Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ali Tezel - Gazetecilere yıpranma devam ederse daha erken emekli olursunuz (08.01.08) PDF Yazdır e-Posta
08 Ocak 2008

Halen bir televizyonda üst düzey yönetici olarak görev yapıyorum. 01.01.1964 doğumluyum ve 01.10.1995 günü SSK’lı olarak işe başladım. O günden beridir aralıksız olarak basın sigortalısı olarak primlerim ödeniyor. Askerliğimi ise kısa dönem 8 ay olarak 1990 yılında ifa ettim. Ne zaman emekli olabilirim? Basın çalışması erken emekli olmama neden olur mu? İsmi mahfuz

Sayın okurum, halen geçerli olan 506 sayılı Kanun gereğince 01.10.1995 başlangıcınızla normal şartlarda 55 yaşında en az 5750 gün sayısı ile SSK’dan emekli olursunuz. Askerlik sürenizi borçlansanız da emeklilik yaşınızda bir değişiklik olmaz. Basındaki çalışma günleriniz (hizmet cetvelinde 2A veya 3A olarak görünenler) 3600 günü aşmışsa bu gün sayılarının dörtte biri kadar bu yaştan düşecektir. Verdiğiniz bilgilere göre basın çalışma gün sayınız 4400 kadar olmalı. Öyleyse şimdilik 1100 gün ( 3 yıl 20 gün) 55 yaştan indirim kazanmışsınız yani bundan sonra basında çalışmasanız dahi 42 yaş, 11 ay, 10 günlük iken emekli olmaya hak kazanmışsınız. Bundan sonra da basında çalışmaya devam ederseniz her çalışma yılınıza karşın bu yaş 3 ay öne gelecektir. Ancak, unutmayın halen TBMM’de komisyonlarda görüşülmekte olan “Sosyal Güvenlik Reform Kanunu” ile basın çalışanlarının yıpranma hakkı kaldırılmaktadır, kaldırılırsa yaştan düşme hakkınız ortadan kalkar.




Eski uzman erbaş olarak SSK’dan emekli olabilirsiniz

Ali Bey, son ümit olarak size yazıyorum . Bana yardımcı olabileceğinizi yakın bir arkadaşımdan öğrendim. Yardımcı olursanız sevinirim. 29/ 01/1972 İzmir doğumluyum. 27 /Mayıs /1992 ile 27/Ağustos/1993 tarihleri arasında askerlik görevimi yaptım. Daha sonra tekrar askeri birliğe uzman erbaş olarak katılmak için sınava girdim. Sınavı kazandıktan sonra Ankara Askeri Mevkii Hastanesi’nden komando uzman erbaş olur yazılı sağlık raporu aldım ve işbaşı yaptım. 15.7.1994 yılında Emekli Sandığı girişim yapıldı. Bu süre zarfında açılan astsubaylık sınavlarına katıldım. Sınavı kazandıktan sonra Astsubay Okulu’na kayıt yaptırabilmem için yeniden sağlık kurulu raporu istendi. Bunun üzerine Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nden sağlık raporu müracaatında bulundum fakat bu sefer sağlık raporu alamadım. Böbreklerimdeki rahatsızlığı da o zaman öğrendim ve bana verilen rapor sınıf görevi yapamaz idi. Bu raporla herhangi bir işlem yapılamayacağından hastaneye yeniden sevk edildim. Bu nedenle düzenlenen rapora ilaveten sağlık nedeniyle TSK’da kalması uygun değildir raporu verildi. O tarihte böbrek yetmezliği yoktu ama ileride böbrek yetmezliği olacağından dolayı TSK’dan çıkış verdiler. Çıkış verdikleri zaman böbrek yetmezliği sorunum yoktu. 14.11.1996 tarihinde sözleşmem feshedilerek Emekli Sandığı’yla ilişkim kesildi. Hastalığımın tescil tarihi 18.11.1999. İzmir Yeşilyurt Devlet Hastanesi’nde kronik böbrek yetmezliği teşhisi konuldu ve diyaliz tedavisine başlandı. İşten atılma yılı 14.11.1996. Hastalığımın tescil edilmesi 18.11.1999 yani işten çıkarıldıktan 3 yıl sonra hastalandım ve yüzde 80 işgöremez raporu verildi. Araştırmalarım sonucu 1800 işgünü prim ödersem emekli olabileceğimi öğrendim. 1.3.2000 tarihinde kendime işyeri açtım ve buradan 5 yıl 3 ay 14 gün prim ödedim ve emeklilik müracaatında bulundum. Bağ-Kur da bana yazı gönderdi. 1479 sayılı kanunun 28/2 maddesini gerekçe göstererek emekliliğimi reddetti.

