Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ücreti Zamanında Ödenmeyen İşçinin Hakları PDF Yazdır e-Posta
29 Ekim 2015

Image

4857 sayılı İş Kanununda ücreti zamanında ödenmeyen işçiye, iş görme borcunu yerine getirmeme ve iş akdini feshetme hakkı tanınmıştır.

1. İş Görme Borcunu Yerine Getirmeme Hakkı (İşten Kaçınma Hakkı)

4857 sayılı İş Kanununun 34'üncü maddesinde, "ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır. Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz." denilmek suretiyle işten kaçınma hakkının şartları belirtilmiştir. Buna göre; hak edilen ve ödeme zamanı gelen (muaccel hale gelmiş) ücret alacağının tümünün ya da önemli bir kısmının ödenmemiş olması, ücretin ödenmemesine mücbir (zorlayıcı) bir sebebin yol açmamış olması ve ücretin ödenmesi gereken tarihten itibaren 20 gün geçmiş olması gerekir.

Ücreti zamanında ödenmeyen işçinin işten kaçındığı sürenin ücretinin ödenip ödenmeyeceği 4857 sayılı İş Kanununda açıklanmamış olup, çeşitli yargı kararları ile açıklığa kavuşmuştur. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 10.02.2005 tarihli kararında  "İşçinin ücretinin ödeme gününden itibaren 20 gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmemesi halinde işçi iş görme borcunun yerine getirmekten kaçınabilir. 34. maddenin bu düzenlemesine göre işçinin iş görme borcunu yerine getirmekten kaçındığı bu sürenin ücretini işverenden talep etmesi mümkün değildir. Zira, işçinin çalışmaması kendi iradesi ile oluşmuştur." denilmek suretiyle işçinin işten kaçınarak çalışmadığı süre için ücret isteyemeyeceği belirtilmiştir.

Ücreti zamanında ödenmediği için işten kaçınan işçinin çalışmamazlık hali grev teşkil etmeyeceği gibi, işten kaçınan işçinin iş akdi bu sebeple feshedilemez ve işten kaçındığı sürece yerine yeni işçi alınamaz.

2. İş Akdini Feshetme Hakkı

4857 sayılı İş Kanununun 24'üncü maddesinde, işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse, işçinin iş akdini feshedebileceği hüküm altına alınmıştır. İlgili hükümde, ekonomik sebeplerle ve doğal afet gibi mücbir sebeplerle ücret ödeyememe halleri istisna tutulmamıştır. Böylelikle kısa süreli nakit sıkıntısı çeken işverenin ücreti zamanında ödeyememesi halinde, çalışan işçiler iş akitlerini bildirimsiz feshedebilecekler ve tazminat hak edeceklerdir.

Ücret kural olarak dönemsel bir ödemedir. Kanunun kabul ettiği sınırlar içinde tarafların sözleşme ile tespit ettiği belirli ve sabit aralıklı zaman dilimlerine, dönemlere uyularak ödenmelidir.

Ücretin zamanında ödenmemesi beraberinde işçi-işvereni karşı karşıya getirmekte ve uyuşmazlık genel itibariyle yargıya yansıtılmaktadır. Bu konuya birçok yargı kararında değinilmiştir.  

Yargıtay 9'uncu Hukuk Dairesinin 16.07. 2008 tarihli kararında  "işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse işçi iş akdini tazminata hak kazanarak feshedebilecektir. Ücret kavramı içerisine yalnız çıplak ücret değil, fazla mesai ücreti, bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti gibi tüm ücretler dahildir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır" denilmek suretiyle işveren tarafından sadece ücretin değil, ücret olarak kabul edilen diğer ödemelerin ödenmemesi durumunda da iş akdinin bildirimsiz feshedilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Yargıtay 9'uncu Hukuk Dairesinin 25.06. 2010 tarihli kararında "Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır. İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkanı verir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir. Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir. İşçinin ücretinin işverenin içine düştüğü ödeme güçlüğü nedeniyle ödenememiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur. İşçinin ücretinin bir kısmının İş Kanununun 33. maddesinde öngörülen ücret garanti fonundan alabilecek olması da işçinin fesih hakkını ortadan kaldırmaz. Bireysel iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ayni yardımların yerine getirilmemesi de (erzak yardımı, kömür yardımı gibi) bu madde kapsamında değerlendirilmeli ve işçinin haklı fesih imkanı kabul edilmelidir." denilmek suretiyle ücreti zamanında ödenmeyen işçinin iş akdini feshetme hakkı tüm yönleriyle açıklanmıştır. Sami Öner//Lebib Yalkın Yayımları

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.