Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Yurt dışı hizmet borçlanması PDF Yazdır e-Posta
19 Kasım 2014
Image

Dışişleri Bakanlığı verilerine göre yurt dışında yaşayan 5 milyonu aşkın Türk toplumunun, yaklaşık 4 milyonu Batı Avrupa ülkelerinde. Bunun büyük bölümünü de hiç kuşkusuz Almanya oluşturuyor. Yurt dışında çalışanların, özellikle ilk zamanlarda gidenlerin çoğunun hayali Türkiye’ye kesin dönüş yapmak. Öncelikle yeteri kadar birikim yapıp memleketlerinde rahat bir emeklilik geçirmeyi hedefliyorlar.

Bu yazımızda bir süre yurt dışında çalışmış olmakla birlikte Türkiye’den emekli olmak isteyen vatandaşlarımızın, yurt dışında geçen sürelerinin Türkiye’de emeklilik süresinden sayılması için yapması gereken işlemlere değineceğiz.

Kimler yararlanabilir

1985 yılında kabul edilen 3201 sayılı yasa (Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun) uyarınca yurt dışı hizmet borçlanması imkanından sadece Türk vatandaşları yararlanabiliyor. Yani yurt dışında çalışması bulunan kişilerin, borçlanılmak istenen sürelerde ve borçlanma başvuru tarihinde Türk vatandaşı olması gerekiyor.

Ancak geçtiğimiz Eylül ayında çıkan torba yasada (6552 sayılı yasa) kapsam biraz daha genişletildi. Buna göre doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenler de, Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen sürelerine ilişkin borçlanma imkanından yararlanabilecekler.

Bu kişilerden yurt dışında çalışması bulunan ve Türkiye’den emekli olmak isteyenlerin;

- 18 yaşını doldurduktan sonra Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen sigortalılık süreleri,

- Bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri,

- Yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri,

istemeleri halinde yasada sayılan şartlar çerçevesinde Türkiye’de geçmiş hizmet gibi değerlendirilebiliyor. Bunun için yurt dışında geçen hizmetlerini borçlanmaları ve bu sürede Türkiye’de SGK’ya prim ödememiş olmaları gerekiyor.

Borçlanma

Yurt dışı hizmet borçlanması, ülkemizle sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülke olsun veya olmasın, yurt dışında çalışılan süreye dair primlerin Türkiye’de ödenmesi anlamına geliyor.

Bu uygulama ile yurt dışında geçen hizmet süreleri, ülkemiz sosyal güvenlik mevzuatına göre emeklilik, yaşlılık, malullük ve ölüm hallerinde Türkiye’de geçmiş hizmet gibi değerlendiriliyor. Bu sayede, belirli bir süre yurt dışında çalışan ve Türkiye’den emekli olmak isteyen vatandaşlarımıza emeklilik hakkı sağlanmış oluyor.

Borçlanma hakkından yararlanabilmek için yurt dışında çalışılan süreleri belgelendirmek (çalışılan ülkedeki sosyal güvenlik merciinden temin edilen hizmet cetveli veya sigorta kartı, ev kadınlarının yurtdışında oturduklarına dair alacakları ikamet belgesi gibi) ve yazılı talepte bulunma şartları aranıyor.

Borçlanılan tutar

Yurt dışı hizmet borçlanması kapsamında ödenmesi gereken tutar borçlanılan yurt dışı hizmet sürelerine göre değişiyor. Başvuru sahipleri, yurt dışında geçen sürelerin tamamını borçlanabileceği gibi, bir kısmını ya da emeklilik aylığına hak kazanmaya yetecek bölümünü borçlanabilirler.

Borçlanma tutarı, başvuru tarihinde geçerli olan günlük prime esas kazancın alt ve üst sınırları arasında kalmak kaydıyla, başvuru sahibince seçilen SGK primine esas kazanca göre hesaplanıyor. Seçilen kazancın yüzde 32’si borçlanmak istenen gün sayısı ile çarpılarak toplam borçlanılacak tutar belirleniyor.

Sosyal güvenlik primine esas alınan günlük kazancın alt sınırı, asgari ücretin otuzda biri, üst sınırı ise günlük kazanç alt sınırının 6,5 katı olarak hesaplanıyor. 2014 yılının ikinci yarısında geçerli olan SGK primine esas günlük kazançlar ile borçlanılacak günlük tutarların alt ve üst sınırları aşağıdaki tabloda yer alıyor:

 

Prime esas günlük kazanç

Borçlanılacak günlük tutar

Uygulandığı dönem

Alt sınır

Üst sınır

Alt sınır

Üst sınır

01.07.2014-31.12.2014

37,80 TL

245,70 TL

12,096 TL

78,624 TL


Buna göre örneğin yurt dışında 3.000 gün çalışması bulunan ve tamamı için Aralık 2014’te borçlanma talebinde bulunan bir Türk vatandaşı, alt sınırdan borçlanmak istemesi durumunda (3.000 x 12,096 =) 36.288 lira ödemek zorunda kalacaktır.

Asgari ücretteki artışa ilişkin hükümetin yaptığı açıklamalar kapsamında yukarıdaki tutarların 2015 yılının ilk altı aylık döneminde en az yüzde 3 oranında artacağını söyleyebiliriz.

