Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Süresi dışında yapılmakla birlikte idari para cezası uygulanmayan bildirimler PDF Yazdır e-Posta
24 Nisan 2012
Image

I- GİRİŞ

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda(1) düzenlenen ve en temel insan haklarından biri olan çalışan bireylerin sosyal güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığının izlenmesi, denetlenmesi ve aynı zamanda sigortalı ve hak sahiplerine sosyal güvence sunulması görevi Devlet tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) verilmiştir.  SGK'nın sigortalılara kısa ve uzun vadeli sigorta kollarından tam ve eksiksiz hizmet sunabilmesi aynı zamanda bildirimlerin eksiksiz olarak süresinde yapılmasına bağlıdır(2). 5510 sayılı Kanun'a göre, 4/a kapsamında çalışan sigortalılara ilişkin bildirimler üç bildirge/belge ile (sigortalı işe giriş bildirgesi, sigortalı işten çıkış bildirgesi ve aylık prim hizmet belgesi) yerine getirilmektedir. Sigortalılığa ilişkin bu üç önemli bildirim 5510 sayılı Kanun'da öngörülen süreler içerisinde ve yine 5510 sayılı Kanun'da belirtildiği biçimde (e-sigorta yoluyla, e-bildirge şifresiyle) yerine getirilmez ise yükümlülüğü yerine getirmeyen işverenlere 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesi gereği idari para cezası uygulanmaktadır. www.ozdogrular.com

5510 sayılı Kanun'un sağlıklı biçimde uygulanması ve hükümlerin boş bir sözcük yığını olarak kalmaması için SGK'nın uygulamayı izlemesi, gözetlemesi ve denetlemesi yeterli olmayacağından belirgin olarak uygulamada saptanan aykırılıklar hakkında cezalandırma hakkını kullanması da kaçınılmaz olacaktır. İdari para cezası uygulaması bu amaca hizmet etmek üzere düzenlenmiştir(3). Bu çalışmada süresi dışında yapılmakla birlikte süresi içinde yapılmış bildirim olarak değerlendirilen ve idari para cezası uygulanmayan bildirimler hakkında genel bir değerlendirme yapılacaktır.

II- BİLDİRİME DAYALI İDARİ PARA CEZALARI VE İSTİSNALAR

5510 sayılı Kanun sosyal sigortaların amacına uygun ve düzenli bir biçimde uygulanmasını sağlamak amacıyla işverenlere birçok önemli görevler yüklenmiş(4), Kanun'da öngörülen yükümlülüğünü aksatan işverenler için ise yaptırım olarak idari para cezası öngörmüştür. 5510 sayılı Kanun'da düzenlenen idari para cezaları 506 sayılı Kanun'da olduğu gibi asgari ücrete endekslenmiştir(5).

İdari para cezası miktarları belirlenirken, 4857 sayılı İş Kanunu(6)'nun 39. maddesine göre sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için fiilin oluştuğu tarihte yürürlükte bulunan brüt asgari ücrettir. Burada 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesinde geçen "fiilin işlendiği tarih" kavramına da açıklık getirmekte fayda var. Kanun'da fiilden kastedilen bildirim yükümlüsünün yapması gereken yasal bildirimi/bildirgeyi vermediği ya da süresin dışında verdiği tarihtir. Dolayısıyla yasal bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmesi gereken son gün fiilin de işlendiği tarihtir(7).www.ozdogrular.com

A- İŞYERİ BİLDİRGESİNE DAYALI İDARİ PARA CEZALARI VE İSTİSNALAR

5510 sayılı Kanun'a göre, 4/a kapsamda sigortalı çalıştıran işverenler, örneği Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği(8) (SSİY) ekinde bulunan işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte SGK'ya vermekle yükümlüdür(9). Belirmeliyiz ki; 5510 sayılı Kanun'da tarifi yapılan 4/a kapsamındaki sigortalıyı çalıştırmayan gerçek ya da tüzel kişiler başka kanunlara göre işveren sıfatı kazanmış olsalar dahi 5510 sayılı Kanun hükmüne göre işveren sayılmazlar(10).

