Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yeni Gelir İdaresi Özelgeleri PDF Yazdır e-Posta
25 Kasım 2013
Image
Vergi uygulamalarıyla ilgili olarak son dönemde verilen bazı özelgeler

Vergi Usul Kanunu’nun 413. maddesi çerçevesinde, vergi durumları ve vergi uygulanması bakımından tereddüt edilen konular hakkında Gelir İdaresi’nden açıklama (özelge) istenebilmektedir.

Özelge talepleri için başvurular, Vergi Dairesi Başkanlığı bulunan illerde bu birimlere, bulunmayan illerde ise Defterdarlıklara yapılmaktadır. Gelir İdaresi Başkanlığı merkezine doğrudan başvurma olanağı yoktur.

Özelge başvuruları, özelge talep formu ile yapılabilmekte, başvurulan birimler tarafından hazırlanan özelge taslağı GİB merkezine onay için gönderilmekte, onay süreci Özelge Komisyonu onayı ile sonuçlanmaktadır. Özelge Komisyonunca onaylanan özelgeler, otomasyon sistemi üzerinden yetkili birimlere aktarılmakta ve yetkili birimce imzalanarak özelge talep eden mükellefe gönderilmektedir.

Onaylanan özelgeler Gelir İdaresi’nin bütün yetkili birimlerinin görebildikleri bir havuza atılmakta ve özelge havuzunda örneği oluşan özelgeler için merkeze tekrar onaya gönderilmemektedir.

Gelir İdaresi’nce verilen özelgelerden özelliği olması nedeniyle seçilmiş olan bir kısmı zaman zaman Vergi Bültenleri’ ne konu edilmektedir.

Son zamanlarda verilen özelgelerden önemli bazılarının özeti aşağıda yer almaktadır.

1. Kurumlar Vergisi Kanunu

Yurtdışında bulunan şirketlerden alınan yazılımlara ilişkin olarak kurumlar vergisi yönünden yapılacak işlemler nelerdir?

(16.08.2013 tarih ve 1267 sayılı özelge)

Yurtdışında mukim firmalardan alınan bilgisayar programlarının, üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve/veya çoğaltılmadan nihai tüketicilere satılması veya aynı şekilde işletmede kullanılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.

Yurtdışında mukim firmalara işletmede kullanmak ve/veya müşterilere/bayilere satışını yapmak üzere özel olarak bir bilgisayar programı hazırlatılması halinde veya daha önce üretilmiş, piyasada bulunan bilgisayar programlarının üzerinde, şirkete yönelik özel değişikliklerin yapılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç, serbest meslek kazancı niteliği taşıdığından, bu kapsamdaki ödemeler üzerinden % 20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

"Copyright" kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma, gösterme gibi haklarının satın alınması halinde, şirket tarafından bir gayrimaddi hak elde edilecek olup, yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayrimaddi hak bedeli ödemelerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

Buna ek olarak, bilgisayar yazılım ürünlerinin, CD, disket vb. taşıyıcı medya içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması veya bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile indirilmesi durumu yurtdışına yapılacak ödemelerin vergilendirilmesinde herhangi bir değişikliğe yol açmayacaktır.

Diğer taraftan, yurt dışındaki firmaların mukimi olduğu ülke ile ülkemiz arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının bulunması ve anlaşmada söz konusu ödemelere ilişkin bir hükmün varlığı durumunda öncelikle bu hükümler dikkate alınacaktır.

Sermaye azaltımı sonucu ortaklara iade edilecek tutarlar üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılmalı mıdır?

(06.09.2013 tarih ve 1447 sayılı özelge)

Firma sermayesinin içinde geçmiş yıl kârları, enflasyon düzeltmesi farkları, yedekler ve fonların bulunmaması şartıyla, yetkili organın kararı üzerine yapılan sermaye azaltımı nedeniyle; ortakların borçlarına mahsup edilmek suretiyle iade edilecek sermaye tutarından kâr dağıtımına bağlı kurumlar vergisi kesintisi yapılması söz konusu değildir.

Yurt dışında yerleşik grup şirketi tarafından düzenlenen alacak notu "credit note" belgesi transfer fiyatlandırması mevzuatı açısından ne şekilde değerlendrilmelidir?

(27.08.2013 tarih ve 1357 sayılı özelge)

Şirketin transfer fiyatlandırması politikası gereğince belirlenen ithalat fiyatının dolayısıyla kâr marjının emsallere uygun olması gerekmektedir. Ancak emsallere uygun fiyat veya bedelin tespitinde karşılaştırılabilirlik analizinin bütün unsurlarının özellikle işlev analizi ile pazardaki ekonomik koşulların göz önüne alınması uygun olacaktır.

Diğer taraftan, şirketin yurt dışında bulunan ilişkili kişi ile gerçekleştirdiği işlemlerde transfer fiyatlandırması politikası gereğince belirlediği fiyat veya bedelin (kâr marjının) emsallere uygunluk ilkesine göre belirlenip belirlenmediği şirket nezdinde yapılacak incelemeler sonucu tespit edilebilecektir.

Teknoloji geliştirme bölgesindeki yazılım hizmetlerinden elde edilen kazanç kurumlar vergisinden istisna mıdır?

(28.08.2013 tarih ve 934 sayılı özelge)

Şirketin aynı teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyet gösteren bir firma tarafından geliştirilen bir yazılım programını satın alarak, belediyelerin kullanımı için özelleştirme amacıyla yapmış olduğu faaliyetler, yazılım ve AR-GE faaliyetleri kapsamında olması halinde, bu yazılımın satışından elde edilen kazançların kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkündür.

Taşımacılık faaliyetinden elde edilen gelirin beyan dönemi ne zamandır?

(02.07.2013 tarih ve 959 sayılı özelge)

Şirketin uluslar arası taşımacılık faaliyetlerinden elde ettiği gelirlerin, taşımacılık hizmetinin tamamlandığı, yani malın alıcısına teslim edildiği tarihte tahakkuk ettiğinin kabul edilmesi ve bu tarih itibariyle de ilgili geçici vergi dönemi ile takvim yılında kurum kazancına dâhil edilmesi gerekmektedir.

Serbest bölgede faaliyette bulunan şirket tarafından yurtdışında mukim grup şirketine yapılan serbest meslek ödemeleri üzerinden kurumlar vergisi tevkifatı yapılır mı?

(11.07.2013 tarih ve 187 sayılı özelge)

Yurtdışında mukim grup şirketi, faaliyetini Türkiye'de icra ettiğinden ve istihkak sahibi teşebbüsün faaliyet icrası amacıyla Türkiye'de herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşan bir süre kalıp kalmaması durumu bilinemeyeceğinden, yapılan serbest meslek ödemeleri üzerinden Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30/1-b maddesi uyarınca %20 oranında kurumlar vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

Ancak, dar mükellef Şirket’e yapılan serbest meslek ödemelerinin, Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması hükümleri çerçevesinde, Türkiye'de vergilendirilmemesinin gerektiği durumlarda; bizzat anılan Şirket veya vekilleri vasıtasıyla, tevkif edilen vergilerin iadesi için ilgili vergi dairesine başvurulabileceği tabiidir.

Serbest Bölgedeki ARGE faaliyetinin Kurumlar Vergisi Kanunu karşısındaki durumu nedir?

(19.07.2013 tarih ve 1062 sayılı özelge)

Ar-Ge ve yazılım geliştirme faaliyetleri için gereken ve yurt dışından temin edilen yazılımlara ilişkin olarak;

-Yurtdışında mukim firmalardan ithal edilen bilgisayar programları üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve/veya çoğaltılmadan nihai tüketicilere satılması veya aynı şekilde işletmede kullanılması halinde yurtdışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, bu nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.

-Yurtdışında mukim firmalara işletmede kullanmak ve/veya müşterilere satışını yapmak üzere daha önce piyasada bulunmayan bir bilgisayar programının özel olarak hazırlatılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç serbest meslek kazancı niteliği taşıdığından bu kapsamdaki ödemeler üzerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

-"Copyright" kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, toplama dağıtma, gösterme gibi haklarının satın alınması halinde, şirket tarafından bir gayrimaddi hak elde edilecek olup, yurtdışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemelerinden %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.

