.2015 tarih ve 255 sayılı özelge)

Tasfiye halindeki şirketin aktifine kayıtlı bulunan sabit kıymetlerin, Vergi Usul Kanunu’nun 328. maddesi dikkate alınarak satışı yapılmak ve satış bedeli üzerinden fatura düzenlenmek suretiyle veya Kanun’un 267. maddesi uyarınca tespit edilecek emsal bedeli üzerinden fatura düzenlenerek işletmeden çekilmek suretiyle kayıtlardan tenzil edilmesi gerekmektedir.

Amortismana tabi süt veren canlı hayvanların satışından elde edilen kâr yenileme fonuna alınabilir mi?

(29.01.2015 tarih ve 15 sayılı özelge)

Şirket aktifinize kayıtlı olan canlı hayvanların satışından doğan kârın, Vergi Usul Kanunu’nun 328. maddesinde sayılan şartlara uyulmak kaydıyla yenileme fonuna alınması, söz konusu fona alınan satış kârının yeni alınan veya üreme yoluyla şirket aktifine giren canlı hayvanların amortisman tutarlarından mahsup edilmek suretiyle kullanılması mümkün bulunmaktadır.

Bedelsiz mal tesliminde belge düzeni nasıl olmalıdır, bu teslimlere Form Ba-Bs de yer verilmeli midir?

(30.01.2015 tarih ve 51 sayılı özelge)

Bedelsiz ihracat işlemlerinde mal bedelinin sıfır veya bedelsiz olduğunu gösterecek şekilde fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Faaliyetle ilgili olarak Türkiye sınırları dışındaki mal hareketlerinde katma değer vergisi hesaplanmamış olsa da 5.000 TL'yi aşan mal ve/veya hizmet alış/satışlarınızın Ba-Bs formlarında beyan edilmesi gerekmektedir. Belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edileceğinden, bir kişi veya kuruma bir ay içindeki mal ve/veya hizmet satışları toplamı KDV hariç 5000 TL ve üzeri olması durumunda aynı mükellefe düzenlenen bedelsiz faturaların da 396 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde Form Bs bildirimlerine dahil edilmesi gerekmektedir.

Yurtiçi bedelsiz numune ürünlerin tesliminde ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, satışa konu olmayacak şekilde yapılması ve ilgili firmanın unvanını taşıması ayrıca para ile satılamayacağının ürün üzerinde açıkça belirtilmesi şartıyla bu malların numune olduğuna dair şerh düşülmek suretiyle sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerekmekte olup fatura düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır.

Yukarıda özetlenen özelgeler ile diğer çok sayıda özelgenin tam metnine www.gelirler.gov.tr internet adresinin mevzuat bölümünden ulaşabilirsiniz.


Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.