5510 sayılı Kanun'un işyeri tescilini düzenleyen 11. maddesine göre; işyerini bildirme yükümlülüğü işverene aittir. Bildirimin diğer bir ifade ile işyeri bildirgesi verilmesi işleminin Kurum'ca belirlenmiş olan matbu formla (e-tescil sistemine geçilene kadar) ve en geç sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihte yapılması gerektiği, bildirimin elden ya da iadeli taahhütlü posta yolu ile de yapılabileceği anlaşılmaktadır(11) (SSİY md. 27/I). Uygulanacak idari para cezası tutarı işverenin defter tutup tutmamasına, defter tutmakla yükümlü ise hangi defteri tuttuğuna bağlı olarak değişmekle birlikte idari para cezası miktarları, defter tutmayanlar için bir, diğer defter tutmakla yükümlü olanlar için iki, bilanço usulüne göre defter tutmakla yükümlü olanlar için ise üç asgari ücret tutarındadır(12). Belirtelim ki; işyeri bildirgesi, verilmesi gereken son günden itibaren işveren tarafından bir ay içinde verilir ve ceza tutarı 15 gün içinde ödenirse uygulanan cezanın % 81,25'i terkin edilmektedir(13).

5510 sayılı Kanun işyeri bildirgesinde idari para cezası uygulanmamasına ilişkin özel bir istisna hükmüne yer vermemiştir. Genel istisna sayılan haller ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'na(14) göre belirlenmektedir. Genel istisnalardan ilki işyeri bildirgesinin verilmesi gereken son günün resmi tatil gününe rastlamasıdır(15) (cumartesi ve pazar günleri ya da resmi tatil günleri). Bu durumda işyeri bildirgesi tatili takip eden ilk iş gününde verilebilmektedir(16). İkinci istisna ise işyerinin ilk defa mali tatil döneminde 5510 sayılı Kanun kapsamına girmesidir. 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun(17) gereği, mali tatil dönemi olan 1-20 Temmuz dönemleri arasında ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlayan ve dolayısıyla en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte işyeri bildirgesi vermekle yükümlü olan işyerleri için işyeri bildirgeleri(18) 27 Temmuz'a kadar verilebilmektedir(19). www.ozdogrular.com

B- SİGORTALI İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİNE DAYALI İDARİ PARA CEZALARI VE İSTİSNALAR

5510 sayılı Kanun'un 8. maddesine göre,  işverenler, 4/a kapsamında sigortalı sayılan kişileri, 7. maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalılık başlangıç tarihinden önce, sigortalı işe giriş bildirgesiyle ve e-sigorta yoluyla SGK'ya bildirmekle yükümlüdür. Kanun'a göre, işe giriş bildirgeleri en geç sigortalının işe başladığı günden bir gün önce verilmelidir (5510 md. 8/I). Ancak, sigortalı işe giriş bildirgesinin işe başlamadan bir gün öncesinden verilmesi ile ilgili olarak Kanun özel bir istisna belirlemiştir. Buna göre, inşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için, sigortalı işe giriş bildirgesi en geç sigortalının çalışmaya başlatıldığı gün verilebilmektedir (5510 md. 8/I-a). Yine, SGK'ya ilk defa işyeri bildirgesi verilen işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren bir ay içinde sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmesi halinde bildirim süresi içinde yapılmış sayılmaktadır (5510 md. 8/I-b). Sigortalı işe giriş işlemleri için işe giriş bildirgeleri verme işlemi dışında yapılan bildirimler geçerlilik kazanmaz ve idari para cezasına tabidir(20).

