ekonomik krizle birlikte yön değiştirdi. Deneyimin hiç olmadığı kadar değerli hale gelmesi yüksek tazminat ödemelerinin bütçeye etkisiyle birleşince emeklilik yaşına gelen çalışanların yıldızını parlattı.

İngiltere merkezli EEF’nin “The Manufacturers Organisation” yaptığı bir araştırmaya göre Nisan 2009’da emekliliği gelen 65 yaş civarı çalışanların yüzde 85’ine emekli olamadan işe devam etmeleri istendi. Tensikatların büyük bir kısmını genç kuşak arasında yapmayı tercih eden şirketler bu seçimleriyle iş yaşamının önümüzdeki 10 yıllık kaderini de değiştirmiş oldu.

Yıldızlarının tekrar parladığını düşünen orta yaş ise emekliliği olabildiğince öteleme kararı almış gözüküyor.  Nitekim CIPD’de ileri yaşlara kadar çalışma trendinin resesyonla birlikte artış gösterdiğini ortaya koyuyor.

CIPD’nin Avrupa genelinde yaptığı “Employee Outlook” araştırması da geçen sene yüzde 40 civarında olan “erken emekli olmak istemeyen çalışan” sayısında ciddi bir artış yaşandığını ortaya koyuyor. Öyle ki şu anda 55 yaşında olan çalışanların yüzde 77’si emeklilik yaşı geçene kadar çalışmayı arzuladığını belirtiyor.

Kriz sonrasında emeklilik kararını değiştiren orta yaşın iş hayatına ve şirket bütçelerine olumsuz yansıyacağını belirten uzmanlar bu durumun olumsuz etkilerinin önümüzdeki yıllarda etkisini göstereceğini belirtiyor. Hem deneyimden faydalanmak hem de yüklü tazminat ödemek istemeyen şirketlerin ekonomik anlamda zorlanacağı tahmin ediliyor. Öyle ki Avrupa ülkeleri 2009’un etkilerinin 2046 yılına kadar görecek. CIPD’nin araştırmasına göre 65 olarak kabul edilen emeklilik yaşı ortalaması 2046 yılında 68’e kadar yükselecek…

Türkiye’de ne olacak?

Peki bu verileri Türkiye ile kıyaslamak ne kadar doğru? SSK’nın 2007 yılında açıkladığı verilere göre, emekli sayısı 2015 yılında 10 milyonu aşacak. Böylece Türkiye'deki emekli sayısı, birçok Avrupa ülkesinin toplam nüfusundan da fazla olacak.

Ancak ekonomik krizin emekli olma kararını geciktirdiğini söylemek Türkiye için doğru olmaz. 2009 kriziyle birlikte emekli sayısında artış yaşandığını belirten Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Tezel, özellikle durgunluk dönemlerinde emeklilik maaşı ve alınan toplu paranın sigorta olarak algılandığını belirtiyor. Türkiye’yi bu anlamda Avrupa’daki hiçbir ülkeyle kıyaslamanın doğru olmadığını anlatan Tezel, “İngiltere başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinde aile yardımı var. Dolayısıyla emeklilik sigorta olarak algılanmıyor. Türkiye’de ise eşdeğerde bir yardım paketinin olmaması, insanları erken emekli olmaya itiyor. Bu nedenle bu örnekler Türkiye için geçerli değil ” dedi.

İpek Olgunsaysan / İş'te İnsan