Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Kısmi istisnanın zararları PDF Yazdır e-Posta
23 Aralık 2014
Image

Türkiye'de gerçekleştirilen ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabidir. Bazı teslim ve hizmetler ise KDV’den müstesna tutulmuştur.

 

Genel algı tüm istisnaların satıcılara fayda sağladığı yönünde olmakla birlikte gerçek durum çok daha farklıdır.

 

Hem de istisna uygulamasından uzak durmanızı gerektirecek kadar farklıdır.

 

Kısaca KDV

 

KDV basitçe, mükellef olarak belirlenmiş kişilerin alım satımları üzerinden hesaplanan ve müspet miktarı vergi dairesine ödenen vergidir. 100 TL’ye TV alırken 18 TL KDV ödersiniz, 110 TL’ye müşteriye satarken 19,8 TL KDV tahsil edersiniz. Aradaki 1,8 TL vergi dairesine yatırmanız gereken tutardır. Görüleceği üzere, vergi aslen mükellefin cebinden değil tüketicinin cebinden çıkmaktadır.

 

Vergi indiriminden yararlanabilmek için bu indirimle ilgili vergiye tabi bir işlemin yapılmış olması şarttır. Yani, 18 TL’yi eksi olarak dikkate alabilmek için, 19,8 TL KDV tahsil ettiğiniz satışı mutlaka yapmış olmanız gerekir. Eğer bu satışın gerçekleşmeyeceği kesinleşirse, alımda ödediğiniz 18 TL KDV’yi indirme hakkını da kaybedersiniz.

 

İstisna teslimlerde de KDV tahsil edilmediği için, KDV zinciri kırılmakta, alımda ödenen KDV’nin indirim hakkı kaybolmaktadır. Kıyamet de buradan çıkar!

 

Tam istisna/kısmi istisna

 

KDV Kanununun 30/a maddesinde, vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmetin ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan KDV’nin indirim konusu yapılmayacağı hükme bağlanmıştır. Ancak kimi durumlarda, bu yasak uygulanmaz.

 

KDV istisnası uygulanan işlemler, doğurduğu sonuçları itibariyle birbirinden farklılık arz eder.

 

Bazı istisnalarda, yüklenilen vergilerin indirimine ve hatta indirilemeyen kısım kalırsa bunun da iadesine imkan sağlanmıştır. Bu tür istisnalar tam istisna olarak adlandırılmaktadır.

 

Tam istisna da vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisi, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden indirilir. Vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen katma değer vergisi ise iade edilir.

 

Görüleceği üzere tam istisna tadından yenmez! Davetkar yapısı dolayısıyla, devletten nakit iade alma peşindeki uyanıklar, tam istisnaya tabi işlemleri varsa, sahte alış belgeleriyle kendilerini gerçekte olduğundan daha fazla KDV ödemiş gibi gösterip bu tutarı iade almaya çalışırlar.

 

Tam istisna kapsamına girmeyenler kısmi istisnadır. Kısmi istisnalar da kendi içerisinde ayrılır. Bazı kısmi istisnalarda, alımda yüklenilen verginin indirimine müsaade edilir ancak indirilemeyen kısmın iadesi öngörülmez. Milli Eğitim Bakanlığı’na yapılan bedelsiz bilgisayar teslimleri bu tür istisnalara örnektir.

 

Tam istisna – kısmi istisna ayrımı kanunda açıkça yer almaz. Hatta 2004 yılına kadar, “kısmi istisna” tabiri kanun dilinde hiç geçmemiştir. Bu ayrımı biz istisnalar arası farkı izah etmek için kullanıyoruz. KDV Genel Tebliği’nde de bu isimlendirme kabul görmüştür.

 

Örnekler

 

İhracat teslimleri ve teşvik belgesi sahibi kişilere makine satışları tam istisnalara örnek olarak gösterilebilir. Derneklere yapılan ayni bağışlar ve hurda teslimleri ise kısmi istisnalara örnektir.

 

TV alım satımı yapan bir firma, 100 TL’ye almış olduğu 10 adet TV için toplam 180 TL KDV ödemiş olsun. Bu TV’lerin tamamı ihraç edilirse, hiç KDV tahsil edilemeyeceği için ödenen 180 TL KDV açıkta kalır. Ancak ihracat teslimi tam istisna niteliğinde olduğu için bu tutar mükellefe iade edilir.

 

Aynı kişi, dört TV’yi ihraç etmiş, altısını 110 TL’den yurt içine satmışsa, 660 TL üzerinden 118,80 TL KDV tahsil edilir. Bu durumda iade edilecek KDV (180-118,80)= 61,20 TL olur.

