Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Bilanço esasına göre defter tutması gerekirken İşletme hesabı esasına göre defter tutulması PDF Yazdır e-Posta
21 Ocak 2016

Image

  • Bilanço esasına göre defter tutması gerektiği halde işletme hesabı esasına göre defter tutulması VUK’ un 30/3. maddesi uyarınca re’ sen takdir nedenidir. (Ancak mükellef hakkında vergi ziyaına neden olacak bir husus tespit edilmemişse, sadece iki kat birinci derecede usulsüzlük cezası kesilmekle yetinilebilir).
  • Bilanço esasına göre defter tutması gerektiği halde işletme defteri tutulması KDV’nin indirimine engel değildir. Ancak, Maliye Bakanlığı farklı görüştedir. Bu sebeple, indirim konusu yapılan KDV’ lerin ödenmesini isteyebilir. (Danıştay ise, KDV’nin indirim konusu edilebileceği görüşündedir. Danıştay 4. Dairesi  21.03.2007 Tarih  Esas No:2006/286, Karar No: 2007/913 nolu kararı)(1)www.ozdogrular.com
  • Hadlerden dolayı bilanço esasına göre işlem gören tacirler, geçtiği aydan itibaren BA-BS formlarını düzenlemek zorundadır. Aksi halde VUK’nun mükerrer 355 maddesi gereği 1.370 TL (2016 için) Özel Usulsülsüzlük cezasıyla karşı karşıya kalacaklardır. Mehmet Özdoğru, SMMM, Bağımsız Denetçi

(1)Danıştay 4. Dairesi  21.03.2007 Tarih  Esas No:2006/286, Karar No: 2007/913 nolu kararı

İstemin Özeti: Bilanço esasına göre defter tutması gerekirken işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu ileri sürülen davacının indirimleri kabul edilmeyerek 2002 Nisan dönemi için re’sen katma değer vergisi salınıp, vergi ziyaı cezası kesilmiştir. (…)

Vergi Mahkemesi kararıyla; Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde re’sen takdir nedenlerinin belirtildiği, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 34. maddesinde ise alınan mal ve hizmetlere ilişkin katma değer vergisinin alış vesikalarında gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla indirilebileceği kuralının getirildiği, olayda, 1999 yılı hasılatı nedeniyle davacının 01.01.2001 tarihinden itibaren bilanço esasına göre defter tutması gerekirken işletme hesabı esasına göre defter tutması nedeniyle dönem matrahının tespiti için takdir komisyonuna sevkedildiği, takdir komisyonunca matrah artırıcı bir delil bulunmadığı belirtilerek beyan edilen matrahın aynen kabul edildiği, davalı İdarece, alışlara ait vesikaların yasada belirtilen esaslara uygun defterlere kaydedilmediğinden indirimlerin reddi suretiyle tarhiyat yapıldığı, re’sen takdir nedeni bulunmakla birlikte takdir komisyonunca da mükellefin beyanı aynen kabul edildiğinden ve defter kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı yolunda bir somut tespit yapılmadan, indirimlerin kabul edilmemesi suretiyle yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir.

Davalı İdare, yapılan tarhiyatın kanuna uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.

Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.

Bu nedenle, temyiz isteminin reddine, (…) Vergi Mahkemesi kararının onanmasına oy birliğiyle karar verildi.

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.