Bilgisayar yazılım ürünlerinin, şirkete CD, disket vb. taşıyıcı medya içerisinde gümrükten ithal edildikten sonra internet üzerinden indirilen şifre ile aktive edilerek iktisap edilmiş olması ya da bilgisayar programının doğrudan doğruya internet üzerinden şifre ile indirilerek iktisap edilmiş olması durumu yurtdışına yapılacak ödemelerin vergilendirilmesinde herhangi bir değişikliğe yol açmayacaktır.

Ayrıca yurt dışından temin edilen yazılımların temin edildiği gerçek veya tüzel kişinin mukim olduğu devlet ile Türkiye Cumhuriyeti arasında akdedilmiş bir çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunması halinde ayrıca anlaşma hükümlerinin de dikkate alınması gerekeceği hususu da tabiidir.

Hediye kartı organizasyonu yapan firmadan temin edilen ve sözleşmeli bayilerin personeline, satışları teşvik için verilen kartlara yüklenen paralar indirim konusu yapılır mı?

(29.07.2013 tarih ve 1122 sayılı özelge)

Satışları teşvik gayesiyle, sözleşmeli bayilerin bordrosunda kayıtlı olan personele dağıtılması düşünülen kartlara yüklenecek paralar, bayilere ödenen ciro primi niteliği taşımaktadır. Söz konusu ciro primlerinin, bayi tarafından şirkete fatura edilmesi durumunda, şirket tarafından kurum kazancının tespitinde pazarlama satış gideri, bayi tarafından da gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Öte yandan, bayi tarafından çalışanlarına verilecek kartlara yüklenecek bedellerin, ücret bordrosuna dâhil edilmek ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulmak suretiyle gider olarak dikkate alınması mümkündür.

Bunun yanı sıra, hediye kartı organizasyonu yapan firma tarafından, satışlarını artırmayı amaçlayan firma adına düzenlenecek faturada sadece sunulan kart hizmeti karşılığı tahakkuk eden komisyon tutarının yer alması kaydıyla, söz konusu komisyon gideri de anılan firma tarafından pazarlama gideri olarak indirim konusu yapılabilecektir.

Davalı olan ortaklardan alacaklar için adat faizi faturası düzenlenmesi gerekli midir?

(20.06.2013 tarih ve 111 sayılı özelge)

Şirket ortaklarından olan alacaklara emsallere uygun bir faiz hesaplanması ve aylık dönemler itibariyle ortaklara fatura edilen bu faiz tutarlarının tahakkuk esası gereği kurum kazancına dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.

Öte yandan, şirketin ortaklarından olan alacaklarına ilişkin açılan davanın kazanılması halinde, bu alacaklara ilişkin mahkemece hükmedilen faiz tutarının daha önce tahakkuk esası gereği gelir yazılan faiz tutarından yüksek olması halinde bu farkın da gelir yazılması gerekmekte olup, düşük olması halinde ise fark tutarın gider yazılabileceği tabiidir.

Şirket aktifinde bulunan binanın 30 yıllığına bedelsiz olarak tahsis edilmesinin Kurumlar Vergisi Kanunu karşısındaki durumu nedir?

(19.09.2013 tarih ve 28 sayılı özelge)

Şirkete ait taşınmazın, Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne, imam hatip lisesi olarak kullanılmak şartıyla bedelsiz tahsis edilmesi halinde; öncelikle emsaline uygun bir bedelin tespit edilerek gelir yazılması gerekmektedir. Akabinde ise tespit edilen bu bedelin tamamının Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10/1. maddesi (ç) bendi uyarınca beyannamede gösterilmek suretiyle bağış olarak indirim konusu yapılması mümkündür.

Şirket aktifinde kayıtlı olan arsanın, kısmen kat karşılığı, kısmen hâsılat paylaşımlı olarak gerçekleşen teslimlerinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(16.08.2013 tarih ve 128 sayılı özelge)

Şirket tarafından müteahhide verilecek arsanın üzerine yapılan dairelerin inşası tamamen bitirilmediği müddetçe, müteahhit açısından inşaat maliyeti oluşmayacağından, inşaatın devamı sırasında yapılan satışlar karşılığında alınan tutarların müteahhit tarafından avans olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Ancak, şirkete kalacak olan daireler ile satış hâsılatından pay alınacak dairelerin şirkete olan maliyeti aktifte kayıtlı bulunan arsanın değeri olduğundan bu değerin şirkete kalacak ve hâsılatından pay alınacak daire sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanan tutarın maliyet olarak; söz konusu dairelerin her birinin satıldığı tarih itibariyle de satış hâsılatından elde edilen payın gelir olarak dikkate alınmak suretiyle oluşan kâr veya zararın kurum kazancına dâhil edilerek vergilendirilmesi gerekmektedir.

Doğalgazdan elektrik üretimi yapan şirketin test üretimi esnasında kullandığı doğalgaz ve diğer malzemelere ait tutarların vergilendirilmesi ne şekilde olmalıdır?

(16.08.2013 tarih ve 1272 sayılı özelge)

- Şirket tarafından finanse edilen ancak mülkiyeti TEİAŞ'a ait olmak üzere inşa edilen "elektrik iletim hattı tesisi"nin TEİAŞ'a tesliminden itibaren yedi gün içerisinde fatura düzenlenmesi,

- Şirket tarafından "Elektrik Tesisleri Kabul Yönetmeliği" çerçevesinde halen yatırım halinde olan doğalgaz çevrim santralinin resmi mercilerden kabul onayı alabilmesi ve ticari işletmeye geçebilmesi amacıyla doğalgaz alınarak yapılan test üretimi neticesinde elde edilen, ancak teknik ve yasal zorunluluk nedeniyle satışı yapılmadan TEİAŞ'ın iletim hatlarına bedelsiz olarak verilen elektrik enerjisinin emsal bedeli üzerinden fatura düzenlenmesi ve bu tutarın kurum kazancına dahil edilmesi,

- Bedelsiz olarak verilecek elektrik enerjisinin üretimi amacıyla yapılan harcamaların üretim maliyeti olarak, bedelsiz olarak verilen elektriğin emsal bedelinin ise gider olarak değerlendirilmesi,

- Anılan "elektrik iletim hattı tesisi" için yapılan teslime ilişkin belirlenen bedel ile kurum tarafından yapılan harcamalar arasındaki olumsuz farkın gider olarak değerlendirilmesi,

gerekmektedir.

Şirket birleşmesi sonucunda, aktifte kayıtlı gayrimenkulün, kayıtlı değer ile gerçek değeri arasındaki farkın bilançoda ilgili hesaplara kaydedilerek yeniden değerlenmesi ve vergilendirme nasıl olmalıdır?

(23.08.2013 tarih ve 1295 sayılı özelge)

Birleşilen kurum, münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerini, bir bütün halinde devralması ve aynen bilançosuna geçirmesi şartı ile gerçekleştirilecek birleşme Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19. maddesi kapsamında devir olarak kabul edilecek ve aynı Kanun’un 20. maddesinde belirtilen şartlara da uyulduğu takdirde birleşmeden doğan kar vergilendirilmeyecektir.

Ancak, bu şartların sağlanamaması halinde, anılan Kanun’un 18. maddesinde açıklanan hükümler çerçevesinde birleşme olarak değerlendirilmesi ve birleşme tarihindeki, aktife kayıtlı bulunan gayrimenkulün gerçek değeri ile kayıtlı değeri arasındaki farkın birleşme karı olarak kurumlar vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Yıllara sari inşaat ödemelerinde hakediş ödemeleri ve belge düzeni nasıl olmalıdır?

(26.08.2013 tarih ve 1337 sayılı özelge)

Yıllara sari inşaat işi nedeniyle ortaklığınıza yapılan istihkak ödemeleri üzerinden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir. Ortaklığınız tarafından düzenlenen hak ediş raporlarının onaylandığı tarih itibariyle idare, istihkak sahiplerine karşı onaylanan tutar kadar borçlu duruma gelmekte ve ortaklığınızın bu meblağı talep etme hakkı doğmaktadır. Bu nedenle, hak edişin onaylandığı tarihte hesaben ödemenin gerçekleşmiş sayılması ve bu tarih itibariyle vergi kesintisinin yapılması gerekmektedir.

