Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
2009 yılında gerçekleştirilen indirimli orana tabi teslimlerden doğan ve yılı içinde mahsuba konu edilmeyen iade alacağının 2010 yılında talep edilip edilemeyeceği hk. PDF Yazdır e-Posta
28 Aralık 2011

 

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.29-2400

28/12/2011

Konu

:

Yılı içinde mahsuba konu edilmeyen verginin izleyen yıl iadesinin talep edilip edilemeyeceği

 

         

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketiniz tarafından 2009 yılında gerçekleştirilen indirimli orana tabi teslimlerinizden doğan ve yılı içinde mahsuba konu etmediğiniz iade alacağınızı 2010 yılında talep edip edemeyeceğiniz, talep etmeniz halinde hangi usul ve esaslar çerçevesinde hareket edilmesi gerektiği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

            3065 Sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun, 29/2 maddesinde; bir vergilendirme döneminde indirilecek KDV toplamının, mükellefin vergiye tâbi işlemleri dolayısıyla hesaplanan KDV toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki farkın sonraki dönemlere devrolunacağı ve iade edilmeyeceği,  şu kadar ki, 28. madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan verginin, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51'i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödeneceği, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen verginin izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden veya mükellefin yukarıda sayılan borçlarına mahsuben iade edileceği, Bakanlar Kurulunun, vergi nispeti indirilen mal ve hizmet grupları ile sektörler itibarıyla, iade hakkını kısmen veya tamamen ya da amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yüklenilen KDV ile sınırlı olmak üzere kaldırmaya Maliye Bakanlığının bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır.

           74, 76, 82, 85 ve 99 Seri No'lu KDV Genel Tebliğleriyle indirimli orana tabi işlemlerde iade uygulamasının usul ve esasları belirlenmiştir.

            99 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "Yılı İçinde Mahsup Edilemeyen Vergilerin İadesi" başlıklı (1.5) bölümünde; "İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iade alacağının yılı içinde mahsuben iade edilemeyen kısmı, izleyen yıl içinde mükellefin isteğine bağlı olarak, nakden veya mahsuben iade edilebilecektir. İade talebi en erken izleyen yılın Ocak dönemine ait olup Şubat ayı içinde verilecek, en geç Kasım dönemine ait olup Aralık ayı içinde verilecek KDV beyannameleri ile yapılabilecektir." denilmektedir.

            İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iade taleplerinde, bu işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarının iade yapılamayacak kısmı ile ilgili sınır, 2006/10379 sayılı Kararname uyarınca 111 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ile 2009 yılı için 13.000 TL olarak belirlenmiştir.

            Buna göre, şirketiniz tarafından 2009 yılında gerçekleştirilen indirimli orana tabi teslimlerden doğan ve yılı içinde mahsuba konu edilmeyen iade alacağınızı, 99 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde en erken 2010 yılının Ocak dönemine ait olup Şubat ayı içinde verilecek, en geç Kasım dönemine ait olup Aralık ayı içinde verilecek KDV beyannamesi ile nakden veya mahsuben talep etmeniz mümkün bulunmaktadır.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.