5510 sayılı Kanun, işe giriş bildirgesi verilme süreleri ile ilgili olarak Kanun'da özel bir istisna hükmüne daha yer vermiştir. Kanun'un 100. maddesi dördüncü fıkrası hükmüne göre;

Belge veya bilgileri internet, elektronik ve benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulan gerçek ve tüzel kişilerin, Kurum'un bilgi işlem sistemlerinin herhangi bir nedenle hizmet dışı kalması sonucu belge ve bilgiyi, bu Kanun'da öngörülen sürenin son gününde Kurum'a gönderememesi (ve muhteviyatı primleri de yasal süresi içinde ödeyememesi) halinde, sorunların ortadan kalktığı tarihi takip eden beşinci işgününün sonuna kadar belge veya bilgiyi gönderir (ve muhteviyatı primleri de aynı sürede Kurum'a öder) ise bu yükümlülükleri Kanun'da öngörülen sürede yerine getirmiş kabul edilir.

İşverenin işe giriş bildirgesini bilgi işlem arızası olduğu gerekçesiyle süresi dışında verdiğini iddia edebilmesi her zaman söz konusu olamaz. Özellikle belirtmemiz gerekir ki; bilgi işlem sistemi arızasının SGK Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü yetkililerince imzalanacak bir tutanak ile tevsik edilmesi gerekir (SSİY(21) md. 5/III) Böylesi elektronik arızalar diğer bir ifade ile maddi imkânsızlıklar SGK tarafından işe giriş bildirgesi menüsünden işverenlere duyurulmaktadır. 

5510 sayılı Kanun'un uygulamasına yönelik hazırlanan SSİY'nin 11. maddesi üçüncü fıkrası (ç) bendinde de işe giriş bildirge verilme süresiyle ilgili olarak özel bir istisna hükmü bulunmaktadır. Bu istisna hükmüne göre; "ilk işyerindeki çalışmasına ait sigortalı işe giriş bildirgesi Kurum'a verilerek, tescil işlemi yapılmış olan sigortalının, naklen ve hizmet akdi sona ermeden aynı işverenin aynı ya da başka ünitede tescil edilmiş diğer işyerinde çalışmaya başlaması veya işyerinin aynı il içinde başka bir ünitenin görev bölgesine nakledilmesi hâlinde yeni işyeri numarası üzerinden yapılan sigortalı işe giriş bildirgesi" yasal süresi dışında verilse dahi yasal sürede verilmiş kabul edilerek işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır(22). Ancak ceza uygulanmaması adına e-sigorta yoluyla işe giriş bildirgesinin verilmesi aşamasında İstisnai durum seçiminin yapılması gerekmektedir(23).

İşyeri bildirgesi verme süreleriyle ilgili olarak düzenlenmiş genel istisnalar sigortalı işe giriş bildirgeleri için de geçerlidir. Dolayısıyla sigortalı işe giriş bildirgesinin verilmesi gereken son günün resmi tatil gününe rastlaması halinde (Pazar ve Pazartesi işe alınan sigortalılar için geçerli) işe giriş bildirgesi resmi tatili takip eden ilk iş günü (Pazartesi günü) verilebilmekte(24) ve verilen sigortalı işe giriş bildirgesi yasal süresi içinde verilmiş sayılmaktadır(25). Aynı şekilde 2 Temmuz ila 20 Temmuz tarihleri arasında(26) işe alınan sigortalılara ait işe giriş bildirgeleri 27 Temmuz tarihine kadar SGK'ya e-sigorta yoluyla verilirse işe giriş bildirgeleri yasal süresi içinde verilmiş sayılmaktadır.

İşe giriş bildirgesinin verilmemesine bağlı idari para cezaları işverenin kendiliğinden verme hali için bir asgari ücret, mahkeme kararı ya da denetim elemanları tarafından tespit halinde iki asgari ücret, aynı yıl içinde tespitin tekerrürü halinde beş asgari ücret tutarındadır. Sigortalıya ait işe giriş bildirgesi verilmesi gereken son günden itibaren işveren tarafından bir aylık süre içinde verilir ve ceza tutarı 15 gün içinde ödenirse ödenecek idari para cezası miktarı uygulanan cezanın %18,75'ine düşürülmektedir (5510 sK. md. 102/II-V).