Ayrıca döviz üzerinden düzenlenen hak edişlerde, hak edişin onay tarihi ile ödeme tarihi arasında kur artışından kaynaklanan fazla ödemeler yıllara sari inşaat işiyle ilgili olduğundan, istihkak tutarına dahil edilerek tevkifata tabi tutulması gerekmektedir. Ancak hesaben ödeme hak edişlerin onaylandığı tarih itibarıyla kesinleştiğinden döviz kurunun düşmesi halinde daha önce yapılan ve nihai olarak hesaplanacak kurumlar vergisinden mahsup edilecek olan vergi kesintisinin düzeltilmesi söz konusu olmayacaktır.

Yurtdışından alınan avukatlık hizmeti için Kurumlar Vergisi tevkifatı yapılır mı?

(15.08.2013 tarih ve 1257 sayılı özelge)

Türkiye'deki işlemleri ile ilgili olarak İsviçre Mahkemeleri’nde görülecek dava için İngiltere mukimi avukatlık şirketince verilecek hizmet karşılığında İstanbul Merkez Şubesi tarafından İngiltere mukimi firmaya yapılacak ödeme; serbest meslek kazancı niteliği taşıyacağından, Türkiye Cumhuriyeti ile Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı Arasında Gelir ve Sermaye Değer Artış Kazançları Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması'nın 14. maddesi ikinci fıkrası çerçevesinde değerlendirilecek olup, İngiltere mukimi firmanın Türkiye'ye gelmeksizin İngiltere'de icra edeceği serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla elde edeceği gelirleri vergileme hakkı yalnız İngiltere'ye aittir.

Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için; söz konusu İngiltere teşebbüsünün İngiltere'de tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin İngiltere yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile birlikte Türkçe tercümesinin Noterce veya İngiltere'deki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen birer örneğinin vergi sorumlularına ve ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir.

2. Gelir Vergisi Kanunu

Serbest meslek erbabının faaliyetinde kullanmak üzere satın aldığı motosiklete ait giderler serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilebilir mi?

(16.08.2013 tarih ve 37 sayılı özelge)

Söz konusu aracın serbest meslek faaliyetinde kullanılması ve envantere dahil edilmesi şartıyla tamir, bakım, onarım, yakıt ve sigorta giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Avrupa ülkelerine verilecek danışmanlık hizmetlerinde Gelir Vergisi istisnası var mıdır?

(28.08.2013 tarih ve 929 sayılı özelge)

Yurtdışında mukim olan şahsın, Avrupa ülkelerine danışmanlık hizmeti vermek amacıyla Türkiye'de kurduğu şahıs firmasından vermiş olduğu hizmetin serbest meslek faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi ve bu faaliyet nedeniyle Türkiye'de elde edilen kazanç ve iratların yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Öte yandan, vergi mevzuatında, dar mükellef olarak Türkiye'de icra edilen serbest meslek faaliyeti dolayısıyla edinilen kazançların gelir vergisinden istisna olduğuna dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.

Son kullanma tarihi geçmiş olan ürünlerin takdir komisyonu kararı olmaksızın imha edilmesi halinde gider kaydı ve belge düzeni nasıl olmalıdır?

(30.09.2013 tarih ve 1617 sayılı özelge)

İmalatçı şirketin imha edilen mamullere ilişkin distribütör firmaya sözleşmeye istinaden fatura karşılığı ödediği tutarların, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesi (3) numaralı bendine göre kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkündür.

Öte yandan, imha edilen malların bedellerinin distribütör firma tarafından gider olarak dikkate alınabilmesi için; söz konusu imha işleminin Bakanlık yetkililerinin katılımıyla bir Komisyon tarafından gerçekleştirilmesi, bunun sağlanamaması halinde ise olayın Takdir Komisyonu’na sevk edilerek imha edilen ürünlerin emsal bedelinin belirlenmesi gerekmektedir.

Yurtdışındaki alacak davası dolayısıyla Almanya'da verilen avukatlık hizmet bedeli üzerinden stopaj hesaplanmalı mıdır?

(15.08.2013 tarih ve 492 sayılı özelge)

Türkiye mukimi olan şahsın yurtiçinde vergi mükellefi olan müvekkilinin yurtdışındaki (Almanya) alacak davasına katılma faaliyetinin serbest meslek faaliyeti olarak değerlendirilmesi ve ödenen toplam tutar üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/2-b maddesine göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

Eğer icra edilecek serbest meslek faaliyetleri Almanya'da sabit bir yer vasıtasıyla icra edilirse veya şahıs, bu faaliyetleri icra etmek amacıyla Almanya'da 12 aylık herhangi bir kesintisiz dönemde 183 günden fazla kalırsa, bu kapsamda elde edilecek gelirleri Almanya'nın vergileme hakkı bulunmaktadır.

Çifte vergilemeyi önleme anlaşması hükümlerine göre, serbest meslek kazançları yönünden Almanya'da vergi ödenmesi durumunda ödenen bu vergiler Türkiye'de mahsup edilecektir.

Kurum personeline verilen ücretsiz eğitim için gelir vergisi tevkifatı yapılır mı?

(23.08.2013 tarih ve 1294 sayılı özelge)

Şirket çalışanının mesleki seviyesinin yükseltilmesi ve oryantasyonunun sağlanması amacıyla şirket bünyesinde faaliyet gösteren kursta bedelsiz olarak verilen eğitim ücret olarak değerlendirilmeyeceğinden herhangi bir vergileme olmayacaktır.

3. Katma Değer Vergisi Kanunu

Yurtdışında bulunan şirketlerden alınan hizmetlere ilişkin olarak katma değer vergisi yönünden yapılacak işlemler nelerdir?

(16.08.2013 tarih ve 1267 sayılı özelge)

Yurtdışında yerleşik firmalardan satın alınan bilgisayar programları ile ilgili yapılan ödemeler katma değer vergisine tabi olup, yurt dışındaki bu firmalara ödenen bedel üzerinden genel oranda (% 18) hesaplanacak KDV’nin, şirket tarafından sorumlu sıfatıyla 2 No’lu KDV beyannamesi ile beyan edilerek kanuni süresinde ödenmesi gerekmektedir.

Serbest meslek erbabının faaliyetinde kullanmak üzere satın aldığı motosiklete ait KDV indirim konusu yapılabilir mi?

(16.08.2013 tarih ve 37 sayılı özelge)

Gümrük Tarife Cetveli’nin 87.11 pozisyonunda yer alan ve serbest meslek faaliyetinde kullanılan motosikletin, alış faturasında gösterilen KDV indirim konusu yapılabilecektir.

Ayrıca, Gelir Vergisi Kanunu’na göre serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılması kabul edilen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin de indirimi mümkün bulunmaktadır.

Örtülü Sermaye sayılan borçlanmalar üzerinden hesaplanan faizler KDV’ye tabi midir?

(06.09.2013 tarih ve 1447 sayılı özelge)

Ana ortak veya ilişkili firmalar arasındaki borç verme işlemleri finansman hizmeti olarak değerlendirilmekte ve bu işlemler nedeniyle hesaplanacak faiz tutarları KDV’ye tabi bulunmaktadır. Ancak, yurt dışındaki ortaklara verilen finansman hizmetinden yurt dışında yararlanıldığından, 26 Seri No’lu KDV Genel Tebliği’nin (K) bölümünde belirtilen şartların gerçekleşmesi durumunda, kur farkları ve faiz tutarlarına hizmet ihracı kapsamında KDV hesaplanmayacak olup, faiz faturasının düzenlendiği tarihte oluşan negatif kur farkı için ayrıca bir işlem yapılmasına da gerek bulunmamaktadır.

Öte yandan, örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkları ve benzeri giderler ile transfer fiyatlandırılması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançların kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması kabul edilmediğinden, bu giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin de indirim konusu yapılması mümkün değildir.

Amortismana tabi iktisadi kıymet (ATİK) için gerçekleştirilen harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV’nin iadesi ne zaman talep edilmelidir?

(22.08.2013 tarih ve 29 sayılı özelge)

Yapımı devam eden ek fabrika binası inşaatıyla ilgili olarak yüklenilen vergiler genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılabilir ancak, bu nedenle yüklenilen vergilerden iade hesabına pay verilebilmesi için ATİK'in iade hakkı doğuran işlemlerde bilfiil kullanılmaya başlanılması beklenecektir.