Ödeme süresi

Borçlanma talebinde bulunan kişinin borçlanacağı tutar SGK tarafından hesaplanıp başvuruyu takiben tahakkuk ettiriliyor. Bu borç tutarının ilgiliye tebliğ tarihinden itibaren üç ay içerisinde ödenmesi gerekiyor. Bu süre içerisinde ödeme yapılmaması durumunda yeniden başvuru şartı aranıyor.

SSK mı BAĞ-KUR mu?

Ülkemizde sosyal güvenlik mevzuatına tabi hizmetleri olanların, borçlandıkları gün sayısı, prim ödeme gün sayıları veya hizmetlerine ekleniyor.

Borçlanılacak statü (4/a, 4/b, 4/c), kişinin yurt dışında çalışmaya başlamadan önce, Türkiye’de herhangi bir sigortalılık statüsüne tabi çalışması olup olmadığına göre belirleniyor.

Buna göre kişi, yurt dışında çalışmaya başlamadan önce Türkiye’de sigortalı ise borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalı değil ise 4/b (Bağ-Kur) kapsamında olduğu kabul ediliyor.

Aylık bağlanması

Yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda;

- Türkiye’deki işveren ile hizmet akdini sonlandırarak yurt dışında çalışmaya başlayan kişiler,

- İkili sosyal güvenlik sözleşmelerinde öngörülen geçici görev süresini aşarak, Türkiye’de zorunlu sigortalılığı sona eren ve geçici görevli olarak bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik mevzuatına tabi olan kişiler,

yurt dışında geçirdikleri hizmet sürelerinin tamamını veya emeklilik aylığına hak kazanmaya yetecek bölümünü borçlanarak Türkiye’den aylık talebinde bulunabilirler.

Borçlanılan yurt dışı hizmet sürelerine istinaden yaşlılık veya emekli aylığı bağlanabilmesi için;

- Yurda kesin dönülmüş olması,

- Tahakkuk ettirilen borcun tamamının ödenmiş olması ve

- Yazılı istekte bulunulması,

şartları aranmaktadır.

Sözleşme kapsamında hizmet birleştirme

Emeklilik yönünden, ikili sosyal güvenlik sözleşmesi olan bir ülkede çalışmanın avantajı ilgili ülkede geçen hizmetlerin Türkiye tarafından tanınmasıdır.

Ülkemizin taraf olduğu ve yürürlükte olan 25 adet ikili sosyal güvenlik sözleşmesi var. Bu sözleşmeler uyarınca, sözleşmeye taraf ülkelerin mevzuatına göre geçen sigortalılık süreleri birbirinin devamı sayılıyor. Aylığa hak kazanılıp kazanılmadığının tespitinde, her iki ülkede geçen sigortalılık süreleri aynı zamana rastlamamak kaydıyla birleştirilebiliyor.

Bu durumda aylık da, her iki ülkede geçen çalışmalar birlikte dikkate alınarak hesaplanıyor. Sözleşmeye taraf ülkeler, bu şekilde hesaplanan aylığın kendi ülkelerinde geçen çalışma gün sayısına isabet eden kısmını sözleşme aylığı (kısmi aylık) olarak ödüyorlar.

İkili sosyal güvenlik sözleşmeleri genel olarak yukarıda belirtildiği şekilde hizmet birleştirilmesini içeriyor. Bu sözleşmelerin 2 tanesinde (Almanya ve İsviçre) ise farklı düzenlemeler yer alıyor.

Prim iadesi

Prim iadesi, yalnızca Türkiye-Almanya sosyal güvenlik sözleşmesinde var. Buna göre çalışan vatandaşlarımızın Alman sosyal sigorta kurumuna yatırılmış olan primleri (sadece sigortalı hissesi) aşağıdaki şartlar dahilinde sigortalılara iade ediliyor. Sigortalı ölmüşse iade hak sahiplerine yapılıyor:

- İki yıllık bekleme süresinin dolması (Bu sürenin başlangıcı zorunlu sigortalılığın sona erdiği tarih olarak kabul ediliyor),

- Almanya’nın terk edilmiş olması,

- İşsizlik yardımları da dâhil olmak üzere Almanya’dan istihdama bağlı yardımların kesilmiş olması.

Prim iadesi ile Alman emeklilik sigortası iptal ediliyor ve Alman sigorta süreleri dolayısıyla elde edilen haklar ortadan kalkıyor.

Prim transferi

Türkiye-İsviçre sosyal güvenlik sözleşmesinde, İsviçre’de çalışan vatandaşlarımızın, İsviçre’deki çalışmaları esnasında uzun vadeli sigorta kollarına (yaşlılık, malullük, ölüm) kesilen primlerinin (malullük hariç) işçi ve işveren hissesinin tamamının Türkiye’deki sosyal güvenlik kurumuna transfer edilmesine imkân veren düzenleme yer alıyor.

Prim transferi talebinde bulunabilmeleri için İsviçre emeklilik sigortasından (yaşlılık, malullük, ölüm aylıkları) yararlanmamış olmaları, Türkiye’de veya üçüncü bir ülkede yerleşmek amacıyla İsviçre’yi kesin olarak terk etmiş olmaları gerekiyor.

Türkiye’ye transfer edilen prim tutarının, 3201 sayılı yasa kapsamında borçlanılan yurt dışı süresine ait borçlanma miktarından fazla olması halinde, fazla miktar ilgililere iade ediliyor. M. Fatih Köprü

http://www.vergidegundem.com/tr_TR/blog?blogid=2386470


Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti./Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.