Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Finansal kiralama şirketleri tarafından kiracıya yansıtılan çeşitli masrafların KVK, VUK ve KDV açısından değerlendirilmesi. PDF Yazdır e-Posta
07 Eylül 2012

Image

Finansal kiralama şirketleri, finansal kiralama konusu taşıtlar ve taşınmazlara ilişkin vergiler ile kiracıdan kaynaklanan cezaları ödedikten sonra kiracılarına yansıtmaktadırlar.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 06.07.2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 6-2075/9284 sayılı muktezada, finansal kiralama şirketi tarafından ödenen;

- Sigorta primleri,

- Emlak vergisi,

- Motorlu taşıtlar vergisi,

- Trafik cezaları,

- Köprü ve otoyol kaçak geçiş cezaları,

- Para cezalarının,

kiracılara yansıtılması işleminin, Kurumlar Vergisi Kanunu, Vergi Usul Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu açısından değerlendirilmesi yapılmıştır. Söz konusu muktezada yapılan açıklamalara aşağıda yer verilmektedir.

I. Kurumlar Vergisi Kanunu

Bahse konu muktezada, Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi Kanunu’nun kurum kazancının tespitinde dikkate alınması gereken ilgili maddeleri açıklanarak, kiracıya yansıtılacak ödemelerin söz konusu Kanunların indirilecek ve indirilmeyecek giderlerinin yer aldığı maddelerine göre değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Buna göre kurum kazancının tespitinde indirimine izin verilmeyen giderlere ilişkin ödemelerin gider olarak dikkate alınmayacağı, bu ödemelerin kiracıya yansıtılması durumunda ise bu tutarların gelir olarak dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Muktezadaki bu genel anlayış çerçevesinde finansal kiralama şirketlerince kiracılara yansıtılan çeşitli masrafların kurumlar vergisi kapsamında değerlendirilmesine aşağıda yer verilmiştir.

A. Emlak vergisi ve sigorta primlerinin yansıtılması

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 6. maddesinde, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticarî kazanç hakkındaki hükümleri uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler ile işletme ile ilgili olmak şartıyla; bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçların safi kazancın tespitinde indirim olarak dikkate alınabileceği hükmüne yer verilmiştir.

3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun 17. maddesinde ise “Finansal kiralama konusu mal kiralayan şirketin mülkiyetindedir ve kiralayan şirket, mülkiyeti kendisine ait olan finansal kiralama konusu malı sözleşme süresince sigorta ettirmek zorundadır. Sigorta primlerinin ödenmesi kiracıya aittir.” hükmü yer almaktadır.

Söz konusu muktezada yukarıdaki hükümlere değinilerek, finansal kiralama konusu gayrimenkullere ilişkin ödenen emlak vergileri ve kiralanan mallara ait sigorta primlerinin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınmasının mümkün olduğu ancak bu giderlerin kiracıya yansıtılması durumunda bu tutarların kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması gerekeceği ifade edilmiştir.

B. Cezaların (trafik, para cezası vb) yansıtılması

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Kabul Edilmeyen İndirimler” başlıklı 11. maddesinin

- (d) bendinde, Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler ile Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ödenen gecikme faizlerinin,

- (g) bendinde ise sözleşmelerde ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanlarının suçlarından doğan maddî ve manevî zarar tazminat giderlerinin,

kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınamayacağı hükme bağlanmıştır.

Bahse konu muktezada yukarıdaki hükümlerden bahisle, kiracıların kusurlarından kaynaklanan çeşitli cezalara (trafik, köprü ve otoyol kaçak geçiş cezaları, para cezası vb) ilişkin olarak yapılan ödemelerin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınmasının mümkün olmadığı, bu giderlerin kiracıya yansıtılması durumunda ise bu tutarların kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması gerektiğinin belirtilmiştir.

C. Motorlu taşıt vergilerinin yansıtılması

Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu’nun “Gider Kaydedilmeme” başlıklı 14. maddesinde; bahse konu Kanun’a bağlı (I- Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri ile motosikletler) ve (IV- Uçak ve helikopterler) sayılı tarifelerde yer alan taşıtlardan, ticari maksatla kullanılan uçak ve helikopterler ile taşıt kiralama faaliyeti ile uğraşan işletmelerin bu amaçla kiraya verdikleri taşıtlar hariç, alınan vergi ve cezalar ile gecikme zamlarının gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilmeyeceği hükmü mevcuttur.

Muktezada ilgili madde hükmüne yer verilerek, Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu’na ekli (I) ve (IV) sayılı tarifelerde yer alan finansal kiralama konusu taşıtlara ilişkin motorlu taşıtlar vergilerinin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınamayacağı, bu ödemelerin kiracılara yansıtılması halinde ise kiracılar tarafından yapılan ödemelerin gelir olarak dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

II. Vergi Usul Kanunu

Vergi Usul Kanunu’nun 227. maddesine göre, bu Kanun’a göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.

Fatura aynı Kanun’un 229. maddesinde; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır.

Bununla birlikte, vergi mevzuatında bankalar dışındaki kurumların gider yansıtmalarını dekont ile yapılmasına izin veren yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.

Bahse konu muktezada yukarıdaki hüküm ve açıklamalara yer verilerek; finansal kiralama şirketlerinin, Finansal Kiralama Kanunu ve kiracı ile yapılan sözleşme gereği yapmak zorunda olduğu masrafların (sigorta prim bedelleri, emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi ödemeleri, muhatabın kiracı olması dolayısıyla kesilen para cezalarına ilişkin ödemeler) ilgili kiracılara yansıtılmasında fatura düzenlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.

III. Katma Değer Vergisi Kanunu

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1. maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanun’un 20. maddesinde ise teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu, bedel deyiminin, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği hükmü mevcuttur.

Söz konusu muktezada yukarıdaki Kanun maddelerine yer verilerek, finansal kiralama konusu sabit kıymetlere ilişkin sigorta prim bedelleri, emlak ve motorlu taşıtlar vergileri ve çeşitli cezaların bir teslim veya hizmetin karşılığını oluşturmadığından bahisle, bu tutarların birebir kiracıya yansıtılması işleminde KDV hesaplanmasına gerek olmadığı, ancak masraf tutarlarını aşan bir bedel tahsil edilmesi halinde aşan kısım üzerinden genel oranda (%18) KDV hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. E&Y

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.