Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
ASKERDEN DÖNEN İŞÇİNİN YASAL HAKLARI BİLİNİYOR MU? PDF Yazdır e-Posta
09 Aralık 2016

Image

Çalışma yaşamının önemli konularından ve sorunlarından birisini makalemizde incelemeye ve irdelemeye çalıştık. 4857 sayılı yeni İş Yasası’nın 31. maddesi ile mülga 1475 sayılı İş Yasası’nın 27. maddesi genel olarak korunmuş, son fıkrasında öngörülen sözleşme yapma zorunluluğuyla ilgili hukuki yaptırım boşluğu doldurulmuştur. Buna göre, herhangi bir askeri veya kanuni ödev dolayısıyla işinden ayrılan işçileri, başvurmalarına ve şartlar da uygun olmasına rağmen işe almayan işverene tazminat ödeme yaptırımı getirilmiştir.

Muvazzaf askerlik ve kanuni ödev dolayısıyla işyerinden ayrılan işçilere bu yükümlülüklerinin sona ermesi ile birlikte tekrar eski işyerlerinde çalışmaya başlayabilmeleri doğrultusunda bir hak tanınmış ve bir anlamda işçilere iş güvencesi sağlanmıştır. Yasa hükümleri incelendiğinde işçinin bu haktan faydalanabilmesinin koşulları açıkça belirtilmiştir. Bu koşullar içinde iş sözleşmesinin sona ermesi ile birlikte işçinin yasal kıdem tazminatını alıp almadığı yönünde bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu bağlamda işçinin yasal kıdem tazminatını alıp almamasının söz konusu haktan yararlanıp yararlanmamasını etkilemediği sonucuna ulaşmak ve kabul etmek yerinde olacaktır.

Yasa hükmünde belirtilen koşulların gerçekleşmesi halinde işe başlatılmayan işçiye işverenin 3 aylık ücreti tutarında tazminata karar verileceği hüküm altına alınmıştır. Yasa hükmünde ücret tutarının brüt veya net olacağı konusunda bir açıklık bulunmamasına rağmen tazminatlarda brüt tutarın dikkate alındığını ve kararların bu doğrultuda olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda cezai yaptırımın brüt ücret üzerinden hesaplanacağı sonucuna varmak mümkün olmaktadır. Bu cezai yaptırımın dışında 4857 sayılı İş Yasası’nda ayrıca idari para cezası uygulamasına ve hükmüne yer verilmemiştir. Ancak işverenin ödeyeceği 3 aylık ücret tutarındaki cezai tazminatın da önemli bir caydırıcılığının olduğu aşikârdır.

Sonuç olarak, işçilerin, muvazzaf askerlik de dahil herhangi bir askeri ya da kanuni ödev nedeniyle çalışma hayatından ayrılmaları halinde işverenle olan iş ilişkileri hukukumuzda özel olarak korunmuştur. Konu ile ilgili olarak gazeteciler ve gemi adamları içinde 854 sayılı Deniz İş Yasası’nda ve 5953 sayılı Basın İş Yasası’nda düzenlemeler bulunmaktadır. Söz konusu düzenlemelerin gerek işçiler, gazeteciler ve gemi adamlarınca gerekse de işverenlerce bilinmesi ve Kanun hükümlerine uygun hareket edilmesi çalışma barışı açısından önemlidir. Erol Güner Yaklaşım / Kasım 2016 / Sayı: 287


Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.