Yurt dışında yerleşik grup şirketi tarafından düzenlenen alacak notu "credit note" belgesi KDV Kanunu açısından ne şekilde değerlendrilmelidir?

(27.08.2013 tarih ve 1357 sayılı özelge)

Fiili ithal tarihinden sonra yurtdışındaki firmanın alış iskontosu nedeniyle şirkete göndereceği "credit note" belgesine istinaden şirket lehine bir fiyat indirimi yapılması durumunda, yapılan indirimler nedeniyle işlemin matrahında değişiklik vuku bulmakta olup, bu değişikliğin Kanun’un 35. maddesi hükümlerine göre düzeltilmesi gerekmektedir.

Bu itibarla, söz konusu malların ithali sırasında ödenen KDV tutarlarının indirim konusu yapıldığı hususu da dikkate alınarak, mal bedelinde meydana gelen değişikliğe paralel olarak indirim tutarları da düzeltilecektir.

Bu düzeltme işlemi; matrahta değişikliğin vuku bulduğu vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesinde fazladan indirilen tutar, "ilave edilecek KDV" satırında beyan edilmek suretiyle yapılacağından, yurtdışındaki satıcı adına fatura düzenlenmesine ve indirim tutarı üzerinden KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır. Öte yandan, düzeltme sonucu "ilave edilecek KDV" satırında beyan edilen KDV tutarının indirim hesaplarına alınması mümkün bulunmaktadır.

Avrupa ülkelerine verilecek danışmanlık hizmetlerinde Katma Değer Vergisi istisnası var mıdır?

(28.08.2013 tarih ve 929 sayılı özelge)

Yurtdışında mukim olan şahıs tarafından yurtdışındaki müşterilere verilen danışmanlık hizmetleri KDV Kanunu’nun 12/2. maddesinde belirtilen şartlar dahilinde hizmet ihracı olarak değerlendirilerek KDV'den istisna tutulacak, aksi takdirde söz konusu hizmetlere genel hükümler çerçevesinde KDV uygulanacaktır.

Teknoloji geliştirme bölgesindeki yazılım hizmetlerinin KDV’den istisna mıdır?

(28.08.2013 tarih ve 934 sayılı özelge)

Teknokent bölgesinde faaliyet gösteren bir firmadan alınan, yine Teknokent bölgesinde, şirketin kendi uygulamaları ile web servisleri ve API’leri kullanarak bir alt modül entegre etmek suretiyle belediyelerin kullanımı için özelleştirdiği arşivleme yazılım programı; söz konusu programın sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulamalarına yönelik genel anlamda yazılım programlarından olması kaydıyla KDV’den istisna tutulacaktır.

Söz konusu istisna kapsamında bulunan teslim ve hizmetlere ilişkin her türlü mal ve hizmet alımı ise genel hükümlere KDV’ye tabi olup, bu işleme ilişkin olarak yüklenilen KDV tutarlarının indirim ve iadesi mümkün değildir. Diğer yandan, göre bu yazılım için Teknokent’te bulunan firmadan yapacağınız yazılım alımı, söz konusu yazılımın da yukarıda belirtilen şartları taşıması kaydıyla KDV’den istisna tutulacaktır.

KDV istisnasından vazgeçmeye ilişkin 3 yıllık sürenin bitimi akabinde yeniden istisna hükümlerine tabi olmak mümkün müdür?

(28.08.2013 tarih ve 935 sayılı özelge)

İstisnadan vazgeçmeye ilişkin üç yıllık sürenin bitim tarihinden önce vergi dairesine başvurarak yeniden istisna hükümlerine tabi tutulmanın talep edilmesi mümkün olmakla birlikte; istisnadan vazgeçme talebi, talep tarihinden sonra yapılan aynı mahiyetteki işlemlerin tamamını kapsadığından, istisnadan vazgeçme tarihinden sonra KDV’ye tabi olan işlemler sonuçlanmadıkça bu işlemler için istisna uygulanmasına imkan bulunmamaktadır.

Ancak, bu işlemler sonuçlandıktan sonra, tekrar istisna uygulanması mümkün bulunmakta olup, istisna kapsamına alınmak için üç yıllık sürenin bitim tarihinden önce verilecek dilekçe, söz konusu işlemler sonuçlandıktan sonra hüküm ifade edecektir. Zamanında dilekçe verilmesi halinde, işlemler sonuçlandıktan sonra ayrıca dilekçe verilmesine de gerek bulunmamaktadır.

Taşımacılık istisnasında KDV beyan dönemi ne zamandır?

(02.07.2013 tarih ve 959 sayılı özelge)

Yurtdışından Türkiye'ye, Türkiye'den yurtdışına yapılan taşımalarda, taşımacılık istisnasının malın teslim edildiği tarihi içine alan dönemde beyanı mümkün bulunmaktadır.

Dolayısıyla, yurtdışından Türkiye'ye yapılan taşımalarda istisnanın beyan edileceği dönem konusunda hizmetin bittiği, yani malın istenilen adrese teslim edildiği tarih esas alınmak suretiyle, Türkiye'ye giriş ile teslim mahalli arasındaki harcamalara ait KDV’nin de iade hesabına alınması mümkün olabilecektir.

Şirkete ait pos cihazlarının şirketten mal ve hizmet temin eden müşteri bayilerinde kullanılması durumunda tevsik zorunluluğuna uyulmakta mıdır?

(24.07.2013 tarih ve 199 sayılı özelge)

Müşteriler/bayiler aracılığı ile yapılan ürün satışlarına ait bedellerin şirkete ait olan ve müşterilerin/bayilerin işyerinde bulunan POS cihazlarıyla tahsil edilmesinde, bir yandan müşteri/bayi satmış olduğu malların bedelini müşterisinden tahsil etmekte, diğer yandan şirket müşterisinden/bayisinden olan alacağını tahsil etmektedir. Ancak, bu şekilde gerçekleşen cari dönem mahsuplaşmalarının müteselsil sorumluluk kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere teslim edilecek makine ve teçhizatın leasing firması üzerinden alınması KDV’den istisna mıdır?

(05.07.2013 tarih ve 60 sayılı özelge)

Yatırım teşvik belgeli şirket tarafından, finansal kiralama şirketleri aracılığıyla gerçekleştirilecek yatırımlara ilişkin, finansal kiralama şirketlerine teşvik belgesi sahibi firmalara kiralanmak üzere teslim edilecek makine ve teçhizatın KDV Kanunu’nun 13/d maddesindeki istisna kapsamında KDV’siz fatura edilerek teslim edilmesi mümkün bulunmaktadır. Ayrıca teslim edilen söz konusu makine ve teçhizat için yüklenilen KDV için de iade talebinde bulunabileceği tabiidir.

İhraç kaydı ile teslim edilen malların yangın sebebiyle zayi olması halinde yapılacak işlem nedir?

(10.07.2013 tarih ve 1018 sayılı özelge)

İhraç edilmek kaydıyla ihracatçıya teslim edilen malların ihracat gerçekleşmeden çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle, ihracat usulüne uygun olarak gerçekleşmediğinden, zamanında alınmayan Katma Değer Vergisi’nin, Amme Alacaklarının Tahsil Usulu Hakkında Kanun’un 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte vergi dairesine ödenmesi gerekmektedir.

Serbest bölgede faaliyette bulunan şirket tarafından yurtdışında mukim grup şirketine yapılan serbest meslek ödemeleri üzerinden KDV hesaplanır mı?

(11.07.2013 tarih ve 187 sayılı özelge)

Yurtdışındaki grup şirketinin yurtdışından serbest bölgede faaliyette bulunan şirkete verdiği hizmetlerden Türkiye'de faydalanıldığından, söz konusu hizmetler KDV’ye tabi bulunmaktadır.

Öte yandan, yurtdışı grup firmasının Türkiye'de ikametgahı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması halinde söz konusu işleme ait KDV’nin, Türkiye’de mukim şirket tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenmesi gerekmektedir.

Fabrika binası inşaatı nedeniyle yüklenilen Katma Değer Vergisi, indirimli orana tabi işlemlerden doğan iade hesabına dahil edilir mi?

