Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Yurt Dışına Örtülü Kazanç Dağıtımlarında KDV İndirimi Sorunu Çözüldü PDF Yazdır e-Posta
25 Mayıs 2016

Image

21 Mayıs 2016 tarih ve 29718 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan 6 numaralı Katma Değer Vergisi  (KDV) Genel Uygulama Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile Maliye Bakanlığı çok önemli bir konuda sorunları ortadan kaldıracak şekilde görüş değişikliği yaptı. 

 

Bilindiği gibi, ülkemizde transfer fiyatlandırması düzenlemelerinin uygulamasına dair zaman içerisinde ortaya çıkan önemli sorunlardan birisi de kuşkusuz yurt dışına transfer fiyatlandırması yoluyla yapılan örtülü kazanç dağıtımlarında KDV indirimi sorunudur. Özellikle transfer fiyatlandırması incelemelerinde yüksek fiyatlarla ithalat veya hizmet, gayri maddi hak ödemesi suretiyle yurt dışına örtülü kazanç aktarımı yapıldığına dair eleştiriler yapılabiliyor. Bu durumda örtülü kazanç tutarı,  kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmiyor ve dağıtılan kazanç tutarı da kar dağıtım stopajına tabi tutuluyor. Ayrıca, yurt dışına yapılan örtülü kazanç dağıtımına isabet eden ve daha önce mükellefler tarafından indirim konusu yapılan KDV tutarlarının ise indirimi reddediliyor. Bu uygulamanın en önemli dayanağını ise Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 11’nci ve KDV Kanunu’nun 30/d maddesine dayanan 60 numaralı KDV sirküleri oluşturuyor.  

 

Bilindiği üzere, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 11/1-c maddesi hükmünce, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar, kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılamamaktadır. Öte yandan KDV Kanunu'nun 30/d maddesinde ise Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV’nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV’den indirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu hükümlere istinaden sırasıyla yayımlanan 57 ve 60 numaralı KDV sirkülerlerinde ise örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkları ve benzeri giderler ile transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar üzerinden ödenen KDV’nin indirim konusu yapılmasının mümkün olmadığı ifade edilmiştir. Söz konusu düzenlemeler çerçevesinde yapılan transfer fiyatlandırması incelemelerinde bu konu eleştirilmiş ve mükelleflerin gerek gümrük idaresine gerekse vergi dairelerine ödemiş oldukları KDV’nin indirimleri reddedilmiş ve mükellefler bu yönde cezalı tarhiyatlara maruz kalmışlardır.

 

Söz konusu KDV eleştirilerinin ortaya çıkışıyla birlikte, pek çok mükellef uygulamayı haksız bularak; KDV’nin genel mantığına ve indirim mekanizmasına aykırı olması, örtülü kazanç dağıtımının KDV’ye tabii olmaması ve burada indirimi reddedilen KDV’nin, KDV Kanunu’nun 30/d maddesinde belirtilen türden olmaması gerekçeleriyle haklı olarak konuyu dava konusu yapmışlardır. Öte yandan konu değişik zeminlerde tartışılmış ve Gümrük İdaresi veya vergi dairesine yani hazineye ödenen bir verginin indirimine izin verilmemesi uygulamasının haksızlığı dile getirilmiştir. Sonuç olarak mükelleflerin bu haklı taleplerine Maliye Bakanlığı da kayıtsız kalmamış ve yazımızın konusunu oluşturan tebliğ ile bu konuda ki görüşünü değiştirmiştir. 

 

Söz konusu değişiklikle KDV Genel Uygulama Tebliği’ne aşağıdaki bölüm eklenmiştir.  

“İndirim hakkına sahip mükelleflerin ithalat matrahında, ithalat işleminden sonra meydana gelen azalmalar (transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtıldığının tespit edildiği durumlar dâhil) nedeniyle fazla veya yersiz ödenen vergiler, bu mükellefler tarafından indirim hesaplarına alındığından iade edilmez. İthalat sırasında fazla veya yersiz ödenen bu vergiler ile ilgili olarak indirim hesaplarında herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.

 

Bu uygulama yurt dışından temin edilen hizmetlere (gayri maddi hak ödemeleri dâhil) ilişkin sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenen vergiler için de geçerlidir.”

 

Yukarıda belirttiğimiz düzenleme ile bundan sonra transfer fiyatlandırması incelemelerinde ortaya çıkan matrah farkları için gerek Gümrük İdaresi’ne ödenen gerekse sorumlu sıfatıyla beyan edilip vergi dairesine beyan edilen ve ödenen KDV tutarlarının mükelleflerce indirimi engellenmeyecek ve herhangi bir düzeltme işlemi de yapılmayacaktır.  

 

Son derece önemli bulduğumuz bu konuda vergi idaresi hatalı bir uygulamadan dönmüş ve herhangi bir kanun değişikliğine gerek duymaksızın Tebliğ ile görüş değişikliğini açıklamıştır. Söz konusu değişikliğin sadece devam eden incelemeleri ya da bundan sonraki incelemeleri değil, henüz kesinleşmemiş, dava konusu yapılmış veya yapılacak tüm tarhiyatları da mükellef lehine etkilemesi kaçınılmazdır.  Yasal düzenlemelerde yapılan lehe değişikliklerin hukuk devleti ve eşitlik ilkelerine uygun olarak geçmişe de uygulanması gerekir. 

Umarız bu önemli değişiklik,  benzer konulardaki haksız uygulamalara da örnek teşkil eder ve KDV’nin mantığına ve indirim mekanizmasına aykırı diğer sorunların çözümü için bir başlangıç olur. Fikret Çetinkaya

 

http://www.kpmgvergi.com/Blog/Pages/FullBlog.aspx?article=581

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.