C- SİGORTALI İŞTEN ÇIKIŞ BİLDİRGESİNE DAYALI İDARİ PARA CEZALARI VE İSTİSNALAR

5510 sayılı Kanun'un 9. maddesine göre, işverenler, 4/a kapsamında sigortalılardan çalışma ilişkileri sona erenlere ilişkin sigortalı işten çıkış bildirgesini işten ayrılış tarihini takip eden 10 gün içinde e-sigorta yoluyla SGK'ya bildirmekle yükümlüdür. İlk defa 5838 sayılı Kanunla(27) getirilen bu yeni yükümlülük 3 Ağustos 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş, bu tarihten sonra işten çıkanlara ait sigortalı işten çıkış bildirgelerini 10 gün içinde vermeyen işverenlere bir asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanmış ancak bu ceza daha sonra 6283 sayılı Kanunla 1/10 asgari ücrete düşürülmüştür(28).

5510 sayılı Kanun'un 102.  maddesinin birinci fıkrasının (j) bendini değiştiren 6283 sayılı Kanun'un 3. maddesine göre, işten çıkış bildirgesini süresi içinde ya da Kurum'ca belirlenen şekil ve usule uygun olarak yapmayanlar veya Kurum'ca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyen işverenler hakkında, bir takvim ayında işlenen bu fiillerden dolayı tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla her bir sigortalı için asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

SSİY'nin 25. maddesi ikinci fıkrasında, işten çıkış bildirgesinin verilme süresiyle ilgili olarak istisnai bir düzenlemeye yer verilmiştir.  Bu istisna hükmüne göre; 4/a kapsamındaki sigortalılardan naklen ve hizmet akdi sona ermeden aynı işverenin aynı ya da başka ünitede tescil edilmiş diğer bir işyerinde çalışmak üzere işten ayrılanlar için veya işyerinin aynı il içinde başka bir ünitenin görev bölgesine nakledilmesi halinde eski işyeri numarası üzerinden yasal süresi dışında verilen sigortalı işten ayrılış bildirgesi de süresinde verilmiş sayılmaktadır. SSİY md. 25/II'deki düzenlemeye dikkat edilirse, işten çıkış bildirgesi verilmemesi değil, verilme süresiyle ilgili istisnai düzenleme bulunmaktadır(29). Diğer bir ifade ile işten çıkış bildirgesinin SGK'ya mutlaka verilmesi ama süresi dışında verilmesi halinde idari para cezası uygulanmaması gerektiği belirtilmektedir(30).

Sigortalı işe giriş bildirgesi verme süreleriyle ilgili olarak düzenlenmiş genel istisnalar sigortalı işten çıkış bildirgeleri için de geçerlidir. Sigortalı işten çıkış bildirgelerinin verilmesi gereken son günün resmi tatil gününe rastlaması halinde (bildirgenin son verilmesi gereken günün Cumartesi ya da Pazar gününe denk gelmesi) işten çıkış bildirgesi, resmi tatili takip eden ilk iş günü olan Pazartesi günü verilebilmekte ve verilen sigortalı işten çıkış bildirgesi yasal süresi içinde verilmiş sayılmaktadır. İşten çıkış bildirgesinin verilmesi gereken son günün 1  Temmuz ila 20 Temmuz tarihleri arasına denk gelmesi halinde sigortalılara ait işten çıkış bildirgeleri 27 Temmuz'a kadar SGK'ya e-sigorta yoluyla verilebilmekte ve bildirgeler yasal süresi içinde verilmiş sayılmaktadır. www.ozdogrular.com