Şimdi sorum şu;

Emekli Sandığı’na 15.7.1994 ile 14.11.1996 tarihleri arasında prim ödemişim ve elimde toplam hizmet süresi 2 yıl, 11 ay fiili hizmet süresi 7 ay olarak düzenlenmiş belge var. Bağ-Kur’da ise belirttiğim gibi 1.3.2000 ile 14.6.2005 tarihleri arasında 5 yıl 3 ay 14 gün prim ödemişim ve ben malulen emekli olamıyorum. Askerlik borçlanması yapmadım, yapmama gerek var mı? Nasıl ve hangi kurumdan emekli olabilirim? Beni aydınlatırsanız sevinirim. Saadet Dural-İzmir

Sayın okurum, Bağ-Kur sizi ilk defa Bağ-Kur’lu olduğunuz tarihte malul sayılacak derecede hastalığınız var diye malulen emekli etmemiştir. Malulen emekliliğini engelleyen 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu’nun 28’inci maddesinin ikinci fıkrası, “Şu kadar ki, sigortalılığın başladığı tarihte” ibaresi ile başlıyordu ama 02/08/2003 tarih ve 25187 sayılı R.G’de yayımlanan 4956 sayılı Kanun’un 17. maddesi ile 08/08/2001 tarihinden geçerli olmak üzere, “Şu kadar ki, bu Kanun’a tabi sigortalılığın başladığı tarihte malul sayılacak derecede hastalık veya arızası bulunduğu önceden veya sonradan tespit edilen sigortalı, bu hastalık veya arızası nedeniyle malullük sigortası yardımlarından yararlanamaz” haline getirilmiştir. Farkı da şudur; sizin sosyal güvenliğiniz Bağ-Kur ile başlamıyor daha öncesi de var ve 2829 sayılı “Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun”un “Sigortalılık süresinin başlangıcı” başlıklı 6’ncı maddesine göre;”Madde 6 - Kurumlardan herhangi birine ilk defa sigortalı olunan tarih, sigortalılık süresinin başlama tarihidir...” demektedir. Bu madde gereğince de Bağ-Kur’a girdiğiniz tarih değil ilke defa uzman olduğunuz tarihte hastalığınızın olup olmadığı önemli olacaktı. Yani yukarıdaki 2003 yılındaki değişiklik olmasaydı Bağ-Kur’dan malulen emekli olabilirdiniz ama artık Bağ-Kur’dan malulen emekli olma hakkınız yok.

Bana göre, yapmanız gereken var olan hastalığınız nedeniyle ağır değil ama büro işi gibi hafif bir işe girip SSK sigortalısı olmanız ve 3,5 yıl SSK’ya prim ödeyerek 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 60’ıncı maddesindeki “C) a) Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce bu Kanunun 53’üncü maddesine göre malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya arızası bulunan ve bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan sigortalılar, yaşları ne olursa olsun en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3600 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanırlar” hükmü ile SSK’dan normal olarak emekli olmanızdır.




Leasingçiler için Çağlayan devrede

Fİnansal kiralama (leasing) yoluyla yapılan satın almalarda yüzde 1 olan KDV oranının ticari araçlar için yüzde 8’e, diğer makine ve teçhizatlar için yüzde 18’e çıkarılması ile zor günler geçiren leasingçiler için Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan devreye girdi. Çağlayan, dün yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında bu sorunu gündeme getirerek çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Toplantının ardından Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Nazım Ekren ve Sanayi Bakanı Çağlayan üçlü bir toplantı yaptı. Toplantıda yeni uygulamanın etkilerini giderecek bir düzenleme yapılması konusunda üç bakanlığın çalışma yapması kararlaştırıldı. Öte yandan bir süredir değer kaybeden leasing sektörü hisseleri de hükümetin çözüm sinyallerinin ardından dün yükseldi. İş Finansal Kiralama yüzde 5.1 primle 1.65 YTL’den kapandı.

 

http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=104390,10,185