(11.07.2013 tarih ve 190 sayılı özelge)

Fabrika binası inşaatı nedeniyle yüklenilen KDV’nin, indirimli orana tabi işlemlerden doğan iade hesabına 74, 76, 99, 101, 105, 106 ve 119 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri’nde belirtilen esaslar çerçevesinde dahil edilebileceği tabiidir.

Binaların müşterek kullanıma açık olan alanları konutların tesliminde net alan hesabına dahil edilir mi?

(11.09.2013 tarih ve 11 sayılı özelge)

Binaların müşterek kullanıma açık olan yangın merdivenlerine çıkan yangın çıkış holleri, limonluk duvarları ile kapı eşikleri, konut içerisinde duvarlar arasında kalan faydalı alanın dışında olduğundan, net alanın hesabında dikkate alınmayacaktır.

Serbest Bölgedeki ARGE faaliyetinin KDV Kanunu karşısındaki durumu nedir?

(19.07.2013 tarih ve 1062 sayılı özelge)

Şirketin serbest bölgede bulunan şubesi tarafından yurtdışından bilgisayar yazılımı hizmeti ithali KDV’ye tabi olup, hizmeti veren yurtdışındaki firmanın Türkiye'de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmaması halinde hizmet bedeli üzerinden hesaplanan KDV’nin, Şirket tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.

Öte yandan, söz konusu yazılımların serbest bölgeden serbest bölge niteliğinde olmayan Türkiye'nin diğer yerlerine teslimi serbest bölge içerisinde ifa edilen bir hizmet olarak değerlendirilemeyeceğinden KDV’ye tabi olacaktır. Ayrıca, bu teslimler nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılabileceği tabiidir.

Hizmet ihracatında hizmet ithalatı yapılan firmanın da aynı olması halinde mahsuplaşma sonucunda kalan tutarın tevsiki yeterli midir?

(26.07.2013 tarih ve 1115 sayılı özelge)

Şirketin yurtdışındaki firmalara yaptığı telekomünikasyon hizmet ihracına ilişkin bedelden aynı firmalardan yaptığı telekomünikasyon hizmet ithalatına ait bedel düşüldükten sonra (mahsuplaşma yoluyla) kalan tutara ilişkin döviz bedelinin Türkiye'ye getirilmiş olması ve mahsuplaşmanın da tevsik edilmesi halinde bu işlemlerle ilgili olarak yüklenilen ve indirim konusu yapılamayan KDV’nin hizmet ihracı kapsamında iadesi mümkün bulunmaktadır.

Hediye kartı organizasyonu yapan firmadan temin edilen ve sözleşmeli bayilerin personeline, satışları teşvik için verilen kartlara yüklenen paralar indirim konusu yapılır mı?

(29.07.2013 tarih ve 1122 sayılı özelge)

Hediye kartlarının, organizatör firma tarafından satışlarını artırmayı amaçlayan şirkete ve şirketçe de sözleşmeli bayilerin personeline verilmesi işlemi herhangi bir teslim veya hizmetin karşılığını teşkil etmediğinden KDV’ye tabi tutulmayacaktır.

Bayi personelince, hediye kartı organizasyonu yapan firmanın anlaşmalı olduğu lokanta, bakkal, akaryakıt istasyonu gibi yerlerde, karta yüklenen tutar kadar mal alınması veya hizmetten yararlanılması anında düzenlenecek fatura ve benzeri belgede mal veya hizmetin tabi olduğu oran üzerinden KDV hesaplanacaktır.

Organizatör firma tarafından hediye kart tutarlarının anlaşmalı firmalara (lokanta, bakkal, akaryakıt istasyonu gibi) aktarımında KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

Organizatör firma tarafından komisyon, hizmet bedeli ve benzer adlar altında şirkete düzenlenecek faturada ise % 18 oranında KDV hesaplanacak ve hesaplanan KDV indirim konusu yapılabilecektir.

Davalı olan ortaklardan alacaklar için adat faizi faturası düzenlenmesi gerekli midir?

(20.06.2013 tarih ve 111 sayılı özelge)

Şirketin ortaklardan olan alacaklarına adat faizi hesaplanması, hesaplanan adat faizi üzerinden finansman hizmeti olmasından dolayı alacaklı olunan ortak adına fatura düzenlenmesi ve bu faturada genel katma değer vergisi oranının uygulanması gerekmektedir.

Şirket aktifinde bulunan binanın 30 yıllığına bedelsiz olarak tahsis edilmesinin Katma Değer Vergisi Kanunu karşısındaki durumu nedir?

(19.09.2013 tarih ve 28 sayılı özelge)

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/1. maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlardan olan Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bedelsiz olarak yapılacak taşınmaz tahsisi, Kanun’un 17/2-b maddesi kapsamında katma değer vergisinden istisnadır.

İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip neticesinde, borçluya ait taşınmazın kira bedellerinin İcra Müdürlüğü’ne yatırılması durumunda yüklenilen KDV indirim konusu yapılabilir mi?

(24.09.2013 tarih ve 593 sayılı özelge)

Şirket tarafından İcra Müdürlüğü’ne ödenen kira bedeline ilişkin katma değer vergisinin mükellefi, kiralanan taşınmaz aktifine kayıtlı olan firma olup, söz konusu firmanın kira bedelinin tahsil edilip edilmediğine bakılmaksızın belirlenen kira bedeline ait katma değer vergisini aylık dönemler itibariyle beyan ederek ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır.

Buna göre kiracı şirket tarafından, İcra Müdürlüğü aracılığı ile ödenen kira bedeline ilişkin taşınmaz sahibi firma tarafından düzenlenecek fatura veya benzeri belgede hesaplanarak ödenen KDV’nin, indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Finansal kiralama sözleşmesinin devri halinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(05.08.2013 tarih ve 153 sayılı özelge)

Finansal Kiralama Kanunu’nun 15. maddesi kapsamında hak ve yükümlülüklerin (kiracılık sıfatının) bir başka şirkete devredilmesi işlemi, KDV Kanunu hükümlerine göre teslim değildir. Ancak, yapılan bu devir işlemi karşılığında yeni kiracıdan bir bedel tahsil edilmesi halinde, bu bedel genel hükümler çerçevesinde % 18 oranında KDV'ye tabi tutulacaktır.

Yurtdışındaki satıcı firma tarafından "credit memo" adı altında iade edilen mal bedelinde KDV uygulaması nasıl olmalıdır?

(05.08.2013 tarih ve 1185 sayılı özelge)

İthal edilen malların, önceki distribütör firma tarafından mağdur edilen ve ürün bedelini ödedikleri halde mallarını teslim alamayan tüketicilere bedelsiz olarak verilmesi KDV Kanunu’na göre teslim sayıldığından bu mallar emsal bedeli üzerinden KDV’ye tabi tutulacaktır.

Ancak, önceki distribütör firma tarafından mallar teslim edilmemekle birlikte, fatura veya benzeri belge düzenlenmiş olması halinde vergiyi doğuran olay fatura veya benzeri belgelerin düzenlendiği tarihte doğmuş olacağından, firmanın önceki distribütör firmanın düzenlemiş olduğu bu fatura veya belgeler karşılığında, yapacağı teslimler KDV’ye tâbi tutulmayacaktır.

Yurtdışındaki alacak davası dolayısıyla Almanya'da verilen avukatlık hizmet bedeli üzerinden KDV hesaplanmalı mıdır?

(15.08.2013 tarih ve 492 sayılı özelge)

Yurtiçinde vergi mükellefi olan müvekkilin yurt dışındaki alacağı ile ilgili olarak, alacak davasının yurt dışındaki bir mahkemede görülmesi ve verilen hizmetin yurt dışında ifa edilmesi nedeniyle söz konusu hizmet KDV'nin konusuna girmediğinden katma değer vergisi hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

Şirket aktifinde kayıtlı olan arsanın, kısmen kat karşılığı, kısmen hâsılat paylaşımlı olarak gerçekleşen teslimlerinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(16.08.2013 tarih ve 128 sayılı özelge)

İnşaatlar devam etmekte iken özel sözleşme veya satış vaadi ile veya arsa payı üzerinden (kat irtifaklı arsa tapusu üzerinden) yapılan satışlarda bir teslim veya hizmet mevcut olmadığından vergiyi doğuran olay gerçekleşmeyecektir. Bu durumda, alınan bedeller avans niteliği taşıdığından fatura düzenlenmesine gerek olmayıp kayıtlara avans olarak intikal ettirilmesi gerekmektedir. Bu yerlerin tapuya tescil ettirildiği tarihte veya tapuya tescilden önce hak sahiplerinin kullanımına tahsis edilmesi durumunda ise, tahsis edildiği tarihteki emsal bedelleri üzerinden sadece müteahhit firma tarafından şirket veya üçüncü şahıslar adına fatura düzenlenerek, faturada gösterilen toplam bedel üzerinden bağımsız birimin niteliğine göre % 1 veya % 18 oranında KDV hesaplanıp beyan edilecektir.

