Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Sermaye şirketlerinde temsil yetkisi devri ve imza PDF Yazdır e-Posta
05 Mayıs 2015

Image

I. Giriş

10.09.2014 tarihinde kabul edilen ve 11.10.2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 6552 sayılı "İş Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun" ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'na [1] (TTK) yapılan eklemeler doğrultusunda şirketlerde, sınırlı yetki devrine ilişkin iç yönerge uygulaması getirilmiştir.

 

Bu yeni uygulamanın temel amacı; şirket temsil yetkisinin sadece merkezin veya bir şekilde şubenin işlerine özgülendiğine veya birlikte kullanılmasına ilişkin sınırlamaların yanı sıra uzun bir süre uygulamada gerçekleştirilen diğer temsil yetkisi sınırlamalarının (örneğin parasal yetki sınırlandırmaları) üçüncü kişileri de bağlayıcı hale getirilmesini temin edebilmektir.

 

Pratik uygulamaları yasal düzenlemeye kavuşturma amacı taşıyan bu yeni düzenleme, uygulamada sicillerde karşılaşılan bir takım sorunları da beraberinde getirmiştir.

 

Bu yazının konusu, Türk Ticaret Kanunu'nun anonim şirketlerde temsil yetkisinin kapsam ve sınırlarının düzenlendiği 367. ve 371. maddeleri ile limited şirketlerde temsil yetkisinin kapsam ve sınırlarının düzenlendiği 629. maddesine ilişkin yapılan değişikliklerin incelemesidir.

 

II. Mevzuat kronolojisi

TTK'nın 367. maddesinde, şirket içinde yönetim devrine ilişkin olarak bir yönetim kurulu iç yönergesi hazırlanması öngörülmüştür. Bahsi geçen iç yönerge temsil yetkisi ve/veya sınırlamasına ilişkin olmayıp, şirket içi yönetim devri ile alakalıdır. Ancak yapılan değişiklikler ile yönetim kurulu iç yönergesinin uygulama alanı genişlemiş olup şirket içi yönetim devrinin düzenlendiği bir belge olmasının yanı sıra temsil yetkisinin devri ve sınırlandırılmasının da konu edildiği bir belgeye dönüştürülmüştür.

 

Mezkur maddeye göre yönetim (karar alma) yetkilerinin devri planlanmıyorsa iç yönerge hazırlamak zorunlu değilken, sınırlı temsil yetkisinin tescil ettirilmek istenmesi durumunda iç yönerge hazırlanması zorunlu hale gelmiştir.[2]

 

Bu aşamada genel olarak bir değerlendirme yapmak gerekirse, yapılan değişikliklerin asıl amacı temsil yetkisinin devri ve sınırlandırılmasına ilişkin uygulamanın ticaret sicil müdürlükleri ve noterler nezdinde bir bütünlük içerisinde yerleşik hale gelmesini sağlamaktır.

 

III. Madde değişikliği sonrası uygulama

TTK'nın 367. maddesi uyarınca anonim şirketlerde yönetim kurulu şirket esas sözleşmesinde açık bir hüküm olması koşulu ile bir iç yönerge düzenleyerek yönetimi kısmen veya tamamen bir veya birkaç yönetim kurulu üyesine ya da üçüncü kişilere devretmeye yetkilidir. Burada dikkat edilmesi gereken önemli husus şirketin esas sözleşmesinde yönetim kuruluna yetki devrine ilişkin bir iç yönerge düzenleme yetkisinin verilmiş olması gerekliliğidir. Esas sözleşmesinde açıkça buna ilişkin hüküm bulunmayan şirketlerin iç yönerge düzenleyerek yetki devri yapabilmesi için öncelikle esas sözleşmenin temsil ve yetki devrine ilişkin maddesinin tadil edilmesi ve bahsi geçen tadilin tescil ve ilan edilmesi gerekmektedir.

 

TTK'nın 629. maddesine yapılan ekleme ile sınırlı yetki devri ve iç yönergeye ilişkin anonim şirketler için kabul edilen düzenleme limited şirketler için de kabul edilmiştir. Kural olarak temsilci tayini yetkili organ tarafından karara bağlanmalıdır ancak TTK 631/1 uyarınca esas sözleşmede düzenlenerek bu yetki müdürlere bırakılabilir.