 

Çünkü tam istisna kapsamındaki teslime ilişkin olarak alımda yüklenilen 72 TL KDV’nin sadece 10,80 TL’si indirim mekanizması ile telafi edilmiştir; kalan 61.20 TL mükellefe iade edilir.

 

TV’lerin tamamını kamuya yararlı bir derneğe bağışlamış ise alımda ödediği 180 TL’yi iade alamaz, çünkü bağışlamalar kısmi istisnadır.

 

Kısmi istisna zarardır

 

Kısmi istisnanın verdiği zararı örnek üzerinden gösterelim:

 

Yapmış olduğunuz tek işlem, 100 TL’ye satın aldığınız TV’yi 110 TL’ye satmak olsun.

 

Cepte kalan kar 10 TL’dir. İstisna uygulanmıyorsa, alım satım üzerinden ödenen KDV’ler arası fark olan 1,8 TL’yi vergi dairesine ödersiniz. Bu parayı tüketici öder, sizin cebinizden çıkmaz. Nakit fon girişi 10 TL’dir.

 

Ancak yapılan satış kısmi istisna niteliğinde ise, %10 kara rağmen “zarar” edersiniz.

 

Çünkü KDV tahsil etmediğiniz için alımda ödediğiniz KDV’yi hesaplarınızda düzeltirsiniz, alımda ödediğiniz KDV nakit fon çıkışı yaratır. Kağıt üzerinde 10 TL kar elde etmiş olmakla birlikte kasanızda 8 TL açık vardır. Diğer satışlarınız ile bu açığı kapatamazsanız batarsınız!

 

Neden uygulanıyor?

 

Açıkçası bilmiyorum. Göz göre göre işletmeye zarar veren bu uygulamaya devam ediliyor olmasının tek bir sebebi olabilir; göz görmüyordur.

 

İdarecilerin vergi bilgisi yetersizse ya da firmanın vergi danışmanları önceden gerekli uyarıları yapmıyorsa göz görmez.

 

Tamir ve bakım yapılarak aynı amaçla kullanılması mümkün olamayacak kıymetlerin hurda olarak satışı KDV’den istisnadır. Hurda satış tutarı 1 TL dahi olsa, eğer ilgili kıymetin alımında ödenen tutar 100 TL ise vergi idaresinin görüşü 18 TL KDV düzeltmesi yapılması gerektiği yönündedir. Halbuki, bu sonuç önceden öngörülerek ilgili iktisadi kıymet henüz tamir edilebilecek aşamada iken 2-3 TL’ye satılabilse KDV düzeltmesi gerekmeyecektir.

 

Sat geri kirala işlemleri KDV’den istisnadır. Finansal kiralama şirketlerine geri kiralanmak üzere satılan taşınmazların satışı, bu taşınmazların geri satıcıya kiralanması ve sözleşme süresi sonunda satıcıya tekrar devri KDV’den istisna edilmiştir.

 

İlgili istisna kısmi istisna kapsamında değerlendirildiğinden, vergiden istisna edilmiş bu işlemle ilgili olarak, taşınmazın alımı veya inşası sırasında yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılmaması, indirilmiş ise indirilen KDV’lerin ilgili dönem beyannamesinde hesaplanan KDV’ye ilave edilmek suretiyle düzeltilmesi gerekecektir.

 

On milyon lira değerindeki taşınmazı geçen yıl 1,8 milyon KDV ödeyerek satın almış olun. Eğer salt düşük faizle iç finansman sağlamak adına, vergi sonuçları göz ardı edilerek bu taşınmaz ile sat geri kirala işine girişilirse, muhtemelen girişilen son iş olur.

 

Kurtulmak mümkün

 

İstisnadan vazgeçebilirsiniz.

 

Vergiden istisna edilmiş işlemleri yapanlar, ilgili vergi dairesine yazılı başvuruda bulunarak, belirtecekleri işlem türleri için vergiye tabi tutulmalarını talep edebilirler.

 

İstisnadan vazgeçme talebi işlem türleri itibarıyla yapılır. Ancak, bu talebin mükellefin vazgeçmek istediği istisna kapsamında olan işlemlerin tamamını kapsaması şarttır.

 

Tüm mal teslimlerinizi ve hizmet ifalarınızı gözden geçirin. Uyguladığınız veya uygulamak zorunda kalacağınız kısmi istisna niteliğindeki işlemlerin işletmenize zarar vereceğini görüyorsanız, istisna uygulamasından vazgeçmeniz yararınızadır. Onur Elele/ http://www.vergidegundem.com/tr_TR/blog?blogid=2475166


 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti./Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.