Şirket aktifinde bulunan arsa için, vergiyi doğuran olay müteahhit firmanın arsa karşılığı yapmış olduğu konutları şirkete teslimiyle gerçekleşmektedir. Buna göre, söz konusu konutların şirkete teslimini müteakip azami yedi gün içinde konutların emsal bedelleri ile hasılattan alınacak payın toplamı üzerinden müteahhit firma adına arsa satış faturası düzenlenerek, fatura bedeli üzerinden genel esaslara göre KDV hesaplanıp beyan edilecektir.

Böylece, gerek şirket tarafından teslim edilen arsa için, gerekse müteahhit firma tarafından yapılan konut teslimlerinde, vergiyi doğuran olay karşılıklı olarak vuku bulduğundan, bu tarih itibariyle şirket ve müteahhit firma tarafından eş zamanlı olarak fatura düzenlenmiş olacaktır.

Doğalgazdan elektrik üretimi yapan şirketin test üretimi esnasında kullandığı doğalgaz ve diğer malzemelere ait tutarların vergilendirilmesi ne şekilde olmalıdır?

(16.08.2013 tarih ve 1272 sayılı özelge)

- Şirket tarafından "Elektrik Tesisleri Kabul Yönetmeliği" çerçevesinde halen yatırım halinde olan doğalgaz çevrim santralinin resmi mercilerden kabul onayı alabilmesi ve ticari işletmeye geçebilmesi amacıyla doğalgaz alınarak yapılan test üretimi neticesinde elde edilen, ancak teknik ve yasal zorunluluk nedeniyle satışı yapılmadan TEİAŞ'ın iletim hatlarına bedelsiz olarak verilen elektrik enerjisinin emsal bedeli üzerinden,

- Şirketin inşa ettiği tesiste üretilen elektrik enerjisinin TEİAŞ'a ait yüksek gerilim hatlarına iletilmesini sağlamak amacıyla maliyeti kurum tarafından finanse edilen ancak mülkiyeti TEİAŞ'a ait olmak üzere inşa edilen "elektrik iletim hattı tesisi" için yapılan teslimlere ilişkin bedel üzerinden,

KDV hesaplanması gerekmektedir.

Cayma bedelleri üzerinden KDV hesaplanır mı?

(03.09.2013 tarih ve 9 sayılı özelge)

Kira sözleşmesi devam etmekte iken, işyeri sahibinin talebi üzerine işyerinin boşaltılması karşılığında alınan bedelin; herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası karşılığında alınmış bir bedel olmayıp bir nevi cayma bedeli olması nedeniyle, söz konusu bedel üzerinden KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

Kurum personeline verilen ücretsiz eğitim için KDV hesaplanır mı?

(23.08.2013 tarih ve 1294 sayılı özelge)

Üçüncü şahıslara bedel karşılığında verilen hizmetten kurum personelinin ücretsiz olarak yararlanması halinde, emsal bedel üzerinden KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir.

Konut tesliminde yanlış hesaplanan KDV ile ilgili düzeltme işlemleri nasıl olmalıdır?

(23.08.2013 tarih ve 1321 sayılı özelge)

Fazla veya yersiz KDV hesaplayarak beyan eden şirketin, bahse konu KDV’yi alıcıya iade ettikten sonra vergi dairesine başvurarak düzeltme talep etmesi mümkün bulunmaktadır.

Yıllara sari inşaat ödemelerinde KDV uygulaması nasıl olmalıdır?

(26.08.2013 tarih ve 1337 sayılı özelge)

Vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile bedelin ödendiği tarih arasında kurlarda meydana gelen dalgalanmalar sonucunda lehe veya aleyhe oluşan kur farkları sair sebeplerle matrahın değişmesi olarak değerlendirileceğinden, vade farkı niteliğindeki kur farkının lehe oluşması halinde şirket tarafından, alıcı lehine oluşması halinde ise alıcı tarafından kur farkı faturası düzenlenmesi ve satılan malın ait olduğu oranda KDV hesaplanması gerekmektedir.

Öte yandan, kur farkı nedeniyle şirket lehine matrahta değişiklik olması halinde düzenlenen faturada hesaplanan KDV üzerinden (tevkifat alt sınırı dikkate alınmaksızın) tevkifat uygulanacaktır. Kur farkı nedeniyle matrahta şirket aleyhine değişiklik olması halinde, alıcının, azalan tutar ve bu tutara ilişkin tevkifata tabi tutulmayan KDV’yi içeren bir fatura düzenlemesi gerekmektedir.

Yurtdışından alınan avukatlık hizmeti için KDV tevkifatı yapılır mı?

(15.08.2013 tarih ve 1257 sayılı özelge)

Şirketin yurtdışında yerleşik bir şirketten yurtdışında alacağı avukatlık hizmeti KDV’nin konusuna girmediğinden KDV’ye tabi olmayacaktır.

İthal edilen malın gümrük bedelinin yüksek hesaplanması halinde indirimle giderilemeyen KDV'nin iadesi mümkün müdür?

(02.09.2013 tarih ve 1391 sayılı özelge)

İthal ederek yurt dışına satışı yapılan mallar için gümrükte ödenen KDV'nin iade hesabına dahil edilmesi mümkündür.

Öte yandan, çeşitli nedenlerle (Gümrükte emsal bedeli uygulaması gibi) iade hakkı doğuran işlemin bünyesine doğrudan giren yüklenilen KDV tutarının azami (%18) iade tutarını geçmesi halinde geçen kısmın iadesi, Vergi İnceleme Raporu veya üst sınırı geçme gerekçeleri açıkça belirtilmek suretiyle YMM Raporu sonucuna göre gerçekleştirilecektir.

Ayrıca, indirimle giderilemeyen KDV sonraki döneme devredileceğinden gider veya maliyet unsuru olarak kabul edilmesi de mümkün bulunmamaktadır.

4. Vergi Usul Kanunu

Kat karşılığı inşaat işinde arsa sahibi adına kat irtifakı kurulduktan sonra henüz inşaat tamamlanmadan inşaatın seviyesine göre teminat amaçlı olarak müteahhide tapuda yapılacak devirlerde fatura düzenlenmesi gerekir mi?

(06.09.2013 tarih ve 96 sayılı özelge)

Arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını mutad ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde; müteahhide sözleşme gereğince yapılan arsa tesliminde faturanın, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu (inşaatın tamamlanarak arsa sahibine konutların teslim edildiği) tarihte düzenlenmesi ve düzenlenen faturada, arsa karşılığı alınan bağımsız birimlerin emsal bedeli (arsa payı dahil) üzerinden genel oranda KDV hesaplanması gerekmektedir.

Taşımacılık işlemlerinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(02.07.2013 tarih ve 959 sayılı özelge)

Yurtdışına nakledilen malın müşteriye teslimiyle hizmet tamamlanmış olacağından, nakliye hizmetinin tamamlandığı tarihten itibaren yedi gün içerisinde fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Öte yandan, nakliye hizmetine ilişkin faturanın düzenlendiği tarihten itibaren 10 gün içerisinde, işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin düzen ve açıklığını bozmayacak bir zaman zarfında yasal defterlere kaydedilmesi gerekmektedir. Ancak, şirketin kayıtlarını devamlı olarak yetkili amirlerin imza ve parafını taşıyan mazbut vesikalara dayanarak yürütmesi halinde, işlemlerin söz konusu belgelere işlenmesi kaydıyla, esas defterlere en fazla 45 gün içinde işlenmesi mümkün bulunmaktadır.

Finansal kiralama yoluyla dört yıllığına kiralanan gayrimenkul için kira süresi esas alınarak %25 oranında amortisman ayrılabilir mi?