D- AYLIK PRİM VE HİZMET BELGELERİNE DAYALI İDARİ PARA CEZALARI VE İSTİSNALAR

Sigortalıların Kurum tarafından sunulan kısa ve uzun vadeli sigorta kollarından yararlanabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgelerinin verilmesi tek başına yeterli olmaz. Bu nedenle işverenlerin ayrıca sigortalıların sosyal güvenlik sicil numarasını, isim ve soy ismini, sigorta primine esas kazanç tutarları (SPEK) ile prim ödeme gün sayılarını gösteren ve aylık prim ve hizmet belgesi (APHB)  adı verilen belgeyi/bildirgeyi takip eden 23. günü saat 23.59'a kadar SGK'ya e-sigorta yoluyla vermesi gerekir(31).

APHB'nin yasal süresi dışında ya da e-sigorta yoluyla değil de kağıt ortamında verilmesi halinde uygulanacak idari para cezaları, düzenleme nedenlerine bağlı olarak Kanun'da farklı düzenlenmiştir. Süresi dışında verilen APHB'nin asıl ya da ek olması, asıl ya da ek APHB'nin SGK tarafından resen düzenlenmesi ya da ister asıl ister ek olsun, APHB'nin yasal süresi içinde SGK'ya verilmediğinin 5510 sayılı Kanun'da sayılan hallerden birisi ile saptanması uygulanacak ceza miktarının tayininde belirleyici unsur olmaktadır(32).

Aylık prim ve hizmet belgesini belirlenen süre içinde verilmemesi halinde her bir fiil için;

APHB'nin asıl olması halinde aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin beşte biri tutarında,

APHB'nin ek olması halinde, aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin sekizde biri tutarında,

APHB'nin 86. maddenin beşinci fıkrasına istinaden Kurum'ca re'sen düzenlenmesi halinde (Ek-10 Eksik Gün Bilgi Formunun verilmemesi ya da eki belgelerin geçersiz sayılması) aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin yarısı tutarında,

APHB'nin mahkeme kararı, Kurum'un denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden, hizmetleri veya kazançları Kurum'a bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgari ücretin iki katı tutarında, idari para cezası uygulanacaktır(33).

5510 sayılı Kanun gereği verilmesi gereken APHB'lerin verilmesi ile ilgili olarak SSİY'de çok sayıda istisnai düzenleme bulunmaktadır. Biz burada daha çok özel sektör işverenlerini ilgilendiren önemli bulduğumuz istisnai düzenlemelere değineceğiz.

SSİY'de düzenlenen önemli bulduğumuz ilk özel istisna, toplu sözleşme gereği geriye dönük APHB verilmesi hali için düzenlenmiştir. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'na(34) göre toplu iş sözleşmesi akdedilen işyerlerinden dolayı, toplu iş sözleşmesine istinaden geriye yönelik olarak düzenlenmesi gereken ek APHB'nin toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarihi takip eden ayın 23'üne kadar verilmesi durumunda APHB yasal süresinde verilmiş sayılmaktadır(35) (SSİY md. 102/III-a). Belirtelim ki; bu nitelikteki ek APHB'ler kağıt ortamında değil aktivasyon talebi sonrası e-sigorta yoluyla verilmektedir.

APHB verilme sürelerine ilişkin ikinci önemli istisna ise işe iade davasını kazanan işçilerle ilgilidir. İş Kanunu'nun 21. maddesine istinaden iş mahkemelerince veya özel hakem tarafından verilen kararlar uyarınca, göreve iadesine karar verilen sigortalı personelin kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunması ve işverenin usulüne uygun daveti üzerine işe başlaması veya işverenin işçiyi işe başlatmaması halinde, ek APHB'nin onuncu günün iş gününün içinde bulunduğu ayı takip eden ayın 23'üne kadar verilmesi durumunda ek APHB yasal süresinde verilmiş sayılmaktadır(36) (SSİY md. 102/III-d).

