Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
5303 sayılı Kanunla onaylanan Türkiye AB Çerçeve anlaşması kapsamında alındıktan sonra satılan araçlarda ÖTV PDF Yazdır e-Posta
18 Eylül 2013

T.C.

AMASYA VALİLİĞİ

Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

 

 

 

Sayı

:

65771276-2012/ÖTV-15-2a/-24

18/09/2013

Konu

:

5303 sayılı Kanunla onaylanan Türkiye AB Çerçeve anlaşması kapsamında alındıktan sonra satılan araçlarda ÖTV

 

         

            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, 5303 sayılı Kanunla onaylanan Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği arasındaki mali işbirliği çerçevesinde temin edilecek mali yardımların uygulanmasına ilişkin "Çerçeve Anlaşma" kapsamında ÖTV istisnası uygulanarak aldığınız araçların, iktisap tarihinden itibaren 5 yıl sonra üçüncü kişilere satılması halinde ÖTV uygulanıp uygulanmayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.

            Bilindiği üzere, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun (1/1-b) maddesi ile bu Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabı bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV'nin konusuna alınmış olup, ÖTV uygulamasına ilişkin istisnalar ise Kanunun 5, 6 ve 7 nci maddelerinde düzenlenmiştir.

            Ayrıca, Kanunun (10/1) maddesi ile ÖTV'ye ilişkin istisna ve muafiyetlerin ancak bu Kanuna hüküm eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği, uluslararası anlaşma hükümleri saklı olmak üzere, diğer kanunlarda yer alan istisna veya muafiyet hükümlerinin bu vergi bakımından geçersiz olduğu hükme bağlanmıştır.

            Mezkur Kanunun (15/2-a) maddesinde de, Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olup, veraset yoluyla intikaller hariç ilk iktisabında istisna uygulananların istisnadan yararlananlar dışındakilerce iktisabında, ilk iktisabındaki matrah esas alınarak kayıt ve tescil işlemi yapılandan, kayıt ve tescili tarihinde geçerli olan oran üzerinden, bu tarihte ÖTV alınacağı hüküm altına alınmış olup, söz konusu düzenleme ile ilgili açıklamalara 1 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin (15.2) bölümünde yer verilmiştir.

            Diğer taraftan, Avrupa Birliği (AB) ve Ülkemiz arasında, AB'nin finanse ettiği ya da Türkiye-AB ortak finansmanı ile yürütülen projeler, faaliyetler ve eylemler çerçevesinde yapılan mal ve hizmet alımları, işler ve işlemlere ilişkin Türkiye ile Topluluk arasındaki idari işbirliğine dair kuralların ortaya konulması amacıyla imzalanan Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği arasındaki mali işbirliği çerçevesinde temin edilecek mali yardımların uygulanmasına ilişkin "Çerçeve Anlaşma", Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, 26/2/2005 tarih ve 25739 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 22/2/2005 tarih ve 5303 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunmuş, Bakanlar Kurulunca 17/3/2005 tarih ve 2005/8636 sayılı Kararla onaylanmak suretiyle 15/4/2005 tarih ve 25787 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

            Anlaşmaya ek İşbirliğinin Genel Esasları başlıklı EK A metnin 8 inci maddesinin 5 inci fıkrasında; "AT yüklenicilerinin harcamaları Özel Tüketim Vergisinden muaf tutulacaktır. Bu muafiyet sadece, AT sözleşmesi kapsamında AT yüklenicisi tarafından tedarik edilen mallar ve/veya sunulan hizmetler ve/veya yapılan işler ile bağlantılı harcamalara uygulanacaktır." hükmü yer almaktadır.

            5303 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan Çerçeve Anlaşma'nın usul ve esaslarını belirleyen 1 Sıra No.lu Türkiye - Avrupa Birliği Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği'nin "III- Özel Tüketim Vergisi İstisnasının Uygulanması" başlıklı bölümünde;

            "AT sözleşmesi kapsamında teslim edilecek mallar ve yapılacak işler içinde yer almak üzere, AT yüklenicileri tarafından doğrudan ÖTV mükelleflerinden temin edilecek malların ise tedarikçi ile sözleşme yapılması ve bu sözleşme konusu malların AT sözleşmesi kapsamında olduğunun yararlanıcı tarafından onaylanması halinde ÖTV ödenmeksizin tedarik edilmesi mümkündür. Tedarikçi, ancak, yüklenici ile yapmış olduğu sözleşmenin yararlanıcı tarafından onaylanmış halinin kendisine ibraz edilmesi halinde, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle ÖTV hesaplamayacaktır.