(04.07.2013 tarih ve 977 sayılı özelge)

Şirket tarafından ofis olarak kullanılmak üzere finansal kiralama yolu ile dört yıllığına kiralanacak ve sözleşme süresi sonunda devralınacak gayrimenkul için yapılan ödemelerin, kira süresi boyunca "Haklar" hesabında, devirden sonra ise "Binalar" hesabında takip edilmek suretiyle 333 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin eki listesi "1.Binalar" başlıklı bölümü "1.3.Belirli bir kısmı işyeri olarak kullanılan meskenler" başlıklı alt bölümünde değerlendirilerek 50 yıl içerisinde itfa edilmesi gerekmektedir.

Devir işlemlerinde şirketlerde oluşmuş enflasyon düzeltmesi farkları mahsup edilebilir mi?

(04.07.2013 tarih ve 25 sayılı özelge)

Devredilen şirketin 31.12.2003 ve 31.12.2004 tarihli bilançolarının enflasyon düzeltmesine tabi tutulması sonucu hesaplanacak düzeltilmiş geçmiş yıl zararı toplamının, sermaye düzeltmesi olumlu farkından mahsup edilmesi mümkün bulunmaktadır.

Ancak, anılan bilançolarda bulunan ve enflasyon düzeltmesi kaynaklı olmayan geçmiş yıl zararlarının, sermaye düzeltmesi olumlu farkından mahsup edilmesine ya da reel olarak husule gelen dönem karı ile fiktif bir zarar olan düzeltilmiş geçmiş yıl zararının kapatılmasına imkan bulunmamaktadır.

Öte yandan, devredilen şirkete ait düzelme sonucu bulunan (varsa) geçmiş yıl karları ile öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farklarının devralan şirkette bir başka hesaba nakledilmesi veya işletmeden çekilmesi ya da sermaye azaltımına gidilmesi halinde, bu işlemlerin yapıldığı tarihte işletmeden çekiş olarak değerlendirilip işletmeden çekildiği dönemin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin vergiye tabi tutulması gerekir.

Şirkete ait pos cihazlarının şirketten mal ve hizmet temin eden müşteri bayilerinde kullanılması durumunda tevsik zorunluluğuna uyulmakta mıdır?

(24.07.2013 tarih ve 199 sayılı özelge)

Müşteriler/bayiler aracılığı ile yapılan ürün satışlarına ait bedellerin şirkete ait olan ve müşterilerin/bayilerin işyerinde bulunan POS cihazlarıyla tahsil edilmesinde, bir yandan müşteri/bayi satmış olduğu malların bedelini müşterisinden tahsil etmekte, diğer yandan şirket müşterisinden/bayisinden olan alacağını tahsil etmektedir. Şirkete ait POS cihazlarının müşterilerin/bayilerin işyerlerinde bulundurularak bu cihazlarla tahsilât yapılması yoluyla cari dönem mahsuplaşmalarının gerçekleştirilmesi durumunda, tahsilâtın bankacılık sistemi aracı kılınarak yapılması nedeniyle tevsik zorunluluğuna uyulmuş olacaktır.

Bununla birlikte, cari döneme ilişkin şirket alacaklarının müşterilerin/bayilerin işyerlerinde bulunan POS cihazlarıyla tahsil edilmesi suretiyle yapılan mahsuplaşma neticesinde kalan bakiye tutarın ödenmesinin tevsik zorunluluğu kapsamında yapılması gerektiği tabiidir.

Öte yandan, firmaya ait olan POS cihazlarının bayi adreslerinde bulundurularak bu cihazlarla tahsilât yapılıp yapılamayacağı hususu Bakanlık görev alanına girmemektedir. Ancak, böyle bir uygulama yapılması durumunda, POS cihazının kullanılması karşılığında ilgili banka tarafından komisyon talep edilmesi ve firmaca söz konusu komisyonun bayilere yansıtılmasının istenilmesi halinde, bayilerden firma tarafından tahsil edilen komisyon tutarları için fatura düzenlenmesi icap etmektedir. Ayrıca, ilgili banka tarafından POS cihazlarının kullanılması dolayısıyla firmadan talep ve tahsil edilen komisyonun, banka tarafından düzenlenecek olan banka dekontu ile kayıtlara intikal ettirilebileceği tabiidir.

Davalı olan ortaklardan alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılabilir mi?

(20.06.2013 tarih ve 111 sayılı özelge)

Ortaklardan olan alacakların ticari faaliyetin elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmaması nedeniyle, bu alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, şirketin ortaklardan olan alacaklarına aylık dönemler itibariyle hesaplanan adat faizleri için, Kanun’da yer alan şartların yerine getirilmesi durumunda, şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmaktadır.

Son kullanma tarihi geçmiş olan ürünlerin takdir komisyonu kararı olmaksızın imha edilmesi halinde gider kaydı ve belge düzeni nasıl olmalıdır?

(30.09.2013 tarih ve 1617 sayılı özelge)

Firmanın kendi aktifinde olan emtiaların imha ettirilerek bedellerinin giderleştirilmesi vergi usul mevzuatında bulunmaktadır. Ancak kendi aktifinde bulunmayan emtiaların başkasına imha ettirilip imha tutanağıyla fatura karşılığı ödemesi yapılarak giderleştirilmesinin mümkün olmadığı düşünülmektedir. İmha edilen bir emtianın satılarak teslimi mümkün olmayacağından söz konusu satış işleminin gerçek bir işlem olarak algılanması mümkün değildir.

Ancak, söz konusu emtiaların imha edilmeden önce satın alınarak faturalandırılması ile aktife alınması durumunda; bu emtiaların imhasının başkası aracılığıyla yapılması halinde giderleştirilmesi mümkündür.

Mal alımında bulunulan işletmelere olan borç mal satılan işletmelere ait kredi kartları ile ödenebilir mi?

(05.08.2013 tarih ve 4 sayılı özelge)

Mal alımında bulunulan işletmelere olan borcun, mal satılan işletmelere ait kredi kartları ile ödenip ödenemeyeceği hususu Gelir İdaresi Başkanlığı’nın görev alanına girmemektedir.

Diğer yandan;

- İşletmeden mal veya hizmet satın alan müşterilerin ödeme şekline bakılmaksızın, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı andan itibaren yedi günlük süre içerisinde ilgili müşteri adına fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

- Mal alımı yapılan işletmenin, kredi kartları ile yapılan satışlar için komisyon alması durumunda da, tahsil edilen komisyon tutarları için yedi günlük süre içinde fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Finansal kiralama sözleşmesinin devri halinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(05.08.2013 tarih ve 153 sayılı özelge)

Vergi usul mevzuatı açısından devir satış hükmünde olduğundan; finansal kiralama yoluyla aktifleştirilen iktisadi kıymeti kullanma hakkının, içinde bulunulan zor şartlar nedeniyle, finansal kiralama şirketi ile anlaşılarak başka bir firmaya devredilmesi işlemi satış olarak kabul edilecek olup, bu satış işlemi nedeniyle elde edilecek bedel ve KDV için fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Yurtdışındaki satıcı firma tarafından "credit memo" adı altında iade edilen mal bedelinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(05.08.2013 tarih ve 1185 sayılı özelge)

Önceki distribütör firma tarafından mağdur edilen ve ürün bedelini ödedikleri halde mallarını teslim alamayan tüketicilere bedelsiz olarak verilen ürünlerin ithalinde maliyet bedeli ile aktifleştirilmesi, müşterilere teslimi sırasında katma değer vergisinin doğması hâlinde emsal bedel üzerinden fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Bu durumda bedelin üreticiden alınması sırasında, fatura müşteriler adına düzenlenmiş olduğundan, üretici adına credit memo düzenlenmesi mümkündür.

Önceki distribütör firma tarafından mallar teslim edilmemekle birlikte, fatura veya benzeri belge düzenlenmiş olması ve bu nedenle Katma Değer Vergisi doğmaması halinde ise; müşteriler adına fatura düzenlenmeyecek olup, malların sevk irsaliyesi ile teslimi mümkündür. Bu durumda, müşterilere bedelsiz teslim edilen ürün bedeli için üretici firma adına fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Kurum personeline verilen ücretsiz eğitim için fatura düzenlenir mi?