Yukarıda anlatılan APHB verilme süreleriyle ilgili iki istisna daha çok büyük işletmeleri ilgilendirmektedir. Üçüncü önemli istisna ise hemen hemen tüm işverenleri ilgilendirebilecek niteliktedir. Daha önce, Kurum'a belge türü veya kanun numarası hatalı seçilerek verilmiş olan APHB'ye ilişkin düzeltme amaçlı olarak yasal süresi dışında verilen aylık APHB (düzeltme ile fiili hizmet süresi zammı kazandırma hali hariç), belgede kayıtlı sigortalılar ve bu sigortalıların prim ödeme gün sayısı ile prime esas kazanç tutarının aynı olması kaydıyla, ayrıca incelemeye gerek kalmaksızın işleme alınmakta, bu nitelikte verilen APHB için idarî para cezası uygulanmamaktadır (SSİY md. 103/IV).www.ozdogrular.com

5510 sayılı Kanun'da düzenlenen, APHB verilme süreleriyle ilgili özel istisnalardan ilki 100. maddenin dördüncü fıkrasında düzenlenmiştir. İşe giriş ve işten çıkış bildirgelerinde olduğu gibi Kurum bilgi işlem sistemlerinin SSİY md. 5/III'de belirtilen nedenlerle hizmet dışı kalması durumunda ilgili döneme ait APHB, sorunların ortadan kalktığı tarihi takip eden beşinci iş gününün sonuna kadar verilirse süresinde verilmiş sayılmakta ve işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır(37).

APHB verilme süreleriyle ilgili 5510 sayılı Kanun'da düzenlenen bir diğer özel istisna ise yangın, su baskını, yer kayması ve deprem gibi afet halleri için geçerlidir. Doğal afete uğrayan işverenler, bu durumu kamu kurum ve kuruluşlarından alacakları yazı ile belgeleyerek afetin meydana geldiği tarihten itibaren üç ay içinde işyerinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğüne yazılı talepte bulunmaları kaydıyla bu işverenlerin prim ödeme aczine düştüklerinin, yapılacak inceleme sonucu anlaşılması halinde, afetin meydana geldiği tarihte verilmesi gereken APHB, afetin meydana geldiği ayı takip eden üçüncü ayın 23'ü saat 23.59'a kadar verilirse APHB süresinde verilmiş sayılmakta ve işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır(38) (5510 md. 91/I-II).

APHB verilme süreleriyle ilgili genel istisnalar ise APHB'nin verilmesi gereken son günün resmi tatil, hafta tatili ya da mali tatil dönemine rastlaması halidir. APHB'nin verilmesi gereken son günün resmi tatile rastlaması halinde, APHB, resmi tatildeki ilk iş gününde saat 23.59'a kadar verilebilmekte ve işverenlere idari para cezası uygulanmamaktadır(39).

Temmuz ayının ilk 20 günü Mali Tatil döneminden sayıldığından Haziran ayına ilişkin APHB, 27 Temmuz günü saat 23.59'a kadar verilebilmekte ve işverenlere APHB'nin yasal süresi dışında verildiği gerekçesiyle idari para cezası uygulanmamaktadır(40).

Özellikle belirtmekte fayda var. Ay içinde işe giren ya da ay içinde işten çıkan sigortalıların işe giriş ya da işten çıkış tarihlerinin APHB'de belirtilmemesi durumunda ek APHB düzenlenmez. Bunun yerine işyerinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğüne durumu anlatır yazılı bir dilekçe verilmesi yeterli olur. Düzeltme dilekçesi bildirge yerine geçmediği için işverene idari para cezası uygulanmaz. www.ozdogrular.com

III- SONUÇ

Sigortalıların 5510 sayılı Kanun'da düzenlenen kısa ve uzun vadeli sigorta kollarındaki edimlerden tam ve eksiksiz yararlanabilmeleri için işverenlerin üç önemli bildirgeyi/belgeyi Kanun'da belirlenen süreler içerisinde SGK'ya e-sigorta yoluyla vermelidir. Bu bildirgelerin/belgelerin idari para cezasına muhatap olmadan verilebilmesi, işyeri tescil ettirilmesi ve e-bildirge şifresi alınmasıyla mümkündür.