            AT yüklenicileri, AT sözleşmesi kapsamında teslim edecekleri mallar veya sunacakları hizmetler veya yapacakları işler ile bağlantılı olarak doğrudan ÖTV mükelleflerinden temin edecekleri Amortismana Tabi İktisadi Kıymetler için ise, ancak söz konusu kıymetlerin sadece AT sözleşmesi kapsamında kullanılacak kıymetler olması ve bu kıymetlerin AT sözleşmesi sonunda yararlanıcıya bedelsiz devrinin öngörülmüş olması halinde bu kıymetleri başlangıçta ÖTV ödemeksizin alabileceklerdir. Bunun için tedarikçi ile sözleşme yapan AT yüklenicisi, söz konusu sözleşmede bu malların yüklenicinin taraf olduğu AT sözleşmesi kapsamında olduğunu ve sözleşme sonunda yüklenici tarafından yararlanıcıya bedelsiz olarak devir edileceğini de yararlanıcıya onaylattıracaktır. Tedarikçi ancak yüklenici ile yapmış olduğu sözleşmenin yararlanıcı tarafından onaylanmış halinin kendisine ibraz edilmesi halinde, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle ÖTV hesaplamayacaktır.

            Bu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin AT sözleşmesinde yer alan işlerden başka işlerde de kullanılacak olması halinde, AT yüklenicileri açısından iki seçenek söz konusudur. İlk olarak, AT yüklenicileri söz konusu Amortismana Tabi İktisadi Kıymetleri başlangıçta ÖTV ödemek suretiyle satın alacaklar ve AT sözleşmesi sonunda ödenen ÖTV'nin bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında kullanılma süresinin, bu kıymet için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden kısmı için bu bölümde yer alan esaslara göre iade talep edeceklerdir. Diğer seçenek olarak, AT yüklenicileri bu kıymetleri başlangıçta satın alırken, bu kıymetlerin AT sözleşmesi kapsamında öngörülen kullanılma süresinin bu kıymetler için belirlenen amortisman süresi oranına isabet eden ÖTV tutarını ödemeden, kalan ÖTV tutarını ödemek suretiyle alım yapabileceklerdir. Bu durumda, tedarikçi ile sözleşme yapan AT yüklenicisi, bu sözleşmeyi yararlanıcıya onaylattırırken bu kıymetin AT sözleşmesi kapsamında ne kadar süre kullanılacağını da onaylattıracaktır. Yararlanıcı onaylı sözleşme kendisine ibraz edilen tedarikçi, söz konusu sözleşmenin bir örneğini almak ve düzenlediği fatura ve benzeri evrakta AT sözleşmesine ve Çerçeve Anlaşmaya atıf yapmak suretiyle AT sözleşmesi kapsamında kullanılması öngörülen kısım için ÖTV hesaplamayacaktır"

            denilmektedir.

            Bununla birlikte, 5303 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan Çerçeve Anlaşma ve bu Anlaşmanın vergi istisnalarına ilişkin usul ve esaslarını düzenleyen 1 Sıra No.lu Türkiye - Avrupa Birliği Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği'nde AT Sözleşmesi kapsamındaki işlerde kullanılmak üzere ÖTV istisnasından faydalanılarak AT Yüklenicilerince satın alınan Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerin sözleşme süresi sonunda AT Yüklenicisi ve/veya Hibe Yararlanıcısı olmayan 3 üncü kişilere satılması halinde uygulanacak işlemlere yönelik düzenleme yapılmamıştır.

            Buna göre, Çerçeve Anlaşma ve bu Anlaşmanın vergi istisnalarına ilişkin usul ve esaslarını düzenleyen 1 Sıra No.lu Türkiye - Avrupa Birliği Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği'nde AT Sözleşmesi kapsamındaki işlerde kullanılmak üzere iktisap edilen ve ilk iktisabında ÖTV istisnası uygulanan araçların, AT Yüklenicisi ve/veya hibe yararlanıcısı olmayan 3 üncü kişi ve kuruluşlar tarafından bu istisnadan yararlanan kişi ve kuruluşlardan (bağış, hibe veya satış şeklinde) iktisap edilmesinde, herhangi bir süre ile sınırlı olmaksızın, adına kayıt ve tescil işlemi yapılan alıcı tarafından, araçların ilk iktisabındaki matrah esas alınmak suretiyle, kayıt ve tescil tarihindeki oran üzerinden ÖTV beyan edilmesi ve ödenmesi gerekmektedir.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.