Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İndirimli Kurumlar Vergisi Uygulamasına Yönelik Belirsizlikler PDF Yazdır e-Posta
16 Aralık 2011

Image

Bilindiği üzere 5838 Sayılı Kanunun 9.maddesiyle 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'na "İndirimli Kurumlar Vergisi" başlığıyla eklenen 32/A maddesi uyarınca Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan ve

Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar,

İş ortaklıkları,

Taahhüt işleri,

16/7/1997 tarihli ve 4283 Sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi İle Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun kapsamında yapılan yatırımlar,

8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun kapsamında yapılan yatırımlar,

Rödovans sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar

hariç olmak üzere, elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulmaktadır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 32/A maddesinin 4. fıkrasında yer alan;

"(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi döneminde başlanır."

ifadesi indirimli kurumlar vergisinin nasıl hesaplanacağına yönelik pek çok belirsizlik içermektedir.

Bu çerçevede;

Yatırımın oranlanacağı toplam sabit kıymet tutarı doğrudan üretimle ilgili olmayan bina, arsa, arazi gibi sabit kıymetlerle yine üretimle ilgili olmayan maddi olmayan duran varlık bedellerini de ihtiva edecek midir?

Kanun maddesinde ifade edilmiş olan ’’dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına oranlanması” ifadesinde hesaplamaya esas tutar sabit kıymetlerin amortismanları düştükten sonraki net aktif tutarları mı yoksa amortismanlar düşülmeden önceki brüt tutarları mı olacaktır?

Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır ifadesinden kastedilen nedir? Yeniden değerlemede dönemler itibariyle Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı yeniden değerleme oranları mı kullanılacaktır yoksa Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) mi kullanılacaktır ya da bu değerlemenin yapılması için VUK un mükerrer 298. maddesinde belirtilen değerleme şartlarının mevcudiyeti mi aranacaktır?

Yatırıma katkı tutarına birden fazla yılda ulaşılabilinecek olunması halinde oranlamanın her yıl için ayrı ayrı yapılması gerekli midir yoksa aktife alınma yılında yapılan ilk oranlama sonraki yıllarda da belirleyici mi olacaktır?

163 No.lu VUK Tebliği uyarınca gider yazılmayıp sabit kıymet maliyetine ihtiyari olarak eklenmiş kur farkları, oranlamada yatırım veya sabit kıymet tutarının asli unsuru olarak dikkate alınabilinecek midir?

gibi sorulara Kanun, tebliğ veya sirküler bazında cevap verilmiş değildir. Bununla birlikte GİB’ in yakın tarihli bir muktezasında, bu sorulardan bazılarına cevap olabilecek aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir.

"Öte yandan, indirimli kurumlar vergisi uygulanacak kazancın ayrı bir şekilde belirlenmesine imkan bulunmayan hallerde indirimli kurumlar vergisi oranının uygulanacağı kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına oranlaması suretiyle belirlenecektir. Sabit kıymet ifadesinden ise Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesi uyarında amortisman mevzuunu oluşturan iktisadi kıymetlerin anlaşılması gerekmektedir. Oranlamada toplam sabit kıymet tutarı olarak üretimde kullanılsın kullanılmasın tüm amortismana tabi kıymetlerin birikmiş amortismanları düşülmeden önceki brüt tutarları dikkate alınacaktır.

Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinde yer alan “Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır.” İfadesi ile kastedilen ise sabit kıymetlerin gerekli şartların oluşması halinde yapılan enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan yeniden değerlenmiş değerinin dikkate alınması gerektiğidir. Dolayısıyla, gerekli şartların oluşması halinde yapılacak enflasyon düzeltmesi dışında başkaca bir değerleme yapılmayacaktır.

... yatırım katkı tutarına birden fazla yılda ulaşılması halinde ise, indirimli oran uygulanacak kazancın, tevsi yatırım tutarının her bir dönem sonu itibariyle kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirleneceği tabiidir."

Özelge bazında yapılan açıklamaların, tüm mükellefler açısından bağlayıcı ve yol gösterici olması için Bakanlık tarafından bu konularla ilgili yayınlanacak tebliğ, sirküler vs beklenmelidir. Deloitte/Türkiye

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.