Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
İŞVERENİN BASKI UYGULAMASI SONUCU VERİLEN İSTİFA DİLEKÇESİNİN NİTELİĞİ PDF Yazdır e-Posta
18 Haziran 2016

Image

İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez. Bu gibi hallerde feshin işverence gerçekleştirildiği bununla birlikte işveren feshinin haklı olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay(1)’ın “...davalı vekili, davacının yıllık iznini kullanırken 07.07.2012 tarihinde istifa dilekçesi verdiğini, izin bitimi mazeret bildirmeksizin devamsızlık yaptığını, davacının envanter sayımlarında ürünler fiili olarak bulunmadığı halde sanki stokta ürün varmış gibi sayım yapılması yönünde alt kadrosuna talimat verdiğini, her şeyi olağan düzende gösterip kayıtlarda usulsüzlük yaparak görevini kötüye kullandığının tespit edildiğini, davacının hiçbir şekilde hırsızlıkla suçlanmadığını fakat müvekkili şirketi yanıltması, gerekli bilgi ve açıklamayı yapmaması, sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi nedeniyle karşılıklı güven ilişkisinin sarsıldığını, bu nedenle 24.07.2012 tarihinde toplanan disiplin kurulunun kararıyla davacının iş akdinin İş Kanunu’nun, 25/2-e maddesi uyarınca feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davacının işçilik ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı sebeple iş akdini feshettiğinin kabulüyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı 07.07.2012 tarihli dilekçesi ile kişisel nedenlerle istifa ettiğini bildirmiştir. İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde gerçek bir istifa iradesinden bahsedilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez. Bu gibi hallerde feshin işverence gerçekleştirildiği bununla birlikte işveren feshinin haklı olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkemece yapılacak iş; 07.07.2012 tarihli istifa dilekçesi davacıya gösterilerek, imzanın kendisine ait olup olmadığı, istifa dilekçesini ne şekilde verdiği sorularak, davacı istifa dilekçesinde kişisel nedenlerle istifa ettiğini bildirmiş olduğundan, iradesinin sakatlanarak alındığının ve imzanın kendisine ait olmadığının tespiti durumu hariç bu dilekçenin muhataba ulaşması ile sonuç doğuracağı, feshe yönelik sonraki beyanların istifa nedenindeki gerçek iradesini ortadan kaldırmayacağı dikkate alınarak feshin değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir...” konuya ilişkin kararında da belirtildiği üzere işverenin tazminatların derhal ödeneceği sözünü vermek ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması halinde gerçek bir istifa iradesinden bahsedilemez. Cumhur Sinan Özdemir Yaklaşım / Haziran 2016 / Sayı: 282


Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.