5510 sayılı Kanun, 5604 sayılı Kanun, SSİY ve Borçlar Kanunu hükümleri doğrultusunda SGK'ya bildirge verme süreleri ile ilgili olarak bazı özel ve genel istisnai düzenlemeler bulunmakta olup yersiz/gereksiz idari para cezası ödenmemesi adına bu önemli istisnaların işverenler ve özellikle e-bildirge kullanıcıları tarafından bilinmesinde fayda bulunmaktadır. 

 

Murat GÖKTAŞ*

Murat ÖZDAMAR**

Yaklaşım

 

(*)         Sosyal Güvenlik Kurumu Başmüfettişi, ÇEKO  Bilim Uzmanı

(**)         İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdür Yrd. (SGK Denetmeni), Doktora Öğrencisi

(1)         16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(2)         Mustafa KURUCA, "İdari Para Cezalarında Tahakkuk Zamanaşımı", Yaklaşım, Sayı: 214, Ekim 2010, s. 225

(3)         Ali GÜZEL - Ali Rıza OKUR - Nurşen CANİKLİOĞLU, Sosyal Güvenlik Hukuku, 13. Baskı, Beta Yayınevi, İstanbul 2011, s.156

(4)         A. Can TUNCAY, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri, Beta Yayınları, İstanbul 1996, s.187

(5)         GÜZEL – OKUR - CANİKOĞLU, age, s.156

(6)         10.06.2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(7)         KURUCA, agm, s. 226

(8)         12.05.2010 tarih ve 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(9)         Mustafa KURUCA, "İdari Para Cezalarına Neden Olan Fiiller ve Tahakkuk Zamanaşımı", Yaklaşım, Sayı: 213, Eylül 2010, s. 204

(10)       Örneğin; Devlet memuru olduğu için 4/a kapsamında sigortalı sayılmayan bir akademisyeni çalıştıran hukuk bürosu 4/a kapsamında başka çalışanı yoksa 5510 sayılı Kanun'a göre işveren olmadığından işyeri bildirgesi vermeyecektir.

(11)       Yusuf ALPER, Sosyal Sigortalar, Ekin Kitabevi, Bursa 2003, s.167

(12)       Müjdat ŞAKAR, Sosyal Sigortalar Uygulaması, Yenilenmiş 10. Baskı, Beta Yayınevi, İstanbul 2011, s. 207-208

(13)       İlgili bildirge verilmesi gereken son günden itibaren işveren tarafından bir ay içinde verilir ve ceza tutarı 15 gün içinde ödenirse önce cezanın dörtte üçü silinmekte, kalan dörtte bir tutarındaki cezaya ayrıca %25 oranında peşin ödeme indirimi uygulanmaktadır. Dolayısıyla %25'in %75'i %18,75 olmakta cezanın kalan %81,25'i terkin olmaktadır.

(14)       04.02.2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(15)       Türk Borçlar Kanunu md. 93 gereği, ifa zamanı veya sürenin son günü, kanunlarda tatil olarak kabul edilen bir güne rastlarsa, kendiliğinden bu günü izleyen ve tatil olmayan ilk güne geçmektedir.

(16)       Örneğin; İlk defa 10 Mart 2012 Cumartesi sigortalı çalıştırmaya başlayan işveren, işyeri bildirgesini 12 Mart 2012 Pazartesi günü verebilir.

(17)       28.03.2007 tarih ve 26476 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(18)       Aynı istisna devir bildirgesi verme süreleri için de geçerlidir.

