Özürlü Çocuğu Bulunan Annelerin Erken Emeklilik Hakları |
21 Eylül 2010 | |
I- GİRİŞ Sosyal güvenlik reformuyla birlikte emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunanlara, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte birinin prim ödeme gün sayıları toplamına eklenmesi ve eklenen bu sürelerin emeklilik yaş hadlerinden de indirilmesi imkânı getirilmiştir.
Makalemizin konusunu 5510 sayılı Kanunla getirilen ve başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunan annelere erken emeklilik imkânı getiren uygulama ve yararlanma imkânları oluşturmaktadır.
II- ERKEN EMEKLİLİKTEN YARARLANABİLECEKLER
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Yaşlılık sigortasından sağlanan haklar ve yararlanma şartlarını düzenleyen 28. maddesinde; Emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunanların, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim ödeme gün sayılarının dörtte biri, prim ödeme gün sayıları toplamına eklenir ve eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilir. denilmektedir.
5510 sayılı Kanunun 28. maddesinin sekizinci fıkrası hükmünden;
2008 yılı Ekim ayı başından itibaren 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında çalışan kadın sigortalılar ile 2008 yılı Ekim ayı başından önce 506, 1479, 2925, 2926 ve 5434 sayılı Kanunlara tabi çalışırken Kanunun geçici 1. maddesi gereğince 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmalarını devam ettiren,
5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce 5434 sayılı Kanuna tabi hizmeti bulunanlardan Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçici 4. maddesi gereğince 5434 sayılı Kanunun mülga 12. maddesinin (II) işaretli fıkrasının son paragrafı, ek 71, mülga ek 76 ve mülga geçici 192. maddeleri uyarınca sigortalı olan,
2008 yılı Ekim ayı başından itibaren 5510 sayılı Kanuna tabi olarak isteğe bağlı sigorta primi ödeyenler ile 2008 yılı Ekim ayı başından önce 506, 1479 ve 2926 sayılı kanunlara göre isteğe bağlı sigortalı olup, 5510 sayılı Kanuna göre isteğe bağlı sigortalılıkları devam eden
kadın sigortalılar yararlanacaklardır.[1]
III- BAŞKA BİRİNİN SÜREKLİ BAKIMINA MUHTAÇ OLMA HALİ
Konu ile ilgili olarak Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin[2] 15. maddesinde başka birinin sürekli bakımına muhtaç olma halleri sayılmıştır. Anılan maddeye göre özürlü çocuklarının başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda sayılacağı hâller aşağıda gösterilmiştir:
a) Kuadripleji, parapleji, dipleji ve sigortalının yaşamını kendi başına yürütmesine engel hemipleji veya merkezi sinir sisteminin sfinkter bozuklukları ile birlikte olan diğer hastalık ve arızalar.
b) Süreli veya sürekli ruh sağlığı ve hastalıkları kliniğinde kalmayı gerektiren ve tedavi edilemeyen psikotik hastalıklar.
c) İki gözde de yüzde yüz (tam) görme kaybı.
ç) İki elin kaybı.
d) Bir kolun omuzdan ve bir bacağın kalçadan kaybı.
e) Her iki bacağın alttan en az 1/3ünün kaybı.
f) Tedavisi olanaksız bir hastalıktan ileri gelen ağır beslenme bozuklukları ve kaşeksiler.
Kadın sigortalının çocuğunun başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olduğunun belirlenmesinde yukarıda sayılan durumlar göz önünde bulundurularak tespit yapılmaktadır.
Kadın sigortalının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun birden fazla olması halinde her çocuk için ayrı düzenlenen raporlar Sağlık Kuruluna gönderilerek malûliyet tarihlerinin ayrı ayrı bildirilmesi istenir.
Kurum tarafından gerekli inceleme yapıldıktan sonra, çocuğun başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olduğu tarih, kontrol muayenesi gerekiyorsa kontrol muayenesine tabi tutulacağı tarih veya çocuk başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl değilse malûl olmadığı hususu belirlenir.
IV- TOPLAM HİZMETE EKLENECEK VE EMEKLİLİK YAŞINDAN DÜŞÜLECEK SÜRENİN TESPİTİ
Toplam hizmete eklenecek ve emeklilik yaşından düşülecek sürenin tespiti birden fazla durumdan etkilenmektedir. Dolayısıyla söz konusu sürenin hesabı;
● Kadın sigortalının sigortalılık başlangıcının 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra olmasına,
● Çocuğun doğum tarihine,
● Ölmesi halinde ölüm tarihine,
● Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl durumda olma halinin başlangıç ve bitiş tarihine,
● Çocuğun evli olup olmadığına,
● Kadın sigortalı boşanmış ise velayetin kadın sigortalıda olup olmadığına,
● Çocuğun, kadın sigortalı tarafından evlat edinilip edinilmediğine,
● Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğun birden fazla olmasına,
● 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretli veya ücretsiz sürekli ve yatılı olarak faydalanıp faydalanmadığına
göre belirlenecektir.[3]
Söz konusu düzenleme 5510 sayılı Kanun ile birlikte geldiğinden dolayı 1 Ekim 2008 öncesine ilişkin herhangi bir süre tespiti söz konusu değildir. Ekim ayı başından itibaren sigortalı olan kadının bu tarih itibariyle başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda çocuğu olması halinde hesaplanan süre bu tarihten itibaren başlar. Sigortalılık süresi Ekim ayından sonra ise sigortalılık süresi ile malûllük süresi daha önceden başlıyorsa, hesaplamaya esas alınacak süre her iki sürenin kesiştiği tarihten başlar. Aynı şekilde malûllük durumu Ekim ayından ve söz konusu sigortalılık başlangıcından sonra başlamış ise hesaplamaya esas alınacak süre yine her iki sürenin kesiştiği tarihten başlar. Başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olan çocuğun evlat edinilmesi halinde süreç evlat edinilme tarihinden başlar.