(23.08.2013 tarih ve 1294 sayılı özelge)

Kurum bünyesinde üçüncü şahıslara bedel karşılığında verilen hizmetten personelin, mesleki seviyesinin yükseltilmesi ve oryantasyonunun sağlaması amacıyla, bedelsiz olarak faydalanması halinde, hesaplanacak emsal bedel üzerinden hesaplanan KDV'nin yer aldığı ve hizmet bedelinin sıfır olduğu faturanın düzenlenmesi gerekmektedir.

Şirket birleşmesi sonucunda, aktifte kayıtlı gayrimenkulün, kayıtlı değer ile gerçek değeri arasındaki farkın bilançoda ilgili hesaplara kaydedilerek yeniden değerlenmesi ve vergilendirme nasıl olmalıdır?

(23.08.2013 tarih ve 1295 sayılı özelge)

İktisadi işletmelere dahil gayrimenkullerin maliyet bedeli ile değerlenmesi esas olup, piyasa fiyatıyla değerleme yapılamayacağından, değerleme sonucu sermayeye ilavesi gereken bir fonun ortaya çıkması da söz konusu olmayacaktır. Ancak sonraki yıllarda enflasyon düzeltmesi şartlarının tekrar oluşması durumunda parasal olmayan kıymetlerden olan söz konusu gayrimenkul enflasyon düzeltmesine tabi tutulabilecektir.

Konut tesliminde yanlış hesaplanan KDV ile ilgili düzeltme işlemleri nasıl olmalıdır?

(23.08.2013 tarih ve 1321 sayılı özelge)

Konut tesliminde fazla veya yersiz hesaplanan KDV bulunması halinde; faturada gerekli düzeltme işleminin değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde yapılması gerekmekte olup, kapanan hesap dönemlerine dair düzeltmeye ilişkin faturaların ilgili hesap döneminden sonra tanzim edilerek kayıtlara intikal ettirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Ayrıca;

- Şirket tarafından, başka bir firmaya satışı yapılan konutlar ile ilgili olarak fazla ve yersiz tahsil edilen verginin, şirkete düzenlenecek fatura karşılığında alıcıya ödenmesi ve söz konusu faturanın daha önce hatalı düzenlenen fatura ile ilişkilendirilmesi gerekmektedir.

- Vergi mükellefi olmayan kişilere satışı yapılan konutlar ile ilgili olarak fazla ve yersiz tahsil edilen verginin ise, şirket tarafından alıcı adına düzenlenecek gider pusulası karşılığında iadesi ve gider pusulasının daha önce hatalı düzenlenen fatura ile ilişkilendirilmesi gerekmektedir.

Yıllara sari inşaat ödemelerinde hakediş ödemeleri ve belge düzeni nasıl olmalıdır?

(26.08.2013 tarih ve 1337 sayılı özelge)

Şirket tarafından döviz cinsinden düzenlenecek hakediş faturalarının Türk parası karşılığının hesaplanmasına esas teşkil etmek üzere, fatura düzenleme tarihindeki Merkez Bankası döviz alış kurunun dikkate alınması gerekmektedir.

Şube yerine merkez tarafından fatura düzenlenebilir mi ?

(26.08.2013 tarih ve 1341 sayılı özelge)

Şube tarafından verilen hizmete ilişkin faturanın yine şube tarafından düzenlenmesi gerekmektedir.

Diğer yandan, kanuni defterlerin merkezden tasdik edilerek tutulması mümkün bulunmakla birlikte, aynı defterlerin kullanılması halinde, merkez ve şube hesaplarının ayrı ayrı kodlanarak izlenmesi uygun olacaktır.

Basit usulde kayıtlı bir mükelleften alınan minibüs için belge tevsiki nasıl olmalıdır? Ayrıca anılan minibüs amortismana tabi tutulabilir mi?

(28.08.2013 tarih ve 221 sayılı özelge)

Satın alma yoluyla iktisap edilen minibüsün, satıcının basit usule tabi vergi mükellefi olması nedeniyle ve fatura düzenleme zorunluluğu bulunmaması sonucu, noter satış sözleşmesiyle tevsiki gerekmekte olup, bu şekilde tevsik edilen ve aktife alınan minibüsün amortisman yoluyla itfa edilmesi mümkün bulunmaktadır.

5. Damga Vergisi Kanunu

Şirket aktifinde bulunan binanın 30 yıllığına bedelsiz olarak tahsis edilmesinin Damga Vergisi Kanunu karşısındaki durumu nedir?

(19.09.2013 tarih ve 28 sayılı özelge)

Şirket aktifine kayıtlı gayrimenkulün Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün bedelsiz olarak kullanımına tahsis edilmesine ilişkin olarak; belli parayı ihtiva etmeyen kira sözleşmesi düzenlenmesi durumunda, söz konusu kira sözleşmesinin damga vergisine tabi tutulmaması gerekmektedir.

6. Diğer Vergi Kanunları

Akaryakıt ve toptan madeni yağ satışlarında Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihaz uygulaması nasıl olmalıdır?

(15.08.2013 tarih ve 77278 sayılı özelge)

Seyyar EFT-POS cihazlarının, perakende teslim ve hizmet bedellerinin tahsilinde değil, münhasıran satışı yapılan malları aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlara gerçekleştirilen teslim ve hizmet (toptan satışların) bedellerinin tahsilinde kullanılması hâlinde, bu tahsilâtlarda EFT-POS özellikli yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanma zorunluluğu bulunmamaktadır. Hem perakende hem toptan satış yapılması durumunda ise, perakende olarak gerçekleştirilen kısımlara ilişkin tahsilâtın seyyar EFT-POS cihazı ile gerçekleştirilmesi halinde bu tahsilât için EFT-POS özellikli yeni nesil ödeme kaydedici cihazların kullanılması gerekmektedir.

Kendi adına kayıtlı EFT-POS'larını (banka POS'u) bayilerine vermek suretiyle kullandıran mükelleflerin Yeni Nesil ÖKC uygulaması karşısındaki durumu nasıl olacak?

(25.07.2013 tarih ve 1090 sayılı özelge)

Perakende teslimde bulunan bayilerin faaliyetlerinde seyyar EFT-POS kullanmaları halinde, 01/10/2013 tarihinden itibaren, bu cihazların yerine kendi adlarına kayıtlı EFT-POS özelliği olan yeni nesil ödeme kaydedici cihazları kullanmaları gerekmektedir. Bayiler seyyar EFT-POS kullanmıyor ise işyerlerinde mevcut EFT-POS cihazlarını ve ödeme kaydedici cihazlarını kullanmaya devam edebileceklerdir.

Ayrıca, ana firmaya ait olan POS cihazlarının bayi adreslerinde bulundurularak bu cihazlarla tahsilât yapılıp yapılamayacağı hususunda yetkili kurumdan bilgi talep edilmesi gerekmektedir.

Ancak, böyle bir uygulama yapılması durumunda; POS cihazının kullanılması karşılığında ilgili banka tarafından komisyon talep edilmesi ve ana firmaca söz konusu komisyonun bayilere yansıtılmasının istenilmesi halinde, bayilerden tahsil edilen komisyon tutarları için fatura düzenlenmesi icap etmektedir. Ayrıca, ilgili banka tarafından POS cihazlarının kullanılması dolayısıyla ana firmadan talep ve tahsil edilen komisyonun, banka tarafından düzenlenecek olan banka dekontu ile kayıtlara intikal ettirilebileceği tabiidir.

Bayiler aracılığı ile yapılan ürün satışlarına ait bedellerin ana şirkete ait olan ve bayilerin işyerinde bulunan POS cihazlarıyla tahsil edilmesinde; bir yandan bayi satmış olduğu malların bedelini müşterisinden tahsil etmekte, diğer yandan ana şirket bayisinden olan alacağını tahsil etmektedir. Buna göre, bayinin yapmış olduğu satışa ait bedeli gelir hesaplarına intikal ettirmesi ve müşterisi adına fatura düzenlemesi gerekmektedir. Ana şirket tarafından da alacağın tahsiline yönelik muhasebe kayıtlarının yapılması gerektiği tabiidir.

Yukarıda özetlenen özelgeler ile diğer çok sayıda özelgenin tam metnine www.gelirler.gov.tr internet adresinin mevzuat bölümünden ulaşabilirsiniz. pwc

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.