Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
DUL KOCAYA AYLIK BAĞLANIR MI? PDF Yazdır e-Posta
26 Haziran 2016

Image

Ölüm aylığı dendiği zaman akla hemen kocası ölen dul kadınlara bağlanan aylık geliyor. Peki, bunun tersi de mümkün mü? Dul kocaya da ölüm aylığı bağlanabilir mi?

Okurlarımızdan Caner Bey gönderdiği e-postasında eşinin birkaç ay önce trafik kazası nedeniyle vefat ettiğini, eşinin bir işyerinde 15 yıllık çalışması bulunduğunu, kendisinin şu anda işsiz olduğunu söylüyor ve ölen eşi nedeniyle SGK’dan aylık alıp alamayacağını soruyor.

Genellikle ölüm aylığı dendiği zaman aklımıza kocası ölen dul kadınlar geliyor. Ancak bunun tam tersi de olabiliyor. Böyle bir durumda dul kalan kocaya da ölüm aylığı bağlanması mümkün. Ama bazı şartları var…

 

900 GÜN PRİM GEREKLİ

Eşin ölümü halinde ölüm aylığı bağlanabilmesi için belli süre prim ödenmiş olma şartı var. Şayet ölen eş en az 5 yıldan beri sigortalı ve toplam 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmişse dul eş ölüm aylığına hak kazanıyor.

Caner Bey’in eşinin vefatından önce 15 yıllık çalışması olduğuna göre ölüm aylığı bağlanabilecektir.

Ancak bağlanan bu ölüm aylığı, dul eş evlendiğinde, evlenme tarihini takip eden aybaşından itibaren kesiliyor. Evlenme, ölüm veya boşanma nedeniyle son bulursa, kesilen aylık dul eşin talebi ile tekrar bağlanabiliyor. 

KIDEM TAZMİNATINI UNUTMAYIN

Ölen işçinin hak sahiplerinin almaları mümkün olan ancak çoğu zaman ihmal edilen bir ödeme daha var: Kıdem Tazminatı. Eğer ölen işçinin işyerinde bir yıldan fazla çalışması varsa hak sahipleri işverenden kıdem tazminatı alabilir.

Kıdem tazminatının hesaplanması, işçiye ödenmiş olan son ücret üzerinden yapılır. Buna göre, işçinin kıdeminin her yılı için, son aldığı brüt 30 günlük ücret kıdem tazminatı olarak ödeniyor.

Caner Bey’in eşinin 15 yıllık çalışması olduğuna göre, ayrıca işverenden 15 aylık ücreti tutarında kıdem tazminatı da alması mümkün.

DAVA AÇMAM MÜMKÜN MÜ?

 

Soru: Mehmet Bey, ben 1995 ile 2004 yılları arasında bir işyerinde işçi olarak çalıştım. Ancak bu sürede işveren sigortamızın bir kısmını yaptırmamış. SGK’ya şikâyet dilekçesi verdim ama denetimden bir sonuç çıkmadı. Bu çalışmalarımla ilgili dava açabilir miyim? (Murtaza D.)

Cevap: Murtaza Bey, sigortasız çalıştırıldığınız sürelerin tespiti için açılan davaya hizmet tespit davası adı veriliyor. Hizmet tespit davalarının açılabilmesine ilişkin olarak hizmetlerin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıllık bir süre öngörülmüş. Dolayısıyla sizin işyerindeki çalışmalarınız 2004’te bittiğine göre 31 Aralık 2009’a kadar dava açmanız gerekiyordu.

Ancak, ücret bordrosunda sigortalıdan sigorta primi kestiğini açıkça gösterdiği halde sigorta primini SGK’ya yatırmamışsa, işe giriş bildirgesi süresinde verilmiş, fakat bordrosu ve primi SGK’ya intikal ettirilmemişse veya işçilik hakları tazminatlarına (ihbar, kıdem tazminatı, ücret alacağı vs.) ilişkin aynı döneme ait kesin hüküm niteliğini taşıyan yargı kararları varsa Hizmet Tespit Davaları zamanaşımına uğramıyor ve bu beş yıllık süre söz konusu olmuyor.

ERKEN EMEKLİ OLABİLİRSİNİZ

Soru: Mehmet Bey, ben 1968 doğumluyum. 1987 yılından itibaren yaklaşık 3800 gün  SSK sigortam var. Askerliğimi de 1986’da 12 ay yaptım. Ne zaman emekli olabilirim. (Güray B.)

Cevap: Güray Bey, doğum tarihinizi ve işe giriş tarihinizi gün/ay olarak vermemişsiniz. Ancak mevcut durumda yaklaşık 1575 gün prim eksiğiniz var. Eğer çalışmaya devam ederseniz 2020 Ekim ayında emekli olursunuz. Eğer askerlik sürenizi borçlanırsanız 2019’da daha erken emekli olabilmeniz mümkün. Mehmet Bulut

 

http://www.meydangazetesi.com.tr/dul-kocaya-aylik-baglanir-mi-makale,3744.html

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.