Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Tedarikçi firma vasıtasıyla aylık kira bedeli karşılığında sağlanan10 yıllık veri depolama hizmetinin satışından elde edilen kazancın vergilendirilmesi. PDF Yazdır e-Posta
11 Kasım 2015

T.C.

GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

62030549-125[6-2015/220]-93675

11/11/2015

Konu

:

Tedarikçi firma vasıtasıyla aylık kira bedeli   karşılığında sağlanan10 yıllık veri depolama hizmetinin satışından elde   edilen kazancın vergilendirilmesi.

 

 

 

 

 

 

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Şirketinizin elektronik fatura, elektronik defter ve elektronik arşiv uygulamalarının servis sağlayıcısı olarak faaliyet gösterdiği, söz konusu faaliyet kapsamında müşterilerinize elektronik fatura, elektronik defter ve elektronik arşiv uygulamaları için veri depolama hizmeti sunulduğu, müşterilerinize taahhüt edilen saklama hizmetinin süresinin 10 yıl olduğu, veri depolama hizmetinin; işlemin komplike yapısı ve teknolojik yatırım gerektirmesi sebebiyle dışarıdan tedarikçi firma vasıtasıyla aylık kira bedeli karşılığında sağlandığı belirtilerek, müşteri sözleşme ve faturalarında ayrıca belirtilen 10 yıllık veri depolama hizmeti satışlarınızdan elde edilecek gelirin hangi yıl kurum kazancının tespitinde dikkate alınacağı hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.

 

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükellefin bir hesap dönemi içinde elde ettiği safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, bu kazancın tespitinde de Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

 

            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında; her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır. Anılan Kanunun 38 inci maddesinde ise; "Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce;

 

            1- İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

            2- İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

 

            Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur."

 

            hükmüne yer verilmiştir.

 

            Ticari kazancın tespitinde "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" olmak üzere iki temel ilke geçerlidir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, bu işlemin miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Dönemsellik ilkesi ise, bu gelir veya giderin ilgili olduğu döneme intikalinin sağlanmasıdır. Dönemsellik, tahakkuk etmiş bir gelir için söz konusudur. Bu esaslar dikkate alındığında, bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet veya tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

 

            Bu hüküm ve açıklamalara göre, müşterilerinize sunduğunuz 10 yıllık veri depolama hizmeti karşılığında elde edeceğiniz hasılatın,  tahakkuk ve dönemsellik ilkeleri çerçevesinde, saklama süresi boyunca  her bir hesap dönemine ilişkin tutarının ilgili dönem kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması; ayrıca tedarikçi firma vasıtasıyla aylık kira bedeli karşılığında dışarıdan temin ettiğiniz veri depolama hizmetine ilişkin katlandığınız harcamaların da her bir hesap dönemine ilişkin kurum kazancınızın tespitinde maliyet/gider olarak dikkate alınması gerekmektedir.

 

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

  

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.