 

Bu aşamada iç yönerge düzenlenmesinde dikkat edilmesi gereken hususlar aşağıdaki gibidir:

  • Hazırlanacak olan iç yönerge genel bir metin olup imza grupları ve yetki sınırlamalarına ilişkin düzenlemeleri içerir. Dikkat edilmesi gereken husus iç yönergenin sadece sınırlı yetkileri düzenlemeye ilişkin olarak hazırlanması gerektiğidir. Bu aşamada şirketlerin münferit ve/veya müşterek sınırsız temsil yetkisi vermeleri iç yönergeye konu olmayacaktır.
  • Hazırlanacak iç yönerge metninde kesinlikle şahıslara ait isim, kimlik numarası adres gibi bilgiler yer almayacaktır. Bunun amacı daha sonra yetkinin devredildiği bireylerde değişiklik yapılması halinde hali hazırda hazır bulunan iç yönergeye atıf yapmak suretiyle bu değişikliği gerçekleştirerek Ticaret Sicil Müdürlükleri açısından iş yükünü azaltabilmektir.
  • Hazırlanacak olan iç yönergenin tarihi ve sayısı olmak zorundadır. Şirketlerde yetki devrinin sınırlamalarına ilişkin bir değişiklik yapılması gerekirse iç yönergeyi tadil etmek yöntemi kabul edilmeyecek olup yeni tarih ve sayı ile yeni bir iç yönerge metni düzenlemek zorunluluğu doğacaktır.
  • TTK madde 370/2 uyarınca; yönetim kurulu, temsil yetkisini yönetim kurulu üyesi olmayan murahhas müdürlere bırakacaksa, en az bir yönetim kurulu üyesinin temsil yetkisini haiz olması şarttır.
  • Uygulamada bu hükümde yer alan "temsil yetkisini haiz olması gerekmektedir" ifadesi sınırsız şekilde yetkili olması gerektiği şeklinde algılandığından, şirketlerde iç yönerge hazırlanarak yetki devri yapılabilmesinin esas koşullarından bir diğeri de yönetim kurulu üyelerinden en az bir tanesinin şirketi herhangi bir sınırlama olmaksızın en geniş şekilde temsil etmeye yetkili kılınmış olmasıdır.

Öte yandan sınırlı yetki devrine ilişkin hazırlanacak olan iç yönergenin kabul edileceği yönetim kurulu kararının gündem maddeleri aşağıdaki şekilde olmalıdır:

  1. Şirketi her konuda en geniş şekilde temsil etmeye yetkili en az bir yönetim kurulu üyesi seçilmelidir.
  2. Tarih ve sayısı belirtilen ve karara eklenen iç yönergenin kabul edilmesine ve onaylanmasına ilişkin bir karar alınmalıdır.
  3. Tercihe göre aynı kararda kabul edilen iç yönergeye atıf yaparak sınırlı yetkileri kullanmak için seçilen bireylerin bilgilerine yer verilerek bunlar belirtilmelidir.
  4. Son olarak onaylanan iç yönergenin tescil ve ilanı talep edilmelidir.

Burada dikkat edilmesi gereken şirketi sınırsız şekilde temsile yetkili en az bir yönetim kurulu üyesinin olmaması halinde sınırlı şekilde yetki devrine ilişkin düzenlenecek olan iç yönergenin Ticaret Sicil Müdürlüklerince kabul görmeyeceğidir.

 

İç yönergenin sadece sınırlı yetkileri düzenlemeye ilişkin olarak hazırlanan bir belge olması sebebiyle, şirketlerin münferit ve/veya müşterek sınırsız temsil yetkisi vermelerinin iç yönergeye konu olması gerektiğine dikkat edilmelidir.

 

IV. Sonuç

Uzun süreden beri uygulamada olan anonim şirket ve limited şirket temsil yetkilerinin parasal sınırlamalara tabi tutulması, yeni TTK ile birlikte tekrar tartışma konusu olmuş ve vekaletnameyle sınırlı imza yetkisi verilmesi hali hariç (uygulamada özellikle vekilin azli durumlarında 3. kişilere duyurulmasında ve yetki kapsamlarının belirlenmesinde problemler çıkmaktaydı) Ticaret Siciline tescilli temsil yetkisi sınırlandırma imkanı getirilmiştir.

 

Bunun yanında vekaletname ile sınırlı temsil yetkisi verilmesi halen mümkün bulunmaktadır.

 

Temsil yetkisi ve sorumluluk anlamında küçük, orta ve büyük ölçekli her türlü şirket açısından günümüz ticari işlem çeşitliliği de göz önünde bulundurularak detaylı iç yönergeler hazırlanmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz.

 

Her ne kadar iç yönergenin bu yeni düzenlemeye uygun çıkartıldığı ve sınırlı temsil yetkilerinin bu şekilde belirlendiği durumda sicil kayıtları esas alındığından ayrıca imza sirküleri çıkartılmasına gerek kalmamış olsa da ispat kolaylığı ve mutlak piyasa uygulaması gereği iç yönergeye uygun noter tasdikli imza sirküleri çıkarılması da faydalı olacaktır.

 

Bu konuda dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu bahsidir ve atanan temsilcilerin, şirkete ve üçüncü kişilere verecekleri her türlü zarardan dolayı yönetim kurulu üyelerinin müteselsil sorumlu olacağıdır.Av. Yasemin Erol/E&Y

 

[1] 14 Şubat 2011 tarihli 27846 sayılı Resmi Gazete

[2] Batider/Yanlı-Okutan Nilsson-Anonim ve Limited Şirketlerde Sınırlı Yetkili Temsilci Tayini


 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti./Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.