Toplam hizmete ilave edilecek ve emeklilik yaşından düşülecek süre, başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olduğu tespit edilen çocuğun yaşadığı sürede geçen çalışmalara göre belirlenecektir. Malûliyet halinin sona ermesi, malûl çocuğun ölümü ve sigortalılık halinin sona ermesi durumunda hesaplamaya dahil edilecek sürede sona erer. Bu süre zarfında Kurum kontrol muayenelerine tabi tutabilir. Söz konusu çocuğun evlat edinilmiş olması veya çocuğun kimin üzerinden sağlık yardımından yararlandığı önemli değildir.
Kadın sigortalının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun birden fazla olması halinde malûliyet tarihi eski olan rapora göre süre başlangıcı belirlenir. Çocuklardan birinin malûl olma durumundan çıkması halinde diğer çocuklarından dolayı kadın sigortalıya ilave hizmet verilmeye devam edilir. Ancak, diğer çocukların malûliyetlerinin başlangıç tarihi malûl durumdan çıkan çocuğun çıkış tarihinden sonraki bir tarih ise bu çocuklarının malûliyetinin başlangıç tarihten itibaren ilave hizmet süresi verilir.
Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğun, sürekli ve yatılı olarak korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretli veya ücretsiz faydalandıkları süre için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 28. maddesine göre prim ödeme gün sayılarının dörtte biri prim ödeme gün sayıları toplamına eklenmeyecektir.
5510 sayılı Kanunun 40. maddesi uyarınca hesaplanan fiili hizmet süresi zammı, 49. maddesi uyarınca hesaplanan itibari hizmet süresi ile başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl birden fazla çocuğu olanlardan ikinci ve diğer çocukları için ilave hizmet süresi verilmeyecektir. Kadın sigortalının boşanması durumunda başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun velayetinin başka birisine verilmesi halinde velayetin verildiği tarihten itibaren geçen çalışmalarından dolayı ilave hizmet verilmeyecektir.
Kadın sigortalılar, çocuklarının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olup olmadıklarının tespiti için Kuruma müracaatlarını, sigortalılıkları devam ederken yapabilecekleri gibi emeklilik aşamasında da yapabileceklerdir.[4]
V- SÜRENİN HESAPLANMASI
Yasa hükmüne göre, 1 Ekim 2008 tarihinden sonra sigortalı olarak çalışan ve aynı zamanda engelli veya malûl çocuğu bulunan kadınlar daha az süre prim ödeyerek daha erken emekli olabilecektir. 1 Ekim 2008 tarihinden öncesine ilişkin süreler değerlendirmede dikkate alınmayacaktır.
Kadın sigortalının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun bulunduğu ve yukarıda belirtilen kıstaslarla hesaplanacak süresinin ¼ ü sigortalının sigortalılık süresine eklenir ve eklenen bu süre sigortalının emekliliğine esas olan yaş haddinden düşülecektir. Böylece bakıma muhtaç derecede malûl çocuğu bulunan bir bayan yirmi yıl çalışınca yirmi beş yıl çalışmış gibi olacaktır.
Örneğin 1 Ekim 2008 yılında işe başlayan kadın sigortalının başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun bulunduğunu varsayalım. Kadın sigortalının 1 Ekim 2012 tarihinde 4 yıllık hizmeti bulunur. Bu sigortalının bakımına muhtaç derecede malûl çocuğunun bulunması sebebiyle yaşlılık aylığına esas sigortalılık süresi 1/4 oranında artırılır ve 5 yıl olarak hesaplanır. Ayrıca emekliliğe esas yaş haddinden de bu 1 yıllık süre düşülür.
VI- SONUÇ
Sosyal güvenlik reformuyla birlikte getirilen ve kadınların sosyal ve fiziki şartları göz önüne alınarak gerçekleştirilen pozitif ayırımcılık uygulamalarından birisi de başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunan kadın sigortalıların erken emekli olma imkânlarıdır.
5510 sayılı Kanunun 28. maddesinin sekizinci fıkrasında, emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunanların, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen prim gün sayılarının dörtte birinin, prim gün sayıları toplamına ekleneceği ve eklenen bu sürelerin emeklilik yaş hadlerinden de indirileceği öngörülmüştür.
Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğu bulunan kadın sigortalıların 1 Ekim 2008 tarihinden sonraki sigortalılıkları değerlendirilmeye alınacaktır.
Makalede kadın sigortalı açısından incelenen uygulamanın, başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl çocuğun velayetinin dolayısıyla bakımının babaya ait olduğu durumlarda söz konusu erken emeklilik imkânının bakımı üstlenen baba içinde geçerli olması gerekmektedir.
Ayhan KURT* Yaklaşım
(*) SGK Müfettişi, Çalışma Ekonomisi Uzmanı
[1] Sigortalı Tescil ve Hizmet Daire Başkanlığı tarafından çıkarılan 22.05.2009 tarih ve 2009/ 73 sayılı Genelge. [2] 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. [3] 2009/73 sayılı Genelge. [4] Sigortalı Emeklilik İşlemleri Daire Başkanlığı tarafından çıkarılan 30.04.2009 tarih ve 2009/67 sayılı Genelge.
|