Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Re’sen Takdir Nedeni Ortaya Konmadan Matrah Takdir Edilebilir Mi? PDF Yazdır e-Posta
04 Şubat 2018

Image

(Danıştay Üçüncü Dairesinin 23.02.2017 tarih ve E:2016/7350 K:2017/1099 sayılı kararı)

Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde re’sen vergi tarhı; vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlandıktan sonra maddenin vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığının kabul edileceği halleri sayan bentleri arasında, tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması hallerine de yer verilmiştir.

Bu hükümler, öncelikle defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların incelenmesini, bu kayıt ve vesikalarda vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitini engelleyen noksanlık, usulsüzlük ve karışıklıklar bulunuyorsa bunların açıkça ortaya konulması gerektiğini öngörmekte olup, bu inceleme ve tespit yapılmadan, yani re’sen matrah takdirini gerektiren sebep açıkça ortaya konulmadan vergi matrahının re’sen takdiri yoluna gidilemeyeceğini göstermektedir.

Dava konusu olayda, davacı hakkında düzenlenen Vergi İnceleme Raporuyla, yasal kayıtlarına maliyet unsuru olarak intikal ettirdiği haklarında sahte fatura düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunan firmalardan aldığı faturalar nedeniyle, faaliyet gösterdiği sektördeki % 5 karlılık oranı dikkate alınmak suretiyle matrah farkı belirlenmiş, bu matrah farkı esas alınarak salınan vergi ve kesilen cezalara karşı açılan dava, Mahkemece re’sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulmadan sonuçlandırılmıştır.

Re’sen takdiri gerektiren sebepler bulunmadıkça mükelleflerin dönem matrahının re’sen belirlenmesi yoluna gidilemeyeceği yolundaki yukarıdaki düzenlemeler karşısında, davacının kayıtlarına intikal ettirdiği ileri sürülen faturaların sahteliği hakkında yapılacak inceleme ve araştırma sonucu re’sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulmadan, davayı doğrudan tarh matrahının hukuka uygunluğu yönünden yaptığı inceleme sonucu yazılı gerekçeyle sonuçlandıran vergi mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, İstanbul 3. Vergi Mahkemesinin 31.10.2011 gün E:2009/705, K-.2011/4016 sayılı kararı bozulmuştur.