(19)       Murat GÖKTAŞ - Murat ÖZDAMAR, "Mali Tatil Döneminde SGK Bildirimlerinin Süresi", Yaklaşım, Sayı: 211, Temmuz 2010, s. 179

(20)       Mustafa KESKİN - Naci ŞAHİN, İşverene Yükümlülükleri ve Uygulama Esasları, Birleşik Matbaacılık, İzmir 2010, s. 32

(21)       Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği 12.05.2010 tarih ve 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(22)       İşveren, e-sigorta yoluyla işe giriş bildirgesini verirken istisnai durum bildirimini seçmez ise Kurum idari para cezası uygulamakta ancak işverenlerin yazılı başvurusu sonrasında idari para cezaları iptal edilmektedir.

(23)       Murat GÖKTAŞ - Mürsel BAKİ, "Hizmet Akdi İlişkisi Sona Ermeden Aynı İşverenin Bir Başka İşyerinde Çalışmaya Başlayacak Sigortalılar İçin İşe Giriş ve İşten Ayrılış Bildirgesi Verilmesi Zorunlu mu?" Sosyal Güvenlik Dünyası Dergisi, Sayı: 68, Temmuz-Ağustos 2010, s. 61.

(24)       Murat ÖZDAMAR - Erden ÇAKAR, "5510 sayılı Kanun'a Göre Sigortalılığın Başlangıcı ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na Bildirilmesi, Mali Çözüm Dergisi, Sayı: 93, Mayıs-Haziran 2009, s. 302

(25)       Murat GÖKTAŞ, "Sigortalı İşe Giriş Bildiriminde Özellik Arzeden Üç Durum", e-Yaklaşım, Sayı: 39, Ekim 2006, www.yaklasim.com (Erişim: 10.03.2012)

(26)       1 Temmuz'da işe alınan sigortalının işe giriş bildirgesi 30 Haziran'da verilmelidir. Yine 21 Temmuz işe alınan sigortalının işe giriş bildirgesi en geç 20 Temmuz'da verileceğinden bildirim mali tatil dönemine rastlamaktadır.

(27)       28.02.2009 tarih ve 27155 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(28)       08.03.2012 tarih ve 28227 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(29)       GÖKTAŞ - BAKİ, agm, s. 64

(30)       Murat ÖZDAMAR - Erden ÇAKAR, "Sosyal Güvenlik Hukukunda Müeyyidesi Ağır Bir İşveren Yükümlülüğü", Mali Çözüm Dergisi, Sayı: 98, Mart-Nisan 2010, s. 214

(31)       Mustafa KURUCA, "Sosyal Güvenlik Hukukunda İdari Para Cezaları", Mali Çözüm Dergisi, Sayı: 93, Mayıs-Haziran 2009, s. 240

(32)       GÜZEL - OKUR - CANİKLİOĞLU,  age, s. 264

(33)       KURUCA, agm, s.242

(34)       27.05.1983 tarih ve 18059 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

(35)       Resul KURT, Ücret, Tazminat, Harcırah ve Diğer Ödemeler, TÜRMOB Yayınları, Ankara 2001, s. 353

(36)       Ömer EKMEKÇİ - A. Can TUNCAY, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri, Güncelleştirilmiş 14. Baskı, Beta Yayınevi, İstanbul 2011, s.218

(37)       Murat GÖKTAŞ - Murat ÖZDAMAR, "İşe İade davasının İşçi Lehine Sonuçlanması Halinde Sosyal Güvenlik Kurumu'na Yapılması Gereken Bildirimler, Yaklaşım, Sayı: 208, Nisan 2010, s. 189; Güzel - OKUR - CANİKLİOĞLU, age, s. 256

(38)       ŞAKAR, age, s.191

(39)       Güzel - OKUR - CANİKLİOĞLU, age, s. 256

(40)       Murat GÖKTAŞ - Murat ÖZDAMAR, Mali Tatil Döneminde SGK Bildirimlerinin Süresi, s. 180

 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.